Balıkesir vergi rekortmenleri de açıklandı.
Önce Türkiye genelinin rekortmenleri açıklanmıştı.
Sonra peyderpey iller açıklanmaya başlandı.
Geçen Perşembe de Balıkesir Vergi Dairesi Başkanlığı ilimizin vergi rekortmenlerini açıkladı.
Gelir vergisinde ilk 1, 2 belli..
3 belli değil…
4, 5, 6 belli.
7 değil.
8,9 belli.
10 değil.
Böyle gidiyor.
İlk 100 listesinde yanlış saymadıysak 48 isim gizli.
İsminin açıklanmasını istemeyen 48 kişi.
Türkiye’ninkine paralel.
Yine de iyi sayılır mı, yarıdan fazlası isminin açıklanmasında sakınca görmemiş?!
İsminin açıklanmasını istemeyenlerin gerekçesi ne?..
Çok kazanıyorum imajı vermemek mi?..
Reklam olmamak mı?..
Bir kısım kötü niyetli odaklardan gelebilecek olumsuz hareketlere karşı kendini koruma içgüdüsü mü?
Başka?..
Başka gerekçe aklımıza gelmiyor.
Peki kurumlar sıralamasına bakalım.
32 firma ismini saklamış ilk 100 içinde.
Hadi gerçek kişiler listesini anladık da…
Kurumsal sıralamadaki isimlerini saklayan firmaların gerekçesi makul görülebilir mi?..
Gurur kaynağı olması gerek vergi vermek.
Hele hele kurumlar için.
Ülke ekonomisine, il ekonomisine katma değer sağlayan, istihdam yaratan, üreten, çalışan firmalarımızın hepsi örnek firmadır.
En küçük KOBİ’den tutun, en büyük holdinge kadar üretim yapan ve ekmek kapısı olan işletmelerimizin hepsi ülkenin yüz akı firmalarıdır.
Vergi veren sadece çok kazanan anlamında değildir.
Çok vergi vermek aynı zamanda çok iş yapmak demektir.
O yüzden gurur kaynağıdır.
Ve o yüzden kurumsal listede isim neden saklanır anlaşılır değildir.
Balıkesir’in vergi rekortmenlerinde bilinen ve alışılagelmiş isimler olduğu gibi şaşırtan isimler de var.
İsminin açıklanmasını istemeyenler kısmında ise kimler var bilmiyoruz elbette.
Vergi vermek vatandaşlık ödevidir.
Türkiye’de vergi kaçağı var mıdır?
Vardır.
Vergi kaçağının azaltılması, etkin vergi denetimi, adil vergi uygulaması şart mıdır, şarttır.
Verginin yıkıcı olmaması ama vatandaşın da sorumluluğunun bilincinde olması gerekir.
Salma şeklinde gelen vergiler, ekonomik sıkıntı içinde veya gider yükü altında kalan işletmelerin vergi yüküne rahatlatıcı düzenleme şart mıdır, bu da şarttır.
Bir tarafta, vergicilerin gözünün içine baka baka kaçırılan vergi kayıpları…
Bir tarafta ise vergisini ödemek için kredi çeken dürüst insanlarımız…
O yüzden vergide adillik ilkesini mutlaka birinci plana almamız gerekir.
Vergi rekortmenlerinin isimlerini saklaması elbette kendi kararlarıdır, saygı duymak gerekir.
Lakin özellikle kurumların; “ben buradayım, ben de üretiyorum, ben de ülkem ve milletim için katma değer sağlıyorum” diyerek gururlanmaları, gururla “listede ben de varım” demeleri gerekir.
100 firmanın 32’si, isminin açıklanmasını neden istememiş ki?..
