Bu hafta Yavuklular Günü(Sevgililer Günü) idi. Bundan dolayı bizde bu haftaki sohbet konumuz olarak bu günü seçtik. Bu günün coğrafi temelleri üzerinde duracağız. Çünkü olay dünyanın bereketinin başlangıcıdır. Önce dünyanın durumundan bahsedelim. Dünyanın ekseni eğik olduğundan dolayı mevsimler oluşur. Mevsimsel döngülerde güneş ufuk çizgisine yaklaşır ve tekrar ufuk çizgisi üzerinden yükselir. Bu olaylar yıl içinde şu şekilde olur. 21 Haziran günü güneş ufuk üzerinde en yüksek noktasındadır. Bundan dolayı ışınları yüksek açıyla gelir ve dünyayı ısıtır. Gündüzler çok uzundur. Geceler çok kısadır.
Bu tarihten sonra yaz mevsimi başlar. Bu güne yaz gündönümü adı verilir. Güneş bu tarihten sonra yavaş yavaş alçalmaya başlar. Gündüzler kısalır, geceler uzar. 23 Eylül’de gündüzler ile geceler eşitlenir. Buna güz ekinoksu adı verilir. Güneş ufuk çizgisine doğru alçalmaya devam eder. Işınlarının gelme açısı küçülür. Dolayısı ile dünyayı ısıtması gittikçe azalır ve havalar soğumaya başlar. Doğa havalar soğuduğundan dolayı değişir. Göçmen kuşlar sıcak yerlere güneye göç ederler. Yaprak döken ağaçların yaprakları sararır ve yapraklarını dökerler. Bundan dolayı bu mevsime hazan mevsimi adı verilir. Toplumlar bu mevsimi güneşin ölümü olarak algılarlar. Güneş ufuk üzerindeki alçalmasına 21 Aralık’a kadar devam eder. Bu tarihe kış gündönümü adı verilir. Bu gün geceler en uzun, gündüzler en kısa durumundadır. Güneş ışınları çok küçük açıyla geldiklerinden dünyayı ısıtamazlar ve havalar çok soğuktur. Bu tarihten sonra kış mevsimi başlar. İnsanlar güneşin öldüğüne inanır. Kuzey ülkelerinde güneş ufuk çizgisinin altına iner ve görünmez olur. Yani ölür.
İnsanlar bereketin güneşe bağlı olduğunu gördüğü için onun gelmesi ile bereketin olacağını bilirler. Bereket ise Toprak’tan gelecektir. Bundan dolayı Güneşe Gün Ata, Toprağa ise Yer Ana adını vermişlerdir. Yani Güneş erkek, Toprak ise kadındır. Güneş gelirse toprak ana hamile kalacak ve doğuracaktır. Onun doğurması ile bereket hasıl olacaktır. O zaman Gün Atanın tekrar doğması için yalvarmalar başlar.
25 Aralık günü Güneş tekrar ufuk çizgisi üzerinde yükselmeye başlar. Buna güneşin tekrar doğumu anlamında Noel denilmiştir. Gün Ata ile Yer Ana’nın bir buluşma serüveni başlamıştır. Antik toplumlar 25 Aralık günü Gün Atanın doğumu için çeşitli törenler yapmışlardır. Bu iki sevgilinin bir an önce evlenmeleri ve Toprak Ana’nın doğum yapmasını istemişlerdir. Gün Ata her gün biraz daha ufuk çizgisi üzerinde yükselir. Işınlarının gelme açısı büyür. Dünyayı ısıtmaya başlar. Ege mitolojisinde Gün Ata ile Yer Ana’nın buluşma ve evlenme dönemi olduğundan dolayı bu aya Gamelyon ayı adı verilir. Bu iki yavuklunun buluşması ve evlenmelerine Kutsal Evlilik anlamında Hieros Gamos adı verilir. Bu Gün Ata ile Yer Ana’nın evliliğidir. Tüm toplumların yaşamaları bu evliliğe bağlıdır. Çünkü Yer Ana bu evlilik ile doğuracak ve bereketini verecektir. Bereket ise bolluk ve rahat yaşam demektir.
Eski Ege toplumları evliliklerini tanrılara uydurmak için bu ayda evlenirlerdi.17 Ocak yılın en soğuk günüdür. Bu gün Gün Ata’nın bir an önce gelmesi için sudan yeşil dal çıkarılır. Yılbaşında yeşil dallı çam süslemesi de Gün Ata’nın bir an önce gelmesi için yapılan bir törendir. Gün Ata’ya bereket istekleri için verilen bir dilekçedir. Güneş ufuk üzerinde daha da yükselir. 14 Şubat günü ışınları etkisini göstermeye başlar. Bu güne iki sevgilinin ilk teması gözüyle bakılır. Bunun için bu güne Sevgililer Günü (Valentia Days)-(Yavuklular Günü) denilmiştir. Bu günde iki yavuklu onuruna törenler düzenlenir. Çünkü evliliğin ilk işareti verilmiş ve yavuklular birbirlerini görmüşlerdir. Akdeniz havzasında bu günde Bereket Tanrısı kabul edilen Lupercus onuruna törenler yapılır. Lupercus’a teke kurban edilir. Kurban edilen tekenin derisi sokaklarda dolaştırılır. Bu deriye dokunan genç kızlar kısmetlerinin açılacağına inanırlar. Kendilerini Yer Ana’nın yerine koyarlar. Bu tür törenler özellikle Roma’da çok yaygınlaşmıştır.
