Seçime aylar kaldı.
Milletvekili seçilmek isteyenlerin ayranı çoktan kabardı..
Seçilme şartlarını oluşturan herkes milletvekili aday adayı ve bir adım sonrasında aday da olabilir.
Her bireyin en doğal hakkıdır..
Buna itirazım yok.
Ancak..
Benim “vekilim” olmaya talip olan kişide benim de aradıklarım var..
Ben kimim?..
Seçmenim.
Seçecek olanım.
Seçilmek isteyenin ne kadar hakkı var ise benim de seçerken o kadar irdeleme hakkım var.
Öyle seçmeliyim ki..
Temsilde kusur olmasın.
Öyle ya..
Milletin Meclisi’ndeki “temsil”
Siyasi Partiler nezdinde “kusursuz” olmalı…
Olmalı ki..
Memleketin yönetimi de “kusursuz” olmalı..
Elli yılı aşkın süredir hem mesleki olarak hem birey olarak yakından izlediğim ve tanık olduğum Türk Siyasi yaşamında ;
hak eden , etmeyen;
layık olan, olmayan;
sıra dışı, sıradan ;
temsil kabiliyeti olan, olmayan o kadar çok “seçilmiş” gördüm ve tanıdım ki…
Bu nedenle ; seçilecek olanda “seçmen” olarak “aradıklarım” var elbette..
Sadece beni değil..
Koskocaman bir milleti temsil etmek öyle kolay değil!..
Herkes önce aynaya bir bakmalı!..
Yarım asırda kimleri gördüm kimleri..
Bu manada bi’hakkın “temsil” edenleri tenzih ederim.
Çok açık ve net..
Elli yılı aşkın gözlemimde “bi’hakkın” temsil edeni de “az” gördüm!..
İşte bunun için ..
Kendi inisiyatifi ile “aday adayı” olmak veya siyasi partilerin yöntemleri doğrultusunda “aday” tayin etmek çok önemlidir.
“Bugüne kadar kimler aday oldu da kimler seçildi bu memlekette.. Senin de aradığın şeye bak!. Böyle gelmiş böyle gider.”
Asla kabul edilemez.
Yok böyle bir mantık…
“Kaldır elini, indir elini” talimatıyla temsil görevini yerine getirecek “kurşun askerler” siyasetine tahammülü yok bu memleketin..
Yeter artık!..
Cumhuriyetin 100. yılında..
Cumhuriyet’e layık olabilecek düzeyde;
Liyakat sahibi..
Eğitimli…
Hatta “iyi” eğitimli..
Temsil yeteneği olan,
Küresel, ulusal ve yerel konulara hakim,
Kendine ve topluma saygısı olan,
Özgüvenli..
Öz eleştiriyi kendi partisinin yanlışını gördüğünde bile cesaretle yapabilecek düzeyde dirayete sahip,
Hukukun üstünlüğüne inanan,
Hitabet gücü olan,
Demokrasi ve laiklik ilkelerini bayrak edinen,
İnanç hürriyetine saygılı,
Din, dil, ırk etnik köken ayrımı yapmayan,
İnsan hak ve özgürlüklerine saygılı,
Ulusal sınırlarımız içinde milli değerlerimizi savunan,
Dış güçlere karşı duran,
Siyaseti camiye, okula, kışlaya asla ve kat’a sokmayan,
Soran, sorgulayan, araştıran..
Farklı görüşten olanları da kucaklayan,
Ötekileştirmeyen..
Barıştan yana…
Milletin vekilliğini “bi’hakkın” yapacak …
Gerektiğinde “Yeter!. Söz Milletin” diyebilecek düzeyde “Adam gibi adamlara” bu tanımlamaya kadınlarımız da dahil ihtiyacımız var.
Çok şey aramıyorum.
Bu memleketin hak ettiği değerlere sahip temsilci arıyorum.
Hepsi bu kadar!..
İşte o zaman..
Hep beraber diyebiliriz..
Yeter!.. Söz Milletin !.
