“Zübeyde Hanım” başlıklı köşe yazımın ikincisi olan bu bölümde söz ettiğim kitabın yazarı Mehmet Ali Öz beyin gönderdiği , ATATÜRK ve AİLESİ (3) örnek kitabı yayınlanmayı bekliyor.
Yazar Mehmet Ali Öz, kitabının önsöz bölümündeki açıklamasında yaptığı çalışma konusunda aşağıdaki bilgilere yer veriyor. Kitabının önsözünde belirttiği bilgileri kısaltarak siz okurlarımıza sunuyorum.
***
” Osmanlı arşiv belgelerine göre Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Soy Kütüğü “ATATÜRK’ÜN AİLESİ” kitabı, Atatürk’ün ailesi hakkında arşiv belgelerine dayalı en geniş kapsamlı çalışmamdır. Türkiye ve Yunanistan arşivlerinde bulunan Osmanlı dönemine ait yüzlerce defter, evrak ve belgeyi araştırıp tespit ederek bu kitapta hem belgelerin orijinalini hem de günümüz ifadesiyle belgelerde yer alan bilgileri sunmaya çalıştım. Bu yönüyle çalışmamız Mustafa Kemal Atatürk’ün soyu hakkında bilinmeyen pek çok hususun bilinmesini sağlayacak, bu konudaki eksikliği giderecek kaynak bir kitap olma özelliği gösterecektir. Bu çalışmayı oluşturmamızdaki en temel amaç, ulusal önderin manevi kişiliğine ve ailesine yapılan saldırılara ve iftiralara belgelerle cevap vermek, ailesiyle ilgili Osmanlı arşivinde yer alan tarihi kayıt ve belgeleri gün yüzüne çıkarmak, Atatürk ve ailesi hakkındaki tüm gerçekleri bütünüyle ortaya koymaktır. 1453 tarihinde Fatih Sultan Mehmet Han tarafından fethedilen İstanbul 465 yıl sonra( 13 Kasım 1918 ) tarihinde emperyalistlerce işgal edilmiştir. Emperyalistlerce işgal edilen İstanbul’u “Geldikleri gibi giderler” diyerek 6 Ekim 1923 tarihinde müttefik ordularının elinden alıp yeniden fethederek Türk Milletine kazandıran Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK , Türk Milletinin öncüsü ve önderidir. Emperyalist ülkeler tarafından toprakları paylaşılmış olan Osmanlı İmparatorluğunun yıkılması üzerine çağdaş Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, Yüce Türk Milleti ve onun büyük iradesidir. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK de bu milli iradenin temsilcisidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun ( 1878 yılı ) üzerinden yüz otuz yedi sene ve ölümünün (10 Kasım 1938) ardından yetmiş sekiz yıl geçmesine rağmen , halen Atatürk gibi milli bir kahramanın ailesi hakkında belgelere ve birinci el kaynaklara dayalı detaylı bir biyografi kitabı hazırlanmamıştır. Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Harp Okulundaki künye kayıtlarından ve aile fertlerinin anlattıklarından başka ailesiyle ilgili olarak Osmanlı dönemine ait bugüne kadar herhangi bir belge yayınlanmamıştır.
Türk Milleti’nin Ulusal Önderi ATATÜRK’ün ailesiyle ilgili olan arşiv belgeleri gün yüzüne çıkarılarak Türk toplumu ile paylaşılmamış olması , bizzat Atatürk’ün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanları tarafından istismar edilerek, onun aleyhinde kullanılmaya çalışılmıştır. Onların bu düşmanlıkları, Atatürk’ü ve Türk Milletine yapmış olduğu hizmetleri küçük ve önemsiz göstermek , onun çok sevdiği milletinin gözünden düşürmek için bir takım karalama faaliyetlerine başvurmuşlardır.
Atatürk ve ailesine yönelik kötülemelerin başında, anneleri Zübeyde Hanım olmak üzere ailesine çeşitli , gerçek olmayan ve dayanağı bulunmayan iftiraları yapmaya çalışmışlardır. Türk Milleti’nin gönlündeki Mustafa Kemal Atatürk sevgisini yok etmek isteyenler tarafından bu iftira ve kötüleme hareketleri maksatlı olarak kamuoyunda bugün de halen sürdürülmektedir. Bu sebeple biz, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ailesine yapılan iftiralara cevap vermek , onu Türk Milleti’nin gözünden ve gönlünden düşürmek isteyenlere karşı Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın ailesi ile Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin ailesi hakkında Türkiye ve Yunanistan’daki Osmanlı Arşivi’nde uzun yıllar yapmış olduğum araştırmalarım neticesinde tespit ettiğim belgeleri kitap haline getirip siz değerli okuyucularımızın hizmetine sunuyorum.
