featured
  1. Haberler
  2. YAZARLAR
  3. SOFRA, BAYRAM, ZENGİNLİK

SOFRA, BAYRAM, ZENGİNLİK

“Sofrasında her zaman konuk bulunmasını isteyen İbrahim Peygamber, bir süre konuk göremeyince dağ bayır dolaştıktan sonra rastladığı bir ihtiyarı sofrasına buyur etmiş.
Sofranın müdavimleri besmeleyle oturduğu halde ihtiyardan hiç ses çıkmayınca İbrahim, “Ey çok yaşamış adam, ihtiyarlar dinlerine bağlı olur. Yemeğe başlarken Allah’ın adını anman gerekmez mi?” diye konuğu terslemiş… “Ben putperestim.” yanıtını almasıyla büsbütün celallenip ihtiyarı kovmuş.
Olaydan sonra Cebrail, Allah adına gelip İbrahim’e şöyle seslenmiş: “Ya İbrahim, biz o ihtiyarı bize inanmadığı halde yüz yıldır yaşatıyor, rızkını veriyoruz. Sense onu sofrandan kovdun.”
Hoşgörü en büyük zenginliğimiz olmalıdır…

Bir gün erenlerden birine, “Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?” diye sormuşlar. “Bakın göstereyim” demiş eren…
Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da “derviş kaşıkları” denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş sofradakilere “Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz” diye bir de şart koymuş. “Peki” diyerek kaşık sallamaya başlamışlar fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlarmış ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.
Bunun üzerine, “Şimdi… Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe” demiş eren.
Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş, oturmuş sofraya bu defa.
“Buyurun” denilince, her biri uzun saplı kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş…
“İşte” demiş ermiş ve eklemiş:
“Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse, o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa, o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz ve şunu da unutmayın, hayat pazarında alan değil, veren kazançtadır daima.”

Anadolu kültüründe sofra kültürü çok önemlidir. Doğanın içinde yokluklar içinde yaşayarak her seferinde kocaman bir uygarlık kuran, yaratan Anadolu insanının bu sırrı tencerenin içinde saklıdır. Tencere kaynadıkça evin dumanı tüter, evin dumanı tütünce evin mutluluğu dirliği ayakta durur. Evin neşesi ve geleceği olan çocuklar geleceğe güvenle bakar. Ailenin o engin bilgi tecrübesi çocuklara aktarılır. Tencere kaynadıkça aile sofrada kaşığı hep birlikte tencerenin içine sallar.. Orada alın teri vardır. Orada ailenin emeği vardır. Orada ailenin ve çocuğun hayalleri vardır.

O gece yola birlikte çıktığı arkadaşları Mustafa Kemal’i sofraya davet etmişlerdi. Mustafa Kemal bu yemeğe çağrıyı kuşkuyla karşılasa da kabul eder. Yemekte arkadaşları karşısına dikilir. Rauf Bey konuşmaya başlar:
“KEMAL, BENİM BABAM PADİŞAHIN BAŞ MABEYİNLİĞİNİ YAPTI. BOĞAZINDA PADİŞAHIN EKMEĞİ VAR.
ŞİMDİ O EKMEK BENİM GIRTLAĞIMDA.
BEN YEDİĞİM EKMEĞE İHANET ETMEM KARDEŞİM.
BENİM REJİM SORUNUM YOK.
ÜSTELİK, MADEM SORDUN, SÖYLEYEYİM.
PADİŞAH BİR İSLAM HALİFESİ, BEN DE MÜSLÜMANIM.
DİNÎ TERBİYEM NEDENİYLE DE PADİŞAHA BAĞLIYIM.
O MAKAMLAR UHREVİ MAKAMLAR.
SENİN, BENİM GİBİ KİŞİLERİN ULAŞABİLECEĞİ MAKAMLAR DEĞİL.
KALDI Kİ, BU MİLLETİN
YÜZLERCE YILDAN BU YANA ALIŞTIĞI YÖNETİM DE
MUTLAKIYET YÖNETİMİDİR,
CUMHURİYET DEĞİL”.

