Bu hafta Çanakkale zaferinin 110.uncu yıldönümü idi. Bundan dolayı bu hafta bu büyük zaferimiz üzerine sohbet edelim. Çanakkale zaferi Türk tarihinde en büyük liderini tarih sahnesine çıkaran zaferdir. Mustafa Kemal bu zafer ile rüştünü ispatlamış ve Kurtuluş savaşının doğal lideri olarak kabul edilmiştir.
Tarihsel sürece bakalım.
2.Abdülhamit döneminde donanmanın Haliç’te çürütülmesi ile denizlerde başarılı olunamayacağı anlaşılınca denizlerden gelen saldırılara karşı boğazları savunmak için Gelibolu yarımadasına savunma tabyaları yapılmaya başlanmıştır.1912 yılında Balkan savaşlarının kaybedilmesi üzerine İttihat ve Terakki Fırkası Babıali baskınını yapmış ve yönetimi ele almıştır. Enver Paşa orduda düzenlemelere girişti. Yaşlı zabitleri emekli ederek orduyu gençleştirdi. Askerin başına ise kendi bulduğu bir başlık giydirdi. Bu başlığa Enveriye veya kabalak adı verilir. Bu arada dünya hızla bir savaşa gitmekte idi. Osmanlı kendine müttefik aradı ve önce İngiltere’ye teklif edildi ama kabul edilmedi. Hatta İngiltere Osmanlı’nın sipariş ettiği iki gemiyi parasını almasına rağmen teslim etmedi. Bunun üzerine Osmanlı Almanya ile ittifak kurdu.
Beklenen büyük savaş 1914 yılı güz mevsiminde başladı. Almanya Osmanlı ordusunu donatmaya başladı ve Osmanlı Harbiyesine pek çok Alman subay geldi ve göreve başladı. Enver Paşa Çanakkale’nin savunulması için 5.Orduyu kurdu ve komutasını Alman Liman Von Sanders’e verdi. Liman Von Sanders iki tümeni Bolayır, bir tümeni Seddülbahir, bir tümeni Kumkale ve yedek tümeni ise tam ortada bulunan Bigalı köyüne konuşlandırdı. Tümen komutanlarının hepsi genç Miralaylardı. İhtiyat tümeninin komutanı Kaymakam Mustafa Kemal’di.
İki Alman gemisinin Çanakkale boğazına sığınması ve oradan İstanbul’a gelmesi ile Osmanlı savaşa hızla sokulmakta idi. Alman gemilerine Türk bayrağı çekilip bu gemiler Karadeniz’de Rus limanlarını bombalayınca Osmanlı savaşa girdi. Bunun üzerine İtilaf donanması Kasım başında Çanakkale boğazı önüne gelerek Seddülbahir’i bombaladılar. Daha sonra 18.Mart.1915 günü tüm gücü ile boğaza saldırdı. Boğaz komutanımız Cevat Paşa idi. İtilaf donanması tabyalarımızı tüm gücüyle dövüyordu. Fakat tabyalardaki topçularımızda tüm güçleri ile İtilaf donanmasını ateşe tutuyorlardı. Vurulan gemiler geri çekilirken Karanlık limanda Nusret’in döktüğü mayınlara çarpıp batıyordu. İtilaf donanması akşamüstü boğazı geçemeyeceğini anlayınca geri çekildi. Cevat Paşa bu büyük zaferin sahibi idi.
İtilaf devletleri boğazı açmak için bu sefer amfibi harekatına hazırlandı.25.Nisan.1915 tarihinde iki yerden göstermelik çıkartma yaparken iki yerden asıl çıkartma yaptı. Tarihin döndüğü yerlerde buralar oldu. Liman Von Sanders iki tümen ile Bolayır kıstağında çıkartma beklerken İtilaf devletleri göstermelik gemiler yollayarak çıkartma izlenimi uyandırdı. Bir tümenini de Kumkale kıyılarına çıkartı ve burada çarpışmalar başladı. Asıl çıkartmalarını ise Seddülbahir ile Arıburnu kıyılarına yaptı. Seddülbahir kıyılarını 9.uncu tümen koruyordu. Arıburnu kıyıları ise açıktı. Arıburnu kıyılarına Anzak kolordusu çıktı. Bu kolordunun önü açıktı. Burada bu kolorduyu kıyı gözetleme postaları karşıladı. Bu postalar 9’uncu tümene bağlı askerlerdi. Çıkartmanın gürültüsü Bigalı köyüne kadar ulaşıyordu.
