Balıkesir Üniversitesi Almanca Okutmanı Aydın Ayhan‘ı sadece öğrencileri tanımaz. Biz Balıkesirliler, O’nu araştırmaları, Çanakkale Savaşı ile Kurtuluş Savaşı şehit ve gazilerinin hayatları , kahramanlıkları Balıkesir ve yöresi ilgili yazdığı kitapları ile tanıyoruz. Üretkenliği ve sabırlı çalışmaları ile yerel tarihimizin çok özel kahramanlarını yazmak için köy, kasaba dolaşır. En ücra yere gidip, göçmenlerimiz, Yörükler ve diğerlerinin kültürlerini araştıran çalışkan öğretmenim; bize bilmediğimiz Balıkesir kahramanlarını tanıttığınız için size çok şey borçluyuz. Çabalarınız bizlere yol gösteriyor. Seferberlik döneminde eli kınalı genç gelinlerin yaşamını, kocamışlığında gidip onları bulduğunuz, söyleştiğiniz , kayıt altına alıp bizlere anlattığınız için minnettarım.
Aydın Ayhan öğretmenimizin yıllar öncesinin Balıkesirli şehit hemşehrimiz Ahmet oğlu Nasuh için çok özel bir dileği var. O bu konuda yıllardır yazar durur.
Bunca etkili ve yetkili Balıkesirli bir dönüp bakmaz buraya. Duymadıklarını hiç sanmıyorum. Benim 8 yaşındaki torunum bile duydu ve biliyor da etkili ve yetkililer bilmiyorlar mı ? Ayrıca bu konuda ve bu güne kadar bilmeyenleri nasıl değerlendireyim, bilemedim!.
Bir sokak için bunca dil döküp , defalarca yazıp anımsatmak, duyarlı hemşehrimiz Aydın Ayhan öğretmenim sabrınıza hayranım.
Balıkesirli bir hemşehriniz olarak bir kez de ben naçizane sizin yazınızı da alıntıladım yazdım.
Sözü uzatmadan Aydın Ayhan öğretmenimizin yazısını buraya alayım, bir yetkili yanıt verir ve dileğimizi yerine getirir belki.
***
AYDIN AYHAN TEKLİFİ.
( Daha önce de yaptım ama kimse ilgilenmedi. Artist veya şarkıcı değil ya ondan)
( LÜTFEN DESTEK VERİN VE İLGİLİLERE ULAŞTIRIN )
16 MART 1920 DE ŞEHİT EDİLEN BALIKESİRLİ ” AHMET OĞLU NASUH’UN İSMİ BALIKESİR’DE BİR SOKAĞA VERİLSİN.
EMPERYALİSTLER ÇIKARLARI UĞRUNA KÖLELEŞTİRMEK İSTEDİKLERİ ULUSLARA HER TÜRLÜ CİNAYETİ İŞLERLER VE BUNU KENDİLERİNE VERİLMİŞ DOĞAL BİR HAK SAYARLAR.
BİZ UNUTKAN BİR MİLLETİZ. MONDROS MÜTAREKESİNDEN HEMEN SONRA EMPERYALİSTLERİN İŞGAL ETTİKLERİ VE TAŞERONLARINA ETTİRDİKLERİ TÜRKİYE TOPRAKLARINDA ÇOKTAN UNUTTUK.
İNGİLİZLER 16 MART 1920 GÜNÜ GECESİ İSTANBUL’DA ŞEHZADEBAŞI KARAKOLUNDA SİLAHSIZ UYUMAKTA OLAN ASKERLERİMİZİ ŞEHİT ETTİLER. İÇİMİZDEN KAÇ KİŞİ BUNU HATIRLADI ?
SİLAHSIZDI VE SUÇU SADECE TÜRK OLMAKTI.
UNUTMAYIN..
UNUTTURMAYIN!..
AYDIN AYHAN.
ŞEHZADEBAŞI KARAKOL BASKINI BALIKESİRLİ ŞEHİDİMİZ AHMET OĞLU NASUH.
Bundan 103 yıl önce tarih 16 Mart 1920.
İşgal altındaki İstanbul’da Şehzadebaşı Karakolunu basarak , dört Türk askerini şehit ederler.
