GMKA desteği ile yürütülen “Balıkesir Sanayisinde Sistematik ve Dengeli Yeşil Dönüşüm” konulu eğitim çalışmasında konusunda konuşan BASİAD Başkanı Ümit Baysal, ” Yeşil dönüşümü ‘Sanayi Devrimi’ kadar önemli bir konu olarak görüyoruz. Sanayi Devrimi’ni kaçırdık ama yeşil dönüşüm için elimiz çok güçlü..” dedi.
Balıkesir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (BASİAD) tarafından; Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) desteği ile yürütülen “Balıkesir Sanayisinde Sistematik ve Dengeli Yeşil Dönüşüm” projesi kapsamında; eğitim çalışmaları Balıkesir Sanayi Odası Salonunda başladı.
3 aşamadan oluşan eğitimlerin ilk gününde; “Küresel Çevre Problemleri, Yeşil Mutabakat, Sınırda Karbon Vergilendirmesi Uygulaması, Üretim Süreçlerinde Firmaların Karbon Ayak İzi Hesaplaması ve Raporlaması” konuları ele alındı. Sektörel ve Çevresel Sürdürülebilirlik Uzmanı Ferdi Akarsu tarafından verilen eğitimler 30 Mart 2023’de “Atık Yönetimi, Sanayide Sürdürülebilir ve Yeşil Üretim, Enerji Verimliliği, Yenilenebilir Enerji Kullanımı” , 31 Mart’ta ise “Eko Üretim ve Eko Verimlilik, Yeşil Performans Göstergeleri, İşletmelerin Sürdürülebilir Yeşil Sanayi Dönüşümü” ile sürecek.
“AMACIMIZ YEŞİL DÖNÜŞÜM FARKINDALIĞI YARATMAK”
Toplantıda konuşan BASİAD Başkanı Ümit Baysal, “Projedeki öncelikli amacımız ‘yeşil dönüşüm farkındalığı’ yaratmak. Dünyamız çok daha zor koşullara hazırlanıyor. Yükselen enerji ve gıda fiyatlarına, jeopolitik gerginlikler değişen sorunlara eşlik ediyor. En yakın ticaret ortaklarımızdan Avrupa Birliği ülkeleri, olası belirsizlikleri ve karmaşaları gidermek için birbiri ardına tasarruf ve verimlilikten cezai yaptırımlara bir dizi tedbirler alıyor. Enerjiye bağımlılık sadece ülkemiz için değil AB için de hem ekonomik hem de yaşamsal düzeyde öncelikli önlem alınmasını gerektiriyor.” dedi.
“İNSAN VE ÇEVRE ODAKLI YENİ BİR REFAH TOPLUMU YOLCULUĞU”
Baysal sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yeni ekonomik dönüşüm için yerküreyle, havayla, suyla ve toprakla ilişkimizi yeniden düzenlemek zorundayız. Teknolojinin daha insan odaklı, daha çevre odaklı, daha sürdürülebilir ve verimlilik artışı yarattığı yeni bir refah toplumu yolculuğu planlanıyor. Dünyamızda son yıllarda artan iklim değişikliği kaynaklı afetler, çevresel sorunlar başta olmak üzere ekonomik, sosyal ve toplumsal sonuçlara yol açıyor. Her ülke kendisine özgün reçeteler geliştirirken, riskli olarak algılanan yeşil dönüşüm tam aksine çok önemli fırsat pencereleri açıyor.
Ülkemizde ihracat ve ithalat arasındaki makasın açılması ile enerji maliyeti baskısı, ekonomimizin yumuşak karnı olan dış ticaret ve cari açığın yani ikiz açığın tarihi seviyelere çıkacağını işaret ediyor. Özellikle doğal gaz ve elektriğe yıl içinde gelen yüksek zamlar işletmelerin enerji maliyetlerini artırıyor.
Yeşil dönüşümü gerçekleştiren sanayicimizin, eko-inovasyon ile hayata geçireceği yeni ürünler yoluyla ihracatta elde edeceği yeni pazar avantajlarını düşündüğümüzde turizm sektörünün sağladığı 37 milyar dolarlık katkı kadar dış ticaret açığımızın azaltmak mümkün. Bu nedenle yeşil dönüşümü ‘Sanayi Devrimi’ kadar önemli bir konu olarak görüyoruz. Sanayi Devrimi’ni kaçırdık ama yeşil dönüşüm için elimiz çok güçlü..” (balikesir24saat.com)
