SAHNE-1
-Turist taşıyan uçaklar, havaalanlarına inebilmek için, havada tur üstüne tur bindirmekte,
-Yabancı Tur Operatörleri, Türkiye’ye yönelik satışların oldukça iyi gitmekte olduğunu, daha şimdiden, 2023 Yılı, programlarını planladıklarını,
-TÜRSAB Başkanı ve Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanları, otellerde, rezervasyonların, çok iyi düzeyde olduğunu, önümüzdeki aylarda, kapasite kullanımının % 100’e varacağını,
-Akdeniz ve Ege Bölgesindeki, Otelciler Birlik Başkanları, rezervasyonlardan memnun olduklarını, bu yıl çok güzel bir turizm sezon geçireceklerini,
-Bulgaristan, Yunanistan ve Gürcistan vatandaşları, sınır kapılarından, günübirlik olarak girerek, gıda da dahil olmak üzere, her türlü ihtiyaçlarını, çok ucuz bir şekilde temin etmekte olduklarını,
– Bu illerdeki, Ticaret Odası Başkanları ise; esnafımızın yapılan bu ticaretten, yüzlerinin gülmekte olduğunu ve mal temin etmekte, zaman zaman zorluklar yaşadıklarını,
-Kültür ve Turizm Bakanı ise; yapmış oldukları tanıtım ve diğer çalışmalar neticesinde, bu yıl, turist sayısında, büyük artışlar sağlanacağı beklentisi içerisinde olduklarını belirtmişlerdir.
Bütün bunlar gerçek olup; TV kanallarında, devlet ve turizm sektörü bileşenleri tarafından, bir destanımsı başarı öyküsü olarak, anlatılmakta olduğunu; duymakta, görmekte ve seyretmekteyiz.
SAHNE-2
-Ülkemizde turizmden elde edilen gelirin, GSMH oranı % 4 ‘dür.
-Yani 100 liranın, sadece 4 lirası, turizm gelirlerinden elde edilmektedir.
-Akla şu soru gelebilir? %96 mı büyük, yoksa % 4 mü?
-% 4’ün cüssesi küçük ama, paranın değerini etkilemesi bakımından çok önemlidir.
Siz; yabancı turist gelsin diye, paranızın, dolar karşısında değerini düşürürseniz, elbette, size doğru bir talep artışı olacaktır.
– Dünya’da Turizm gelirleri bakımından, ön sıralardaki ülkelerde, turist başına harcama bin doların üzerinde iken, bu değer;
-Bizim ülkemizde; turist başına harcama, beş yüz dolar seviyelerine inmiştir.
-Turist sayısındaki artışa paralel olarak; aynı oranda, gelir artışı sağlanamamıştır.
-Yani, ülke olarak kişi/sayısal artışlar, niteliksel parasal değere dönüştürülememiştir.
Burada; göreceli kazananlar; tur operatörleri, seyahat acentaları ve otelleri sayabiliriz..
– Bir doların 2-3 TL. bandında olması ve SAHNE-1‘de ki gelişmelerin yaşanması halinde,
Turizmde, gerçek bir atılımdan bahsetmek mümkün olabilecektir..
***
– Günümüzde; SAHNE- 1’deki gelişmeler; bir doların 17 TL. civarında olmasından dolayıdır,
Bu durum; ekonomik çöküntü öncesi, turizm’de, mevsimselliğe bağlı, konsantrasyon cilasından başka bir şey değildir.
– Çünkü; ithal etmekte olduğunuz, mal ve diğer hizmetlerin birim maliyet değeri yükselerek, iç piyasada, doğrudan enflasyonun yükselmesine sebep olmaktadır. Her ne kadar, TÜİK tarafından, gerçeklerin gizlenmiş olmasına karşın…
– Bu durum; köylünün, üreticinin, çalışanın , emeklinin ve kısaca halkın, daha da fakirleşmesine ve yoksullaşmasına neden olmaktadır.
-Paranın değerini düşürerek, turizmde talep yaratma eylemi;
Eğer doğru bir yaklaşım olsa idi,
Akdeniz çanağındaki, diğer ülkelerin de, bu durumu benimsemiş olmaları gerekmez miydi?.
SAHNE-3
Turizmde yaz yalanı…
Mevsim kış olunca;
Hep birlikte göreceğiz.
Gerçek olanları.!..
Dursun Altınay