Eeee…
Tık yok.
Dibe vuruk haldeyiz.
Ses yok.
Hani tahta açılacaktı?
Hani bir sürü transfer yapılacaktı…
Fiskos gazetesi öyle yazıyordu hani…
Var mı ses?..
Taraftarın içinde umut olduğuna göre…
Hele hele matematiksel olarak da umut var olduğuna göre…
Eeeee?…
Hani devre bitince şöyle de böyle de olacaktı.
Bu satırlar yazıldığı an itibariyle tık yok…
Ses yok…
Sessizliğin ortasında Balıkesirspor…
Eeee?…
2.devre başlıyor işte.
Sayılı gün geçiyor hızla.
Pazar günü Bolu’ya konuk oluyoruz.
Bolu 21 puan.
Biz 8 puan.
Matematiksel olarak kim şanslı?
İddaa oranları nasıl?
Ses var mı ses?
Tık yok…
2022 umut mu getirecekti?
Var mı umut?
Var mı ışık?
Yoksa sessizliğin ortasında elini eteğini çekti mi herkes kulüpten?..
Fiskos gazetesi umut aşılıyordu.
“Devre bitsin şöyle de böyle de olacak…”
Olacak mı?
Olur mu?..
Bilmiyoruz ki.
Kimse bilmiyor.
Çünkü konuşan yok.
Açıklama yapan yok.
Yol haritası çizen yok.
Bir Bulak Hoca konuşuyor takımı olabildiğince motive etmeye çalışarak…
Gerisi sessiz film.
İkinci devre başlıyor…
Dibe vuran gemi…
Demir alabilir mi kumdan?..
Bir umut var mı kulüpten?..
Sessizliğin ortasında Balıkesirspor…
Bir basın toplantısı yapılıyor; kulüp dışı ne varsa konuşuluyor da takımla ilgili bir şey var mı, yok!
Hal böyleyken iki ihtimal var artık senaryo olarak:
A şıkkı: Battı balık yan gider.
B şıkkı: Noel Baba; Giray Bulak’a sihir çubuğu hediye etti 31 Aralık gecesi.
Sihir yapacak Bulak… Sihirli dokunuş.
Sessizliğin ortasında, mucize (mi)?!