Hazırladığım bu kitap , Mustafa Kemal Atatürk’ün anne ve baba tarafı ailesinin geçmişine, şahsi tarihine ait belge ve bilgileri içermektedir. Atatürk’ün ailesinin bilinmeyen soyunu, şeceresini belgeleriyle ortaya çıkarmaktadır. Bu kitapta yer alan belgeler ve bilgiler Mustafa Kemal Atatürk’ün soyu hakkında bilinmeyen pek çok hususun aydınlanmasını sağlayacak , günümüze değin onun ve ailesinin hakkında yapılan uydurulmuş yalan haberlere ve iftiralara büyük ölçüde cevap verebilecektir. Bu konudaki eksiklikleri giderecek, var olan boşluğu büyük ölçüde dolduracaktır.
Atatürk gibi milli bir kahramanın kendisine karşı yapılan vefasızlık ve haksızlıklara , uydurulmuş yalan yanlış bilgilere, onu ve ailesini kötüleyerek iftira atanlara arşiv belgeleriyle cevap vermiş olacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bugün bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün hem annesi Zübeyde Hanım tarafı sülalesini, hem de babası Ali Rıza Efendi tarafı sülalesinin aile fertlerini 7 nesil öteye biliyor, geçmişi hakkında 7 göbek dedelerine ait nüfus kayıtlarını ihtiva eden belgelere sahip bulunuyoruz. Bu belgeler Osmanlı Arşivinde mevcut olup, tarafımdan tespit edilerek “Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Soy Kütüğü” adıyla kitaplaştırılmıştır.
Bu kitap milli kahramanımızın adını tarihe altın harflerle yazdıran kahramanımızın hayatını , başlangıç noktasında karanlıkta kalmış noktaları belgelerle ortaya çıkarıp , bu konudaki istismarın yanlış olduğunun tespit edilmesi, bilinmeyen gerçeklerin ortaya çıkarılmasının sağlanmasıdır.
Atatürk’ün Selanik’ten İstanbul’a, Manastır’dan Beyrut’a ve Ankara’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyanın güzergahında milli bir varoluş mücadelesinin öncüsü ve önderi , yüce Türk Milleti’nin asil bir evladı, son yüzyılın en büyük kahramanı Mustafa Kemal Atatürk’ün ailesinin belgeler ışığında anlatılması ve tanıtılmasına bir nebze de olsa katkı sunabilmektir.
Dünyanın en büyük askeri dehalarından ve devlet adamlarının en seçkinlerinden Türk Milletinin Kurtuluş ve İstiklal Savaşı’nda öncüsü ve önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve ailesini anlatan bu kitap, O’nu gelecek kuşakların daha iyi tanımalarına vesile olacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle , Kurtuluş Savaşı önderimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu, ilk Cumhurbaşkanımız, ve ilk Meclis Başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, O’nun silah arkadaşlarını ve onların şahsında bu aziz milletin milyonlarca şehit ve gazilerini rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, bu aziz çalışmayı ruhlarına ithaf ediyorum.
“Ne mutlu Türküm diyene!..”
Tarih gerçek tarihi belgelerle yazılarak ortaya çıkarılır.”
Mehmet Ali Öz- İstanbul 29 Ekim 2020
Bulunan Yeni Belgeler ile (Kitap) Neler Tespit Edilyor?
Tespit ettiğimiz yeni belgeler, Gâzi Mustafa Kemâl ATATÜRK’ün annesi Zübeyde Hanım ve babası Ali Rıza Efendi ile ilgili olarak aileye ait en erken tarihli belge özelliğini taşıyor. Atatürk’ün hem annesi hem babası tarafı ailesiyle ilgili çok sayıda belge tespit ettik. Mustafa Kemal Atatürk’ün Harp Okulu’na ait kayıttan başka Osmanlı İmparatorluğu dönemine ait Atatürk ile ilgili Osmanlıca herhangi kayıt yoktur. Yeni tespit ettiğimiz bu belge hem tarihi hem de Osmanlı Devletinin en büyük kurumlarından birisi olan Şuray-ı Devlet tarafından ve bugünkü Sayıştay/Danıştay konumundaki kurum tarafından bağlanan emeklilik dosyası ve maaş bağlanmasıyla ilgili belgeleri yer alıyor. Bu belgeler ile resmi olarak ATATÜRK’ün babasının Ali Rıza Efendi, annesinin Zübeyde Hanım, kız kardeşlerinin Makbule ve Naciye olduğunu kesin ve net bir şekilde belgelerde net olarak açıklanmaktadır. Bu belgelerle Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin doğum ve ölüm tarihleri kesin olarak tespit edilmiştir.
