Virüs salgını başladıktan bir süre sonra şöyle bir kanı oluşmuştu:
“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, hayatımıza yeni normaller yön verecek.”
Bir de baktık ki, daha yeni normallere alışmadan; yeni olmayan 30 yıl öncesinin küf kokan, ayrıştırıcı, anti demokratik politikaları yeniden piyasaya sürülüyor.
Birisi CHP’li İkisi HDP’li üç milletvekilinin milletvekillikleri düşürüldü. HDP milletvekilleri tutuklandı. CHP milletvekili Covid-19 nedeniyle Temmuz sonuna kadar evinde.
Meclis; milletvekillerinin emekliliklerini güvenceye aldıkları yaptırım gücü olmayan bir kuruma dönüşmüştü, artık kutsiyeti de kalmadı…
İki gazeteci daha gözaltına alındı.
Ayasofya’nın ibadete açılması gündeme getirildi. Ancak mecliste AKP oylarıyla reddedildi.
Hrant Dink Vakfına yönelik endişeli tavırlar var.
Bunlar “Tehlikeli Yeni’nin” ilk işaretleridir.
Erdoğan’ın ve Bahçeli’nin söylemlerine bakılırsa dozu giderek artacak olan tehlikeli yeniler de yolda görünüyor.
AKP’li cumhurbaşkanı on sekiz yıldır yaptığı gibi ortamı gerip, kutuplaştırarak milliyetçi muhafazakâr tabanı elinde tutuyor.
Erdoğan istese milletvekillerini seçilme sürelerinin bitimine kadar bekletemez miydi? Bekletirdi. Hırsızı, katili, tacizciyi, uyuşturucu tacirlerini bıraktığı gibi gazetecileri de bırakıp dışarıdan yargılanmalarını sağlayamaz mıydı? Sağlardı.
Ama o zaman toplum gerilmezdi.
Yöntem basit. CHP’yi HDP ile yakınlaştırıp İyi Parti’yi ve Cumhur İttifakı’nın karşısında olan diğer partileri millet ittifakından koparmak ve %51’i yakalamak.
Türkiye 30 yıldan buyana iki sorunu tartıştı: Şeriat gelecek mi? Türkiye bölünecek mi?
AKP 2008 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılması istemiyle yargılanırken; (6’ya 5 kapanmaktan kurtulmuştu.) o zamanın Başbakanı Erdoğan “16 milyon oy alan bir parti nasıl kapatılır” diye isyan etmişti.
Öyle ya! Bir ülkede 16 milyon “şeriatçı” varsa zaten o ülke şeriatla yönetilir.
Şimdi kendisi 6 milyon oy alan bir partiyi “terörist” göstererek ötekileştiriyor. Aynı mantıkla bakarsak 5 bin terörist ile Türkiye’yi yıllardır uğraştıran, çoğu emekçi Anadolu çocuklarını şehit eden PKK 6 milyon elemanla neler yapmaz.
FETÖ’nün yargıyı ele geçirdiği 2010 referandumunda, açılım sürecinde HDP ile işbirliği yaparken, Güneydoğu’dan, İstanbul ve diğer büyük şehirlerden Kürt oylarını alırken sorun yok, ama CHP ile birlikte hareket ederken terörist.
Bu ülkeyi ne bölebildiler, ne de cumhuriyeti yıkabildiler. Binlerce yıllık Anadolu kültürü kardeşliği de çağdaşlığı da korumaya yetti ve yetecek…
Bu “Tehlikeli Yeni ” eskimiş siyaset anlayışı artık küf kokuyor…