Bayağı sevenim varmış…
Gelme dediler…
Yanarsın…
Söz dinlemedik, geldik…
Bulduk şeyimizi…
Bu nasıl sıcak…
…
Dün İstanbul üzerinden Edremit Koca Seyit oradan eve gelmem saat 00.30’u buldu…
Yolda Azerbaycan da okuyan bir kızımız ile sohbet etme fırsatım oldu. Kızımıza Azerbaycan’daki yaşam koşullarını sordum. İyi sayılacak bir evde bir arkadaşıyla birlikte kaldığını hersey dahil aylık masrafının 9 bin lirayı geçmediğini söyledi. Israrla sordum, bir yanlışın olmasın, bizim paramız manat karşısında bile yerlerde…
Kızımız dişhekimliginde okuyor. Ve evde kalıyor. Beslenme dahil Azerbaycan da gayet güzel bir yaşamı var ve aylık masrafı hersey dahil 9 bini geçmiyor.
Kızımız bir projeden bahsetti. Hem teknik hem tıp alanında bir üniversite açılışı varmış. Hocaları Türkiye’den en iyi üniversitelerinden gidecekmiş… Bu proje bu yıl devreye girerse ben de Tıp bölümüne geçeceğim dedi…
Kızımıza dedim ki sen Balıkesir de okusan ailene en az 20 bin lira masrafın olur… Sen Azerbaycan da bu işi 9 bin liraya yapıyorsun… Ve keyifli bir öğrencilik hayatın var…
Başıyla onaylerken gözleri gülüyordu…
Azerbaycan kadar olamadık vesselam…
Zenginin malıyla övünen züğürt pe.evenkliği…
…
Özelleştirme ve aç gözlülük, plansızlık, vergi vermemeyi huy edinmişler, siyasetçinin adalet önünde hesap vermeme pişkinliği, alınterinden çalmayı meslek edinenler, liyakatsız görevlendirmeler vs bu ülkeyi bitirmiş…
Gençliğine yol gösteremeyen, seçenek sunamayan bir ülkenin geleceği olmaz ki…
Biz burada çocuklarımıza dondurma veremiyoruz…
Daha ne diyeyim…
Evin kirası ayrı dert…
Evin içinde,
Elektriğe dokunamıyoruz…
Çeşmeye dokunamıyoruz…
Tencereye dokunamıyoruz…
Doğal gaza dokunamıyoruz…
Kontak anahtarına hiç dokunamıyoruz…
Biz ölmüşüz ağlayanamız yok…
Hırsızlık sadece birinin cebinden veya evinden bir şey çalmak değil, çocukların çocukluğunu, gençliğin geleceğini, çalışanın emeklilik hayallerini de çalmak hırsızlıktır…
Yazıklar olsun…
Sevgi ve saygılarımla
Vecdi Yılmaz