Bu belgelerden bazıları Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’ye ait emeklilik dosyasında yer alan belgelerdir: Bu belgeler ile resmi olarak ATATÜRK’ün babasının Ali Rıza Efendi, annesinin Zübeyde Hanım, kız kardeşlerinin Makbule ve Naciye olduğunu kesin ve net bir şekilde belgelere dayalı olarak öğrenebiliyoruz.
Osmanlı arşivlerinde tespit ettiğimiz yeni belgeler sayesinde, Gâzi Mustafa Kemâl ATATÜRK ile annesi ve babası ve kardeşlerinin doğum ve ölüm tarihleri net olarak belirlenmiş olmaktadır. Bu konuda çeşitli kitaplarda verilen muhtelif doğum tarihlerinin tamamıyla yanlış olduğu ortaya çıkmış olmaktadır.
Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi vefat ettiğinde 9-10 yaşlarında olduğu, Zübeyde Hanım’ın eşi Ali Rıza Efendi’bin emeklilik hakkından dolayı kendisine ve o tarihte hayatta olan üç çocuğuna emeklilik maaşı bağlanması için 15 Ağustos 1893 tarihinde dilekçe verdiği, 8 Ocak 1894 tarihinde ilgili makamlarca aile fertlerinin her birine 30’ar kuruş maaş bağlandığı, bu tarihte Mustafa Kemal (Atatürk)’in 16 yaşında bulunduğu kesin ve net olarak bu belgelerle tespit edilmektedir.
Ali Rıza Efendi’nin emeklilik dosyasındaki belgeler, Gâzi Mustafa Kemâl ATATÜRK’ün doğum tarihinin bilinenden daha erken bir tarih olduğunu gösteriyor. 1880 veya 1881 değil, 1893/1894 tarihinde 16 yaşında olduğu kayıtlı olduğundan 1894 -16 = 1878 tarihinde doğmuş olduğu anlaşılıyor. Bu belgelerle Atatürk’ün doğum tarihi net olarak ortaya çıkarılmış olmaktadır.
1- Atatürk ve ailesinin Osmanlı arşiv belgeleri .
Bu belgede Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanıma 30 kuruş , oğlu Mustafa , kızları Makbule ve Naciye hanımlara 30’ar kuruş maaş bağlandığı belirtiliyor. Bu belgede rakamla emekli aylığının bağlandığı tarihte 8 Ocak 1894 tarihinde Mustafa Kemal’in 16 yaşında olduğu , dolayısıyla maaş bağlandığı tarihte 16 yaşında olan Mustafa Kemal’in 1894 – 16 = 1878 yılında doğmuş olduğu anlaşılıyor. Belgede bulunan kayıtlarda verilen bilgilerden Atatürk’ün gerçek doğum tarihinin bilinen 1880 ya da 1881 yılı değil 1878 yılı olduğu ortaya çıkıyor.
***
Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’den sonraki atalarına ait tam, kesin ve net bilgiler yoktur. Bu kitapta bunlara ait belgeler ve bilgiler, ailenin belgelere dayanan tarihini XVI. Yüzyılın başlarına kadar götürülebilmektedir. Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’den itibaren kesintisiz olarak 7 nesil dedelerine ait belgelerle soy kütüğü çıkarılmıştır. Atatürk’ün Dedesi’nin Dedesinin Dedesine kadar olan silsile artık belgelerle tespit edilerek ortaya çıkarılmıştır.
Atatürk’ün babası Ali Rıza tarafı ailesinin söylendiği gibi Kocacık köyünden Selanik’e sonradan gelerek yerleşmiş oldukları bilgisinin yanlış olduğu, ailenin Selanik’in yerlisi ve Kocacık Evladı Fatihan’dan oldukları, Selanik Hacı Mustafa namı diğer Horhorsu mahallesinde ikamet ettikleri tespit edilmiştir.
Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin babası Ahmed Efendi’nin Selanik Redif Taburu katibi ve evladı Fatihândan olduğu, ne kadar maaş aldığı ve hangi yıllarda çalıştığı belgelerle tespit edilmiştir. Ahmet Efendi’nin babası Hacı Mustafa Efendi’nin Horhorsu (Hacı Mustafa) mahallesi mescidinin imamı olduğu belgelerle kesin olarak ortaya çıkarılmış olmaktadır.
Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi tarafı ve annesi Zübeyde Hanım’ın 7 nesil Selanikli oldukları ve Osmanlı’nın Balkanların fethiyle birlikte Evlad-ı Fatihan olarak bölgede bulunduklarına dair belgeler yer alıyor.
Atatürk’ün Ali Rıza Efendi ile Zübeyde Hanım’ın oğlu olmadığına dair atılan iftiraların dayanaksız olduğu ortaya çıkarılıyor.