Doğu toplumlarında ise 14 Şubat günü başlayarak üç gün Hızır orucu tutulur. Hızır bereket demektir. Yani Gün Ata’ya artık Yer Ana ile buluş ve bereket ver demektir. Bugün Hızır orucu ülkemizde Aleviler tarafından tutulmaktadır.
Güneş biraz daha yükselir ve 20 Şubat günü ilk defa hava ısınmaya başlar. İlk temas başlamıştır. İki yavuklu el ele tutuşmuşlardır. Bu güne Cemre adı verilir. İlk cemre havaya, ikinci cemre 27 Şubat günü suya, üçüncü cemre 5 Mart günü toprağa düşer. Cemrelerin düşmesinden sonra doğa uyanmaya başlar.
8 Mart’ın Kadınlar Günü kabul edilmesinin temelinde de bu yatar. 21 Mart günü gün ve gece eşitlenir. Buna Bahar Ekinoksu adı verilir. Bugün Nevruz’dur. Yani yeni gün. Yani Gün Ata ile Yer Ana’nın evliliği ve vuslatları. Bu günden sonra doğa uyanır. Ağaçlar çiçek açar, yapraklanır ve meyveye döner.
ilk meyveler Nisan ayında ortaya çıkar. Bunun için Nisan ayına nasan ilk meyve adı verilmiştir. Hayvanlar ise yavrularlar. Sütler bollaşır. Doğa iyice uyanır. 6 Mayıs günü ise Bereket Günüdür. Bu güne Yer Ananın Doğum Günü denir. Doğa yeniden bereketini ve canlılığı yenilemiştir. Bu güne ülkemizde Hıdrellez adı verilir. Bu aya da Ana Tanrıça anlamında Mais(Mayıs) adı verilir. Güneş ufuk üzerinde yükselmesini sürdürür ve 21 Haziran günü ufuk üzerinde en yüksek durumuna gelir. Bu güne yaz gündönümü denir. Yazın meyveler, tarımsal ürünler, hayvansal ürünler tam olarak devşirilir.23 Eylül günü döngü tekrar eder.
Semavi dinler doğaya bağlı bu eski inançları yok etmek istemiştir. Çünkü semavi dinler doğaya bağlı dinler değildir. Adı üstünde göğe bağlı dinlerdir. Hristiyanlık 330 yılında Roma İmparatorluğu’nun resmi dini olmuştur. Bu eski inançları yok etmek istemiş ama başarılı olamamıştır. Çünkü bu eski inançların temelinde doğa vardır.
Bu eski pagan inançları yok edemeyince onlara birer Hristiyan kılıfı uydurarak bünyesine almıştır. Bu Sevgililer Günü de sözde Valentia adında bir aziz vardır ve bu gün şehit olduğu için bu gün Aziz Valentine günü olarak 14 Şubat 496 günü Papa Gelassius tarafından ilan edilmiştir. Böylece bu eski törenler kimlik değiştirmiş haliyle Hristiyan dünyasında varlığını devam ettirmiştir.
Fakat Hristiyanlığa karşı çıkıp aklın özgürleşmesi ile oluşan Aydınlanma devri Sanayi devrimi ile taçlanmıştır. Sanayi devrimi ise kapitalizmi doğurmuştur. Kapitalizm mallarını satmak için özel günler oluşturmaya başlamıştır. Onlarda bakmışlar dinin gevşemesi ile kutlamaları azalan günleri tekrar farklı misyonlar yükleyerek canlandırmışlardır. Hristiyanların Valentia Günü olarak kutladıkları pagan Sevgililer Günü için şu mitosu yaratmışlardır.
Sözde Amerika’da 14 Şubat 1800 günü Amerikalı Esther Howland sevgilisine ilk defa bir Sevgililer Günü kartı yollamıştır. Bu olaydan sonra bu gün insanların sevgilileri için hediye aldıkları gün olarak kutlanmaya başlanmış ve bu gün insanlar sevgililerine hediye almaya başlamışlardır. Bu gün bazı ülkelerde kutlanmakta bazılarında ise kutlanmamaktadır.
Artık Gün Ata ile Yer Ana’nın evliliklerine giden yolda ilk temas olarak kabul edilip kutlanan bu gün günümüzde insanların gerek eşlerine gerek sevgili kabul ettikleri kişilere hediye aldığı ve bir pazar oluşturduğu gün olarak kabul edilip kutlanmaktadır.
Türkmenlerde nişanlılara Yavuklu derler. Sevgili demezler. Nişanlanan kız yavuklusunu bekler onunla oturup konuşmak ister. Delikanlıda yavuklusu ile buluşup konuşmak ister. Bir mani yazalım.
Gız oturmuş un eliyor
Hasretlik bağrın deliyor
Tasalanma gözel gız
Bak yavuklun geliyor
Herkesin yavuklular günü kutlu olsun. Saygılar.