Mustafa Kemal durumu komuta kademesine iletti. Fakat ordu komutanına ulaşamadı. İnsiyatif kullanarak 57.Alay ile Conkbayırı sırtlarına kadar geldi. Burada geri çekilen Türk askerlerini görünce onlara yere yatmaları emrini verdi. Onları takip eden Anzak askerleri de yere yatınca Anzak ordusuna karşı direniş başlamış oldu.57.Alay savaşa tutuştu. Tarihin döndüğü ve Türklerin ölümsüz liderine kavuştuğu an bu andır. Anzaklar kıyıda durduruldu. Daha sonra gerekli takviyeler ile cephe sağlamlaştırıldı. Acar cenk oldu. Düşman tepelere çıkarılmadı. Kurşun kurşunu vurdu. Seddülbahir bölgesinde de şiddetli savaşlar oldu. Düşman Alçıtepe köyünün altına kadar geldi ve geri püskürtüldü. Düşman Zığınderede bulunan sahra hastanesini vurdu. Yaralı Mehmetçikleri şehit etti. Yaptığı savaş hukukuna aykırı idi. İtilaf devletleri bu iki bölgede başarılı olamayınca bu sefer daha kuzeyden çevirmek için 6.Ağustos günü Suğla koyuna çıkartma yaptı. Amacı kuzeyden Kocaçimen tepeyi alıp Conkbayırına inmekti. Durumu fark eden ordumuz gerekli tedbiri aldı. Buradaki savaşlar için Anafartalar Grup Komutanlığı kuruldu. Komutası Mustafa Kemal’e verildi. Bu savaşları da kaybeden düşman kıyıya çekildi ve savaş siper savaşları halini aldı.
1916 yılı ocak ayında kıyıda siperlerde barınamayacağını anlayan düşman kıyıyı boşaltarak Çanakkale’yi terk etti. Bu zafer ile Birinci dünya savaşı üç yıl uzadı. İtilaf devletleri Rusya’ya yardım edemedikleri için Rusya’da Bolşevik ihtilali oldu ve çarlık yıkıldı. Yönetimi ele geçiren Bolşevikler daha sonraki yıllarda Kurtuluş savaşımıza yardım ederek bizimde savaşı kazanmamızı sağladılar. Çanakkale zaferleri Mustafa Kemal’in liderlik özelliğini ortaya çıkardı ve Anafartalar kahramanı diye ün yaptı. Mondros’tan sonra ülke işgale uğrayınca kurtuluş taraftarı subaylar ile yurtseverler Mustafa Kemal’in liderliğinde toplandılar ve Kurtuluş savaşını onun liderliğinde yaparak ülkeyi düşman işgalinden kurtardılar. Daha sonra cumhuriyeti ilan ederek modern Türk devletinin ortaya çıkmasını sağladılar. Mustafa Kemal 15 yıl içinde alfabeden, kıyafete bir çok devrim yaparak Türk ulusunu yeniden yarattı ve tarih sahnesine çıkardı. Çanakkale savaşı dünya savaş tarihinde en dar alanda en kalabalık orduların savaşıdır. Savaştan yıllar sonra 1934 yılı içinde Mustafa Kemal Avustustralya’lı annelere seslenerek Çanakkale’de ölen evlatlarınız artık bizim evlatlarımızdır diyerek barışı perçinledi. Bugün dünyanın 26 ülkesinde Mustafa Kemal’in heykeli vardır ve tüm dünyada büyük asker büyük devlet adamı olarak bilinir. Cenazesine Çanakkale’de yendiği Avrupalı paşalar dahi gelerek saygıda bulunmuşlardır. Başta Mustafa Kemal olmak üzere Cevat Paşa ile şehitlerimizi minnetle anıyorum. Olmasaydınız olmazdık. Saygılar.
22.Mart.2025
Sinan Kahyaoğlu