Geleneksel bilgi; genellikle geçmişteki deneyimler, gözlemler, kültürel inanışlar, efsaneler, hikâyeler ve sözlü iletişim yoluyla nesilden nesile aktarılan bilgidir. Bu bilgi, bir topluluğun kültürünü ve değerlerini yansıtabilir. Bazen de modern bilim veya teknolojinin henüz keşfetmediği bilgileri içerebilir.
Örneğin, birçok yerli halkın geleneksel bilgisi, doğayla uyumlu bir şekilde yaşama, bitkileri ve hayvanları nasıl kullanacağını bildiğini anlatır. Aynı şekilde, eski medeniyetlerin geleneksel bilgisi, inanç sistemleri, tıp uygulamaları, tarım teknikleri ve el sanatları gibi konuları da kapsayabilir.
Geleneksel bilgi, modern bilim ve teknolojinin ilerlemesiyle bazen unutulabilir veya görmezden gelinir. Ancak, bu bilgi hala birçok kültür için önemlidir. Birçok alanda kullanılmaktadır. Doğa ve çevre ile de sıkı bir şekilde ilişkilidir. Doğal kaynakların kullanımı, yönetimi ve korunması gibi konularda geleneksel bilginin önemli bir alanıdır.
Geleneksel toplumlar, doğal kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılmasını sağlamak için nesiller boyunca biriktirdikleri bilgi ve deneyimleri kullanırlar. Bu bilgi, doğal kaynakların nasıl kullanılacağı, hangi bitkilerin tıbbi amaçlar için kullanılabileceği, avcılık ve balıkçılık teknikleri gibi konulardır.
Bu bağlamda, geleneksel bilginin doğa ile ilgili diğer bir önemli yönü de, doğanın anlamı ve değeri hakkındaki düşüncelerdir. Geleneksel toplumlar genellikle doğayı bir bütün olarak görürler. Doğanın insanlarla yakın bir ilişkisi olduğuna inanırlar. Bu nedenle, doğal dünyanın korunması ve saygı gösterilmesi önemlidir. Geleneksel bilgi, doğanın korunması ve sürdürülebilir kullanımı konusunda da modern bilim ve teknolojinin yardımcı olabileceği birçok yöntemi içermektedir.
Bunun yanı sıra, geleneksel bilgi doğanın korunması için ve sürdürülebilir kullanımı konusunda modern bilim ve teknolojinin yardımcı olabileceği birçok yöntemi de içermektedir.
Örnek vermek gerekirse; bazı geleneksel tarım yöntemleri, toprağı sürdürülebilir şekilde kullanarak toprağı verimli tutar. Bazı geleneksel avcılık ve balıkçılık yöntemleri, türlerin popülasyonunu kontrol etmeye yardımcı olur. Ve türlerin devamlılığını sağlar. Geleneksel tıp uygulamaları da doğal kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılması için bazı yöntemler içermektedir.
Geleneksel bilgiyi, aktaranların başında Şamanlar gelirler. Ve geleneksel bilgi kültürünün gelen temsilcileri olarak kabul edilir. Şamanlar, doğal dünya ile iletişim kurmak ve ruhani deneyimler yaşamak için geleneksel teknikler ve ritüeller kullanırlar. Ve yerel bitki türleri, hayvanlar ve diğer doğal kaynaklar hakkında bilgi sahibi olur ve bu bilgileri toplumlarının sağlık, refah ve ritüelleriyle ilgili uygulamalarında kullanırlar.
Sahip oldukları bu özellikleriyle, Şamanlar geleneksel toplumlar içinde önemli bir konuma sahiptir. Çünkü hem tıbbi hem de ruhsal ihtiyaçları karşılamak için kullanılan doğal kaynaklar hakkında bilgiye sahiptirler. Böylelikle geleneksel tedavi yöntemlerini kullanarak, hastalıkları tedavi ederler ve doğal dünya ile insanlar arasındaki bağı güçlendirmeye yardımcı olurlar.
Aynı zamanda, geleneksel toplumların doğal dünya ve ruhani varlıklar hakkındaki inançlarını, hikâyelerini ve ritüellerini korumaları açısından da Şamanların önemi ortaya çıkmaktadır. Şamanlar, doğal dünya ve insanların doğayla olan ilişkisine ilişkin geleneksel bilgiyi korur. Sürdürür ve aktarır. Bunu sağlamak adına genellikle öğrenci yetiştirirler.
Sonuç olarak; Şamanlar, geleneksel toplumların doğal dünya ve ruhani varlıklarla ilişkisini koruyan ve sürdüren geleneksel bilgi aktarıcılarıdır. Geleneksel bilgi, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı, tıbbi amaçlar ve ruhsal refah gibi konularda Şamanlar tarafından kullanılır.