16 Mart 1920 sabah 05.45 saatlerinde İngiliz askerleri , Bayazıt Direklerarası / Şehzadebaşı 10. Kafkas Tümenine bağlı karargah birliği karakoluna baskın için gelirler. Bir kısım İngiliz askeri dış güvenlik için etrafı sarar. Diğerleri askerlerimizin uyuduğu koğuşa girerler. Mızıka ve karargah bölüğünde uyuyan Türk askerlerinin üzerine ateş açarak dört erimizi şehit ederler. 10 askerimiz de yaralanır.
İstanbul Muhafız Kıtası, Beyazıt ve İstanbul İnzibat zabitliği tarafından tutulan zabıt varakasına göre şehitlerimizin isimleri ve memleketleri şunlardır.
Fırka Karargahından Onbaşı Veli oğlu Mehmet ( Reşadiye )
Fırka Karargahından Çavuş İbiş Oğlu Abdullah ( Tokat – Zile )
Fırka Mızıka Efradından Kadir Oğlu Ömer Osman ( Sivas -Şarkışla “Şehirkışla” )
Fırka Mızıka Efradından Ahmet oğlu Nasuh ( Balıkesir )
Emperyalist İngilizlerin vahşetini sorgulamak adına bu baskın neden yapıldı diye soralım mı ?
Dönemin basınında yer alan yazı ve askeri raporlara göre varılan sonuçlar insanlık dışı bir baskını anlatıyor.. İngiliz işgali altındaki İstanbul’da daha çok dehşet havası vererek halkı sindirmek, askere gözdağı vermek istenmesi nedeniyle gerçekleştirildiği düşünülüyor.
Yazar Yakup Kadri Karaosmanoğlu ise; Şehzadebaşı Karakol Baskını’nın asıl nedeninin ; İngilizlerin , Onuncu Kafkas Fırkası Kumandanı Kemalettin Sami Bey‘i etkisiz kılmak istemesidir. Çünkü işgalci İngilizler Karakol Cemiyeti kurucuları ve yöneticilerinin işgale karşı direnişlerini ve çalışmalarını durdurmak istemeleridir.
İnsanlığa yakışmayan , İngilizlerin acımasızlığı.
Şehit edilenler , silahsız, uykuda olan askerlerimiz mızıkacı. Bir anlamda müzisyenler. Bando takımında yer alan tüfeksiz gençlerimiz.
***
Şehzadebaşı Karakol Baskınını Tevhid-i Efkar Gazetesi fotoğraflar. Fotoğrafları İngiliz baskısı nedeniyle yayınlayamaz. İstanbul’da bulunan İtalyan gazeteci Filippucci Giustiniani beye verir. İtalya’ya dönen gazeteci Osmanlı hükümetinin gayrı resmi temsilcisi olan Galip Kemal ( Söylemezoğlu) Bey’e Şehzadebaşı Şehitlerinin fotoğraflarını teslim eder.
2 Ekim 1923’de itilaf devletleri ve İngilizler İstanbul’dan tahliye edilirler. Ancak bu tahliyeden 3 gün sonra 5 Ekim 1923 te yazı ve fotoğraflarla İngilizlerin şehit ettiği askerlerimizden haberi olur. Türk kamuoyu bu hain saldırıyı 3,5 yıl sonra Tevhid- Efkar gazetesinden duyacaktır.
Tüm bu yazılanlardan sonra..
Ez cümle diyerek Balıkesir evladı Şehzadebaşı Şehidi Ahmet Oğlu NASUH’un adını Balıkesir olarak bir sokağımıza vermek geçmişimizin kahramanlarının ruhunu şad etmek değil midir ? Böylesine anlamlı bir görevi yerine getirecek , duyarlı ve yürekli yöneticilerimizi haberdar etmenin gönül huzurunu Aydın Ayhan öğretmenimiz duysun diye bir kez de ben yazdım.
Yurdumuzun her bir köşesinde şehit olanlar ve Balıkesirli Şehit Ahmet Nasuh’un ruhu şad olsun . Dua ile..
***
Kaynak:
Şehzadebaşı Karakol Baskını ve Olay Mahalline Giren İlk Gazete Tevhid-i Efkar Doç. Dr. Serpil SÜRMELİ.