Mustafa Kemal Atatürk’ün, hem annesi hem babası tarafının Osmanlı Devleti’nin en önemli şehirlerinden birisi olan Selanik’te hangi mahallede ve hangi köylerde yaşamış oldukları ve sahip oldukları araziler ve çiftliklerinin nerelerde ve hangi köylerde bulunduğuyla ilgili bilgileri, ATATÜRK AİLESİ fertlerinin üç dört nesil ileriye arazi kayıtlarını bu belgeler aracılığıyla tepsi etmiş bulunuyoruz.
2- Ali Rıza Efendi’nin vefatından sonra Zübeyde Hanım’a , Mustafa Kemal’e , Makbule Hanım’a , Naciye Hanım’a bağlanan maaş belgesi.
Atatürk’ün küçük yaşta vefat eden kardeşleri
Ahmet Ali Rıza Efendi – Zübeyde Hanım çiftinin Fatma İsmet (1871/72-1875), Ahmet (1875-1883), Ömer (1875-1883), Makbule (1885-1956) ve Naciye (1886-1901) ve Mustafa (1878-10 Kasım 1938) adında çocukları bulunduğunu, Ali Rıza Efendi’nin Fatma İsmet, Ahmet, Ömer ve Naciye’nin rüsumat memurluğu görevinde iken doğdukları, bunların küçük yaşlarda iken Selanik’te vefat ettiklerini, Ali Rıza Efendi’nin çocuklarının vefatı dolayısıyla çalıştığı yerden izinli olarak iş yerinden ayrıldığı, çocuklarının Selanik’te toprağa verilmesinden sonra tekrar eski çalıştığı iş yerine giderek görevine devam ettiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bazılarının iddia ettikleri gibi; Ahmet ile Ömer’in Papaz Köprüsü veya Çayağzında öldükleri, cesetlerini canavarların parçaladığı hikayesinin uydurma ve yalan olduğu ortaya çıkmakta ve bunların hiçbir dayanağının olmadığı anlaşılıyor.
Mehmet Ali Öz sırasıyla Atatürk’ün Soy Kütüğü, Atatürk’ün Ailesi ve Atatürk ve Ailesi kitaplarını yazdı.
***
Yazar Mehmet Ali Öz’ü 2014 yılında Haber Türk TV’de “Tarihin Arka Odası ” isimli açık oturumunda tanıdım. Tarihçi Murat Bardakçı’nın yönettiği izlencede “Atatürk’ün Soy Kütüğü” adlı kitabın tanıtımı yapıldı. Yaptığı arşiv taramalarında edindiği bilgilerden bazılarını ilk kez duydum. Yazar ile iletişime geçip kitabından edindim. O tarihte ses getiren bu çalışmanın yayınlanması özel ilgi duymama neden oldu. Altı yıl içerisinde yazarın yapmış olduğu diğer çalışmalardan zamanla haberdar oldum. Osmanlı ve Yunanistan arşiv belgelerini inceleme çalışmaları genişledikçe bazı ayrıntılar gün yüzüne çıktıkça yazdığı kitapların sayfaları ve ebatları da büyüdü.
20 yıl süren bu çalışmalarının sonunda örnek baskısı yapılan (3.kitap ) ATATÜRK ve AİLESİ kitabını okudum.
378 sayfalık bu kitap uzun yıllar verilen emeğin ürünü.
Yüzlerce Osmanlıca belgenin taranarak yazılması.
Bu ve benzeri eserler, keşke okullarımızda kaynak kitap olarak okutulsa.
Dünya üzerinde emperyalistlerin ezberini ilk kez bozanın Mustafa Kemal Atatürk olduğunu her çocuğumuza ve öğrencimize öğretebilsek.
Ülkemizi işgalden kurtarmak için Kurtuluş savaşında 15 bin 55 şehit verdiğimizi , cephe cephe okutup öğretebilsek.
Kuvayı Milliye ruhu ile emperyalizme karşı direncimizin sonunda kazandığımız tam bağımsızlığımızı Atatürk gibi bir dahinin liderliğinde başardığımızı algılatabilsek.
Çağdaş dünyanın hayranlıkla izlediği Atatürk dönemi ekonomik ve kültürel kalkınmasını örnekleriyle anlatabilsek.
Atatürk devrimlerinin cehaletle savaşta rehber olduğunu , açılan okulların Türk insanını aydınlattığını ve kurulan örnek fabrikalarımızı anlatsak.
“İstikbal göklerdedir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde 1936 yılında Türk Uçağı yapan mühendis ve işçilerinin bu uçakları , Avrupa’ya sattığını söylediğimizde , “şimdi neden uçak yapamıyoruz” diye sorsa!.
Selanikli yetim bir çocuğun 4000 kitap okuduğunu , Atatürk olduğunu ve kitap okudukça bilgilendiğimizi öğretebilsek.
O zaman belki Samsun Atatürk Onur Anıtını ve Atatürk’ünü seven milyonları kimse incitmez!..