Şenoba şehitlerimizin 31 Mayıs şehadetlerinin 3. yılı. Onların geride bıraktıkları aileleri önceki gün , şehitliklere koştular.. Toprağına el sürdüler evlatlarının, eşlerinin.. Yazması kolay, yaşamak zorun zoru..Ne acılar dolanıyor , nasıl yakıp kavuruyordur yüreklerini..Tarifi yok bu acının..
Türkiye yiğitlerin harman olduğu toprağın adı.
Yiğitlerin cinsiyeti yok.
Kadını – erkeği hepsi aynı yürek.
Yiğitlik sadece savaşta ve cephede değil. Yaşamın taaa içinde verilen savaşın ,kahramanlık öyküleri bu toprağın destanı.
Kahramanımızın mesleği Avukatlık. Balyoz kumpasını çökerten kadın.
Şule Nazlıoğlu Erol.
Türk Hukuk Tarihinde bir yiğit Avukat.
Anayasa Mahkemesi’nin önünde adalet nöbeti başlatan ” hukuk savaşçısı ” .
Adalet arayanların elinden sımsıkı tutan bir ana.Avukat Şule Nazlıoğlu Erol. Bu isim yüreğimizin özel bir yerinde.
Onu özel kılan bir acı ve hüznün sevince dönmesindeki emeği ve başarısı.
Kendisinden dinleyelim bu özel kadının acı dolu anısını.
Şehit yarbay Songül Yakut ile tanışmasını.
“Bana geldiğinde, çok üzgündü.
O güzel gözleri çakmak çakmaktı.
Binbaşı Songül Yakut .
İğrenç FETÖ çetesinin ordudaki uzantılarının hışmına uğrayıp, uzaklaştırılmıştı.
Verilen hukukî mücadele sonunda beraat edip çok sevdiği mesleğine döndü.
Rütbesini aldı ofise geldi Yarbay rütbesini kutladık. Tayin olacaktı ayrıl gitme dedim. Dinlemedi güzel kızım.
Tayin Şırnak’tı. Bugün düşen helikopterde şehit düştü..
Güzel kızım biz yıkıldık. Ama sana söz , mücadeleye devam edeceğiz. Melekler yoldaşınız olsun.Yolunuz ışıklarla dolsun. Seni üzenlerin hepsi yerle yeksan olsun.”
Avukatı Şule Nazlıoğlu Erol.
***
Songül Yakut , Jandarma Yarbay. Şırnak / Şenoba şehitlerimizden tek kadın askerimiz.
Balyoz kumpası Songül Yakut Binbaşıyı da hedefine koymuştu. İsimsiz bir ihbar mektubu ve sahte ses kayıtları ile özel yaşamına iftira atılıyordu. Açılan disiplin soruşturması ile TSK ‘dan ihraç edildi.
Soruşturma sırasında Songül Yakut Binbaşı şöyle itiraz etti.
” Bu ses bana ait değil. Ses örneklerimi alın, kriminal inceleme yapın ” .
Dinleyen olmadı. Çok sevdiği mesleğinden kopardılar.
O, atılan bu iftiranın altından kalkmaya and içti. Yılmadı.Çünkü suçsuzdu. Bu bir iftira idi. Mücadeleye başlarken bir kadın hukuk kahramanının kapısını çaldı. Avukat Şule Nazlıoğlu Erol ile onurlu bir mücadeleye başladılar. Kurulan bu adice kumpasın yalan olduğunu kanıtladılar.
Bu süreçte Avukat Şule Nazlıoğlu Erol ile Jandarma Binbaşı Songül Yakut ana – kız gibi olmuşlardı. Onunla gurur duyduğumuz Şule Nazlıoğlu Erol Songül Yakut kızını karşısına alıp şöyle dedi.
