Balıkesir’deki sivil toplum kuruluşları Balya’nın Orhanlar köyündeki altın madeni arayışını gerçekleştirdikleri eylemle protesto etti. Madenin Orhanlar ile birlikte Gönen Barajı , Manyas Gölü ve Kuşcenneti’ni kirleteceğini savunan çevreciler Kanadalı Teck firmasının arama izninin iptalini istedi.
Coşkun YAMAN (balikesir24saat)
Balya’nın asırlık çınarları ile tanınan Orhanlar köyündeki altın madeni arayışına tepki gösteren vatandaşlar bugün çevrecilerle buluştu. Balya Belediye Başkanı Orhan Gaga, CHP İlçe Başkanı Gülizar Yıldız, Orhanlar ve çevre köylerden çok sayıda vatandaşın ev sahipliğini yaptığı buluşmaya GÜMÇED Bandırma Şubesi, Ayvalık Tabiat Platformu, Ege ve Marmara Belediyeler Birliği, Burhaniye Çevre Platformu( BURÇEP) , Edremit Eğitim-Sen, Kazdağı Gezginleri Derneği üyeleri katıldı. CHP de eyleme üst düzeyde destek verdi. CHP İl Başkanı Serkan Sarı, Balıkesir milletvekilleri Ensar Aytekin ve Ahmet Akın, Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Şehirli, Manyas İlçe Başkanı İsfendiyar Ülker, Manyas Belediye Başkanı Tancan Barçın, Edremit Belediye Başkan Yardımcısı Metin Tunçer, büyükşehir belediye meclisi üyeleri ve partililer de eylem ve yürüyüşte ön saflarda yer aldı
“HAVAMA, SUYUMA, DAĞLARIMA DOKUNMA”
Vatandaşlar, “Manyas ve Gönen Barajı, Kocadere ve Kuşcenneti siyanür cenneti olmasın”, “Yaşadığım yere saygı göster”, “Su toprak hava altından daha değerlidir”, “Havama suyuma dağlarına dokunma” diye pankart taşıyıp, sloganlar attı. Etkinlik alanında madenin kapatılması için imza toplandı.
“KUVARS KOCA BİR YALAN”
GÜMÇED Bandırma Şube Başkanı Gültekin Mutlu, projenin Teck Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından ilgili birimlere “kuvars madeni” olarak sunulduğunu anımsatırken, “Her şeyden önce ‘kuvars’ arama çalışması koca bir yalandır. Aranan altındır. Nitekim Teck Madencilik Kanadalı bir altın madeni şirketidir. Bu şirketin ortağı Orta Truva Madencilik Şirketi Havran’da ‘kuvars’ başvurusunda bulunmuş ardından altın madenciliği çıkmıştır. Orhanlar’da olacak olan da budur” dedi.
“ÇEVRE FELAKETİ OLUR”
Mutlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Varsayalım dedikleri gibi kuvars madeni çıkaracak olsunlar. 135 sondaj kuyusu ve 20 adet yara yöntemiyle maden aranacak, dağlarımız delik deşik edilecek ve kullanma sularımız kirletilecek, Orhanlar ve Çevresi yaşanmaz bir yer olacaktır. Kayaçlarda ki kuvars yataklarından istenilen ölçüde altın bulunulursa altın işletme ruhsatı alınarak tam bir çevre felaketi yaşanacaktır. Kocadere, Çamköy Barajı ve Gönen Barajı ile göletler siyanür kirliliğine maruz kalacak, yüzlerce ağaç kirlenecektir, Orhanlar’ın cehenneme dönmesine izin vermeyeceğiz . Buradan AKP iktidarına ve Çevre Bakanına sesleniyoruz. Bu maden arama iznini iptal edin.”
“ALTIN YENMEZ “
Orhanlar halkı adına konuşan Nazmiye Benli, “Biz Orhanlar’da altın madeni istemiyoruz. Zaten toprağımızdan altınımızı kazanıyoruz. Hayvancılık yapıyoruz, et üretiyoruz, süt üretiyoruz. Madene hayır diyoruz. Altın yenmez diyoruz. Biz köyümüzün doğasının bozulmasını, ağaçlarımızın kesilmesini istemiyoruz. Biz torunlarımıza güzel , yaşanacak bir köy bırakmak istiyoruz. Doğamızı korumak için savaşmaya da hazırız” diye konuştu.
“BU KATLİAMI DURDURUN”
Balya Belediye Başkanı Orhan Gaga şunları söyledi:
“Nazmiye kardeşimiz söylenecek her şeyi söyledi. Biz çocuklarımıza, torunlarımıza ne bırakacağız. Bunun üzerine söylenecek söz yok. Biz bir çok Balyalı ile Çanakkale Kirazlı’ya gidip, oradaki katliamı gördük. O manzarayı görünce kalbim sızladı. Maalesef bu izinleri, bu ruhsatları bizi yönetenler veriyor, maalesef o ağaçları Kanadalı şirket değil bizim devletimiz kesiyor. İnsanımız kanserden ölecekse, ağaçlarımız kesilecekse, deremizden zehir akacaksa biz bu madeni istemiyoruz. Buradan yetkililere seslenmek istiyorum. Bu katliamı lütfen durdurun”
MİHRİYE TEYZE DE YÜRÜYÜŞTEYDİ
Konuşmaların ardından yüzlerce kişi yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki maden sahasına yürüdü. Yürüyüşe Çanakkale’deki Fazlı Say konserinde yapılan röportaj sonrası sosyal fenomeni haline gelen Mihriye Keskin de katıldı. Balya’nın Doğanlar köyünden olan Mihriye Teyze, ” Çanakkale’den sonra Orhanlar’a da memleketi kurtarmaya geldik. Vatanımızı kimseye vermeyeceğiz, ağaçlarımızı kestirmeyeceğiz. Buraları çakallara yedirmeyeceğiz” dedi. Mihriye Keskin’e başta Hatice Keskin ve Feriha Erten olmak üzere yaklaşık 50 köylüsü de eşlik etti.
