Herkes bir şey söylüyor!..
Ben “uzman”olmadığım için “ahkam” kesemem..
Sorumluluğu olup da konuşanların söylediklerini size hatırlatmak ; “Gazeteci”olarak “benim sorumluluğum” olsa gerek diye düşünüyorum.
Yıl 1994
Refah Partisi’nin zaferi!..
Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir’e Belediye Başkanı seçiliyor..
Tam 4 yıl aralıksız görevde..
Cezaevi, görevden alınma ve 2001 AKP’nin kuruluşu..
2004’de Topbaş dönemi..
Sonra..
Kendisi Başbakan ve Cumhurbaşkanı..
Aynı partiden ikisi de..
Üstüne üstlük birde Partili C.Başkanı..
Kaç yıl oldu toplamda?..
RP’li dönem de dahil 25 yıl!..
Çeyrek asır…
Yani son yirmibeş yılda icra organının başında kimler var?..
17 yıllık AKP iktidarı ve “sorumluluk” alan isimler..
Yıl 2017..
Erdoğan, “Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesinde” kürsüdeki mikrofondan konuşuyor.
Bakalım ne diyor?..
“Biz bu şehrin kıymetini bilemedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz.
Ben de bundan sorumluyum.”
Tespit güzel…
“İhanet” sözü ağır mı ağır!..
“Hala da ihanet ediyoruz” sözü ise felaket!..
Şimdi sormak lazım.
“Bunca yıldır görevdesiniz. Neden ihanet ediyorsunuz?..Neden hala ihanet ediyoruz diyorsunuz?..”
Offf ki ne off..
***
Devam edelim..
Erdoğan’ın bu konuşmasının üzerinden daha bir yıl geçmeden AKP iktidarından bir başka ihanet(!) torbası..
Torba yasa ile 2018’in Haziran ayında her türlü çürük, çarık, imara aykırı, kaçak, kuçak, işgal ne varsa “İmar Affı” adı altında oy devşirmek için seçmene gülücük operasyonu geliyor..
Hatırladınız değil mi?..
Daha çok yeni..
Hala da devam ediyor süreç..
Yıl sonuna kadarda süresi var!..
Şimdi sıkı durun..
Af’dan yararlanmak için başvuran sayısı 10 milyon!..
Şimdi sormak lazım yine..
“Bu iyilik mi, ihanet mi?.. Allah aşkına..”
***
Devam edelim..
İstanbul’da “Kentsel dönüşüm” adı ile dönüşüme uğraması gereken konut sayısı kaç biliyor musunuz?..
25 bin!..
Yazıyla “Yirmibeşbin”..
Bakanlığın resmi açıklaması!..
Şimdi sormak lazım..
“Yalova, Çınarcık depreminden bugüne yirmi yıl geçti.
Neden bu dönüşümün sağlanmasında, hala 25 bin konut ve o konutlarda yaşayan ortalama 100 bin kişi risk altında?..”
Cevap mı… Çoookkk!..
Yersen tabii..
***
Devam edelim..
Büyük depremin olacağı kesin!..
Bilim yanılmıyor kardeşim..
Bugün 5.8 yarın kim bilir kaç..
7 ‘lerden bahsediliyor..
“Sonuna geldik” deniliyor..
Kırıldı kırılacak…
Yirmi yıl önce kaybettiğimiz canlar için “Fatiha” okumakla “Başsağlığı” dilemekle “cenazede saf tutmakla” sorumluluk bitmiyor arkadaşlar..
Yine soruyorum..
“Neden gereken önlemleri bu zaman diliminde en gerçekçi biçimde almadınız?..”
Bu soruyu sormakda ; zaman, zaman İstanbul’da yaşayan bir vatandaş olarak benim de hakkım!..
***
Devam edelim..
1999 Depremi sonrasında “Deprem vergisi” adı ile kamuoyunda bilinen “Özel iletişim vergisi” getirildi.
2000 yılında toplanan 2 milyar 694 milyon lira.
Süre uzatımları sonunda 2003 yılına kadar toplamda 7 milyar 275 milyon lira..
Hadi soralım yine..
“Ne oldu bu paralar?..”
Dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek cevap veriyor.
“Eğitime, sağlığa, duble yollara harcandı!..”
Deprem yıkar da insanlar yine ölürse ne olacak?..
Bugün Mehmet Şimşek yok..Cevap da yok!..
***
Devam edelim..
İki gün önce Erdoğan TV ekranlarında konuşuyor.
“İstanbul’da AFAD’ın bırakın yüzlerce, binlerce , on binlerce ilan edilmiş toplanma alanı mevcuttur!..”
Yok, yok…
Artık sormuyorum!..
***
Ohhh…Çok şükür!..
Onbinlerce toplanma alanımız varken yüzbinlerce kişi koşar toplanırız!..
Bi’şey olmaz bize..
***
Sadakallahül azim
El Fatiha…