Kaybolduk yollarda.
Nasıl bulalım?
Yap, işlet, devret projeleri nedeniyle devletin yani hepimizin ne çok zarara girdiği malum di mi?..
Her gün ekonomistler, çıldırırcasına anlatıyor.
Gazeteler rakamları yazıyor.
Harika eserler.
Osmangazi Köprüsü.
Avrasya Tüneli.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü.
İstanbul Havalimanı.
Zafer Havalimanı.
Ve diğerleri…
En göz önünde olanlar bunlar diye hatırlatmak istedik.
Osmangazi’den geçiyorsunuz; gerçekten gurur verici muhteşem bir köprü.
İnsan için en önemli olan “zaman” unsurunda inanılmaz bir konfor.
Keza, Yavuz Sultan Selim Köprüsü..
Eser olarak o da takdire şayan ve parmak ısırtacak cinsten.
İstanbul ve Zafer Havalimanları da yine tesis olarak mükemmel olabilir ama özellikle İstanbul Havalimanı açısından yer seçiminden tutun, iklimsel elverişsizliklere, taksi süresinden tutun, havaalanı binası içindeyken bile uçağınızı kaçırma ihtimali yaşayabileceğiniz kadar devasa bir boyutta olmasının getirdiği olumsuzlukları da yazın aklınızın kenarına…
Ama nedir yolcu garantisi vermesi devletin?..
Bunun istatistiği ve garantisi olur mu?..
İşte zaten Atatürk Havalimanı’nın gölgesinde kaldı İstanbul.
Sabiha Gökçen’den uçan yolcu sayısı ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30 daha fazla ve daha da artacağı kesin.
Osmangazi’ye bakıyorsunuz.
Geçen araç sayısı tek tük.
Araç garantili çünkü.
Yapan firma, yol yıpranmasın diye araç geçmesini bile istemez, umrunda olmaz.
Allasen o zaman niye ucuzlatılmaz bu yolların fiyatı?
İzmir’den İstanbul’a giderken otoyol ve köprü parasını hesaplayın, yakacağınız yakıttan daha çok tutar hale geldi bile.
İki dakikalık geçiş yaklaşık 200 lira olur mu?..
Hem pahalılıktan geçemiyorsun.
Hem geçsen de geçmesen de köprüyü yapan firmaya tıkır tıkır para ödüyorsun.
Kimin parasını?
Kaç yıl?
Ve asıl soru:
Neden?
Neden ille de yap, işlet, devret?..
Yapamıyor mu devlet yol, köprü?
Göz göre göre bu sözleşmeler yapılırken hiçbir devlet görevlisinin neden gıkı çıkmıyor, neden bu modelden vazgeçilmiyor, ille de ısrar ediliyorsa, inşaatı yapanın devleti ve hepimizi bu kadar soymasına neden izin veriliyor ve de bu sözleşmeleri imzalayanlar hangi akla hizmet imzalıyor?
Söyler misiniz lütfen; devlet, kendi zararına olan ve kabak gibi karşımızda duran bu ayıba, yanlışa, ne derseniz deyin adına neden bu kadar kayıtsız?
Aklınızın almadığı bir başka Türkiye manzarası bu.
Rakamlar korkunç.
Kimin parası kime ödeniyor?
Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’na bakalım misal:
Toplam proje maliyeti 6.3 milyar dolar.
Borç üstlenim taahhüdü verilen kredi tutarı 4.9 milyar dolar.
İstanbul Havalimanı için de verilen garanti miktarı 600 milyon Euro imiş.
Bugüne kadar Hazine’den çıkan tutar 6.3 milyar TL.
“Yap-işlet-devret”
Gerçekten milletçe işletiliyoruz.
Şaka ötesi dumur hali bu olsa gerek.