” Bak kızım , hukuki süreçte gördük , bu hainler hala görevde ,sinsice ellerinden gelen her türlü çirkinliği yapmayı sürdürüyorlar. Vazgeçmeyeceklerdir. kendini akladın. Temize çıkardın. Bu tayin bile sana gözdağı “Songül Yakut komutan ,Avukatı Şule Nazlıoğlu Erol’u bu konuda dinlemedi. Yeni rütbesini takarak , kaldığı yerden Şırnak’a Yarbay olarak giderken;
” Teğmen ruhu ile her yere giderim ” ve gitti.
***
Şehit Songül Yakut yarbay ailenin en küçüğü idi. Ailede açılan son gül o idi. Babasını o 8 yaşında iken kaybetti. Yetim büyüdü. Anacığı onu fakirlikle okuttu. Songül yarbay yıllık izinlerinde memleketi Malatya’ya anasına giderdi. Ona küçük bir ev yaptırmıştı. Ana – kız dayanışmasının destanını yazmışlardı bir anlamda.
23.Jandarma Sınır Komutanlığında Harekat Merkez Komutanlığında ” Harekat Merkez Amiri ” olarak görev yapan , Songül Yakut Jandarma teşkilatının ilk ilçe bölük komutanı olarak 28 yaşında üsteğmen rütbesinde iken 54 bin nüfuslu Ankara / Beypazarı ilçe Jandarma Bölük Komutanı olarak 2005 – 2007 yılları arasında Beypazarı ve Türkiye genelinde ” aile içi şiddete karşı ” mücadelede görevlendirildi. Başarılı çalışmalar yaptı.
Onlar Jandarma Teşkilatının ilk kadın teğmenleri olarak bizlerin gözünde muhteşemdiler.Ankara / Anıttepe Sosyal Tesisine girdiğinde gözlerimiz o güzel teğmen kızımızı hayranlıkla izlerdi uzaktan..
Şehitlik ona ..yürek yangınları anacığı Sebahat Yakut’a , sevenlerine ve bizlere kaldı .13 Şehidimizin öykülerinde o kadar çok kahramanlıklar var ki ; hangisini yazayım. Tümgeneral Aydoğan Aydın. 15 Temmuz hain Fetö kalkışmasında , komutanlığını yaptığı Tugayı arayarak ” Bir tek er dahi kışladan dışarı çıkmayacak ” emrini vermişti. Askerlerine olan düşkünlüğü nedeniyle lakabı ” Asker Aydoğan ” olmuştu.Fetöcü hainler bu kahraman komutanı Güneydoğuda görev yaparken sehven adını darbeciler listesine yazdılar. 5 gün tutuklu kaldı. Darbe girişimini öğrenir öğrenmez , komutanı olduğu tugayı arayıp ” bir tek er dahi kimse dışarı çıkmayacak ” emrini verdiği ortaya çıkınca serbest bırakıldı. Son YAŞ toplantısında Tümgeneral oldu. 23. Jandarma Tümen Komutanı olarak görevlendirilmişti.
Şırnak / Şenoba… ŞEHİTLERİMİZ..
Tümgeneral Aydoğan Aydın
Albay Oğuzhan Küçükdemir
Albay Gökhan Peker
Yarbay Songül Yakut
Binbaşı Koray Onay
Yüzbaşı İlker Acar
Yüzbaşı Nuri Şener
Başçvauş Mehmet Erdoğan
Uzman Çavuş Zeki Koç
Pilot Yüzbaşı Serhat Sığınak
Pilot Üstteğmen Abdülmüttalip Kesikbaş
Başçavuş Fevzi Kıral
Pilot Uzman Çavuş Hakan İncekal.
Kahraman evlatlarımızı, komutanlarımızı ve şehitlerimizin aziz ruhlarını şad etmek adına ,onları anmak yazmayı sürdürmek boynumun borcu ve minnettarlığımın bir ödevi olsun.
Aziz Şehitlerimiz, Kahraman Türk Askerlerimiz..
Ruhunuz şad , durağınız uçmağ olsun.