Bandırma Cumhuriyet Meydanı’nda Emekçi Kadın Platformu önderliğinde bir araya gelen kadınlar, gittikçe artma eğilimi gösteren kadına yönelik şiddete karşı tepkilerini dile getirerek, İstanbul Sözleşmesi’nin ivedilikle hayata geçirilmesini istedi.
C.Saffet YILMAZ (balikesir24saat.com)
Pınar Gültekin cinayeti ile yeniden gündeme gelen kadına şiddete tepkiler sürüyor. Edremit’in ardından bu kez Bandırma’da kadınlar meydana çıkarken, kadın cinayetlerinin son bulmasını istedi. Kadınlar “Fıtrat iffet dediniz kadınları katlettiniz” “Anne ne olur ölme”, “Coronadan çekmedik kötü erkeklerden çektiğimiz kadar”, “Dikkat bu ülkede kadın katliamı var”, “Ölmek istemiyorum” yazılı pankartlar taşıdı. cinayete kurban giden Özgecan Aslan, Pınar Gültekin, Şule Çet vb. isimler de bir kez daha anıldı.
Bandırma Emekçi Kadın Platformu dönem sözcüsü İpek Çetinkuş, ” Kadın cinayetlerini durdurmakta caydırıcı yaptırımları olan tek sözleşme İstanbul Sözleşmesi’nin acilen hayata geçirilmesini talep ediyoruz” dedi,
Çetinkuş’un açıklaması şöyle:
“Böylesine vahşetin bizi bir araya getirmemesi adına biz kadınların istekleri var ama size öncelikle biraz Pınar GÜLTEKİN den bahsetmek istiyorum,Pınar adıyla bütün kadınlara uygulanan şiddetten ve bu şiddetin son bulması için isteklerimizden bahsetmek istiyorum.Pınar’ı aAyrıldığı erkek arkadaşı arabasına bindirip bağ evine götürüyor önce bayılana kadar darp ediyor sonra da boğarak katlediyor. Yetmiyor canice gömüyor..
Şimdi bu caniyi hakim karşısına çıkaracaklar, bir avukat tüm gücüyle savunacak bu kravatlı takım elbiseli katili.. Katil de erkekliğinden aldığı destekle konuşmaya başlayacak…. “beni terk etti” diyecek, “aldattı” diyecek, “sen erkek değilsin dedi” diyecek, “çok seviyordum diyecek”,” gülüşü baştan çıkarıcıydı” diyecek, “elimde çıplak fotoğrafları var,namuslu olsa olur muydu?” diyecek, yetmedi “iki kaşı iki gözü vardı” diyecek….
Katili savunan avukatı sırtını sıvazlayacak, kimimiz akşam evde ne yemek var acaba diye düşünecek, kimimiz indirimde ki çantayı kaçırdığına üzülecek, savcı hakime bakacak hakim başını kaşıyacak,hakim yasalara bakacak ‘tahrik var’ diyecek. kimimiz baksana zaten tek yaşıyormuş diyecek, açık saçık da giyiniyormuş diyecek , ah diyecek vah diyecek, iyi hal indirimini de bindirip af çıkana kadar tutuklu kalmasına karar verecek. Aynen bundan önce benzer şekillerde öldürülen yüzlerce kadının katillerine yaptıkları gibi bunu da adam yerine koyacaklar….
Sonra bu gülüş unutulacak, adı sadece yeni bir kadın cinayeti olduğunda ya da 25 Kasım da pankartlarda yazılı kalacak, birileri siyaset için anacak başkaları aynı siyaset için karalayacak sonrası hayat aynı acımasızlıkla devam edecek.
Önce burada bulunan bütün Siyasi Parti Temsilcilerine sesleniyoruz.Kadın Cinayetleri dursun istiyoruz,Bu vahşet son bulsun istiyoruz!.sizin zorunluluğunuz olmalı bu istek… çünkü “yaşam hakkı her şeyden daha önemlidir ve daha kutsaldır. Siyasetçilerin mecliste bizi temsil ettiklerini unutmamalarını ve tabanın sesini yansıtmalarını istiyoruz.Okullarda ki rehberlik ve psikolojik danışmanlık dersine; kadın,çocuk ve diğer canlılara yapılan şiddetin önlenmesi konusunun eklenmesini ve bu dersin bir Matematik,bir Türkçe dersi kadar önem teşkil etmesini istiyoruz ,hatta mezun olabilme şartının bu dersi geçebilmek olmasını talep ediyoruz. çocuklarımızı büyütürken “hayır” sözünün hayır olduğunu öğretebilmeliyiz ,çocuklarımızı bebekken düşmemesi için bile yatağında yastıklarla destekleyip zarar gelmesini önlemeye çalışırken bir başkasının da aynı şekilde kendi çocuğunun üzerine titrediğini unutmayalım. Kimsenin canı kimseninkinden asla daha az değerli değil. çocuklarımızı bir başka canlının yaşam hakkına saygılı olma ilkesi ile büyütelim.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ ACİLEN HAYATA GEÇİRİLMELİ
Uluslararası hukukta kadına şiddeti ya da ayrımcılığı yasaklayan pek çok düzenleme bulunmakla birlikte İstanbul Sözleşmesi ; kapsamı ve oluşturduğu denetim mekanizması sayesinde diğer düzenlemelerden ayrılmaktadır.Her şeyden önce kadına karşı şiddeti ‘insan hakkı ihlali’ ve ‘ayrımcılık’ türü olarak tanımlayan ilk bağlayıcı nitelikte uluslararası düzenlemedir. Ayrıca mağdurun haklarının korunmasına yönelik tedbirlerin cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet kimliği ne olursa olsun, ayrımcılık gözetilmeden alınmasını garanti eden ilk uluslararası sözleşmedir. Kadın cinayetlerini durdurmakta caydırıcı yaptırımları olan tek sözleşme İstanbul Sözleşmesi’nin acilen hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
ARTIK ÖLMEK İSTEMİYORUZ! -YASALAR YETSİN, ÖLÜMLER BİTSİN !