Mustafa Kemal o gece o yemekte canı çok sıkılsa da bir şeyi daha öğrenmişti. İnsanın emeğine yabancılaşması kadar kötü bir şey yoktur. Emeğine yabancılaşan insan, kendi kendisinin efendisi olamaz. O mevki ve makamı ve zenginliği ne olursa olsun bir köledir. Birine kölelik eden bir zavallıdır. Mustafa Kemal’i Mustafa Kemal yapan bu köleliğe son vermesidir. Sofrayı alın terinle kuruyorsan alın terinle kaldıracaksın. Birisinin himayesine boyun eğerek sofranda daha fazla bir şeylerin olduğuna inanıyorsan bil ki o sofrada hangi duayı etsen de o sofra Hazreti Muhammed’in sofrası değildir, kesinlikle de olamaz. Hazreti Muhammedin sofrasında emek en yüce değerdir. Alın teri ve çalışmak ve paylaşmak en yüce değerdir. Birisinin himayesi demek köleliktir. Bu birisi ailenin babası olsa bile.. Babanın sorumluluğu çocuğunu hayata hazırlamaktır. Hazırlarken de kimseye boyun eğmeyeceğini öğretmektir. Boyun sadece kendi vicdanına eğilir…
Biz Türkler, iki güzel insanı yani Hazreti Muhammed ve Atatürk’ü insanın yaşamında ayağına, aklına yönelik kurulan tüm prangalara karşı amansız savaştıkları için severiz… İnsan bir prangaya boyun eğerse ne olursa olsun Muhammed’in inananı olamaz ve özgür insan olamaz..
….
Anadolu koca bir yurttur. Bu yurdun içinde acının hikayesi öyle güçlü bir bağ etkisi oluşturmuştur ki, acıyı bal eyleyen güzellik sofrada huzur ile yenen birkaç lokma yemektir. O yüzden bizim kültürümüzde öncelik her daim ikramın içinde gizlenen yemeğin lezzetidir. O lezzetin fark edilmesi bizleri çok mutlu eder. O lezzet beğenildiğinde biliriz ki Anadolu kültürüne bir ufacık katkı yapmışız. Anadolu’nun bu birikimleri, erdemi ve paylaşımı Anadolu insanının en büyük sırrıdır. Sırrın özelliği ise emeğin takdiridir. Emeğin takdiri ile emeğin köleliği aynı şeyler değildir. Anadolu emeğin takdiri ile ayakta durur. Aydınlık Türkiye’nin dinamosu olan bizlerin en büyük düşmanı, kimliksiz, samimiyetsiz ve iki yüzlü olan sözüm ona kendine aydın diyen ve bizim yanı başımızda duran kendi emeğine, kültürüne yabancılaşan kişilerdir. Herkesin kendine ait bir görüşü ve duruşunun olması son derece doğaldır. Doğal olan bu durum sayesinde de zaten her alanda birikimler oluşur ve birikimlerin sonucunda da değişimler meydana gelir. Ama asıl yanlış olanı da kişilerin görüş ve duruşlarından, rant elde edebilmeleri adına her türlü kılığa girmeleri ve bunu da “demokrasi” maskesi ile gizlemeleridir. Buna da Emevi dinciliği öyle güzel hizmet ediyor ki… ve emperyalizmin istediğini çok fazlasıyla veriyor…
….
Yarın bayramın ilk günü…
Sofralarınız, alınterinizin ve emeğinizin güzelliği ile o sofrada kaşık sallayan herkesin mutluluğuna değer katsın…
Bayramınız kutlu olsun…
Sevgi ve saygılarımla…
Vecdi Yılmaz

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
SOFRA, BAYRAM, ZENGİNLİK
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!