Sevdiğimiz bir arkadaşımız var; hayata pozitif bakar hep.
Yer yarılsa, gök dökülse dediği hep aynı:
“Olumlu bak, olumlu düşün, olumlu olsun”
“Ya ne diyorsun yer yarılmış” deseniz de yine aynısını söyler:
“Olumlu bak”
Velhasıl yine de doğru belki…
Canını sıkmaz hiç.
Tansiyon falan sıfır.
Böyle mi olmak lazım?
Böyle olunabilir mi acaba?
Balıkesirspor için misal…
Olumlu bakalım mı?
Olumlu düşünelim…
Bardağın dolu tarafını görelim.
Tamam, anlaştık.
Balıkesirspor Manisa’yı da yenemedi.
Olsun…
Beraberlik aldı.
Bugüne kadar hem hiç beraberliğimiz olmamıştı.
Hem yenilseydik daha mı iyiydi?
1 puan puan değil midir?
Kalemizde kaç maç sonrası gol de görmedik..
Daha ne?
Bakın ne çok olumlu taraf bulduk…
Hem puan alıyorsun, hem yenilmiyorsun, hem gol de yemiyorsun…
Dibe de vursan olumlu bakmak gerek…
Manisa maçının sonucu üç olumlu neticedir.
Pozitif düşün.
Olumlu bak.
Olumlu olsun…
Velhasıl ilk yarı bitiyor…
Dedikodu kazanı kaynıyor zaten…
Transfer tahtası açılacak…
8-10 futbolcuya imza attırılacak…
Bulak Hoca da olması gerektiği gibi her hafta olumlu mesajlar veriyor…
Bir topçunun iki üç aydır kentin güzide otellerinden birinde bekletildiği ve ilk yarı bitince transfer tahtası sorunun çözülmesiyle imza attırılacağı, çok iyi bir ayak olduğu konuşuluyor…
Doğru mu?..
Bilmeyiz.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz…
Fısır fısır fısır fısır…
Kulaktan kulağa oyununu bilirsiniz…
Artık ne çıkarsa sonuncunun bahtına!
Olumlu düşün olumlu olsun…
Hadi çalsın Sezen, dinleyelim hemen:
“Hadi bakalım kolay gelsin
Bir acayip zor yarış
Bana ne aman ben anlamam
Pek hesaplı ince iş”
