BÜYÜK TAARRUZ SABAHI AFYON KOCATEPE’DE
(26.AĞUSTOS.1922 )
Büyük taarruz denilince akıllarda kalan o tek kare resim , belleğimize çocuk çağlarımızda yer etti.
Duruyor, silinmesi mümkün değil.
Bu resmi çekenin anılarında kalan o anın resimleşinin öyküsünü buraya bir kez de ben not edeyim.
Aklımdan , yüreğimden çıkmayan bu anları yazıya bir de ben dökeyim istedim. Büyük taarruzu unutturmak için , çabaların boşuna olduğunu bilmeyen gafiller için iki satır da benden olsun.
Tarihin anlı – şanlı sayfalarında destanlara konu olan “Büyük Taarruz” bizim varoluşumuzun son dönemeci.
Bu muhteşem meydan muharebesinin kazananı olan Türk halkı ve onun evlatlarıdır. Yenilgiyle toprağımızı terk ettirdiğimiz emperyal ordularının basını övgü ile ” büyük taarruz”u şimdilerde bile yazıp dururken bu haince tutumu olanları anlamak mümkün değil !..
Bu büyük taarruz destanı inkarcılara ve Atatürk düşmanlarının kulağında küpe gibi dursun.
Çekenin ve çekilenin ruhlarını şad ederek.
Etem Tem o muhteşem resmi çeker.
Afyon Kocatepe’de yarattığı bu muhteşem anıt fotoğrafın öyküsünün ortaya çıkışı şöyledir.
Ünlü ressam ve yazar Fikret Otyam ile Ankara / Ulus Gazetesi’nde yapılan söyleşide anlatır. ( 4 Aralık 1960) Büyük taarruz sabahı ve takip eden günlerde yaşanan anları bize miras gibi bırakır.
Etem Tem;
“O sabah Kocatepe’de bulunuyorduk. Taarruz, şafak vakti saat beşte başlamıştı. Mustafa Kemal Paşa, günler ve geceler süren yorgunluğuna rağmen ayakta, vaziyeti adım adım takip ediyor, direktifler veriyordu. Bir ara kumandanlardan ayrıldı.
Tek başına, kayalıklar arasında dalgın ve düşünceli dolaşmaya başladı.
Zaman zaman sahra dürbünü ile düşman cephesine bakıyordu. Bir aralık o kayalık tepenin ucuna geldi. Hafifçe eğilmişti. Başparmağı dudaklarının arasındaydı. Hemen objektifi çevirdim, adeta nefes almayacak kadar bir sessizlik içinde deklanşöre bastım, resmini çektim. Saat 11.00’di.”
“O gün 7×11 boyunda sekiz on rulo film çektim. Birkaç tane 10×15 cm.
Mustafa Kemal Paşa, bütün gün ağzına bir lokma koymamıştı.
Gece (Yunanlılar) ricata (geri çekilmeye) başladılar. 2 Eylül’de Uşak’a girdik. Vakit yoktu. Ahır bozması bir yerde birkaç film yıkadım. Fotoğraflar birbirinden güzeldi. Hemen dört tane yaptım, ertesi sabah götürdüm. İçeri aldılar. Berberi tıraş ediyordu. Odada portatif bir masa, bir portatif karyola, iki iskemle vardı. Bir aralık odayı işaret etti, ‘A be bu bir başkumandan odasına yakışmaz.’ dedi. Salih (Bozok), odayı halılarla süsleyeceğini söyledi. Zira o gün Trikopis getirilecekti. Gazi, fotoğrafları aldı, baktı. Parmaklarını fotoğrafların üzerinde gezdirdi ve çekti, ‘çok güzel’, dedi.
Bu resim ise Büyük Taarruzun 97. yılında ortaya çıktı.
***
Bugün 23 Ağustos 2020 . Büyük Taarruzun muhteşem sonucu 30 Ağustos Zafer Bayramı törenleri Covit19 pandemi sebep gösterilerek yasaklanmış.
Türk halkı coşkuyla bu bayramını meydanlarda / Fener alayları ile kutlayamayacak.
Bunu da buraya not ettik mi ?
Ettik!.
Tarihin kaydettiği bu muhteşem varoluş , ölüm – kalım savaşımızın yıl dönümünde bizim coşkumuz evlere hapsedilmek isteniyor !.
Niye ruhumuzu bu kadar acı bir şekilde incitiyorsunuz ?
Dosta – düşmana elimizde Türk bayrakları , yürümek istiyoruz.
Şehitlerimize , gazilerimize minnetimizi haykırmak istiyoruz.
Ayasofya açılışında binlerce yurttaşımız kurallara uymadı mı ?
– Uydu !.
Biz niye uymayalım ki!.
Korkmayın , halkız biz.
Korkmayın biz maskelerimizi takar , sosyal mesafeyi de ayarlarız , gölge etmeyin başka ihsan istemez diyecek hale geldik !..
Biz halka güvenmek zorundasınız. Bizler yol yordam bilen bir halkız.
Kurallara uyarız , bayramımızı coşkuyla ve gereği gibi kutlarız!.
Neyse !..
Emperyalizmin ağa babalarının ordularına karşı vatanını savunan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve direnen Anadolu halkının fedakarlığını hiç bir güç unutturamaz.
Yeryüzünde emperyalizmin ordularını yenen ilk ordu “Türk Ordusudur. ”
Emperyallerin her türlü zulmüne karşı direnen yine “Türk Halkıdır.”
Bunu da buraya not ettik mi ?
-Ettik!..
Ve 30 Ağustos Zafer Bayramı gerçeğimizi hiç bir şey ortadan kaldıramaz, unutturamaz !.
Biz köylüsüyle , kentlisiyle , yoksuluyla, varsılıyla, cahiliyle , okumuşuyla Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!.
***
” Ne Mutlu Türküm Diyene” diyenlere bin selam ile.
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN.
