Her yıl bir sonraki yılın bile eğitim öğretim takvimi belli di mi?..
Belli.
Ne zaman açılacak, ara tatiller hangi tarih aralığında, açılış, kapanış, ortak sınav tarihleri bile di mi?
Evet.
Planlıyorsun.
Ekleme, çıkarma yapıyorsun.
Müfredat ve sınav sistemlerini habire değiştirmek zaten geleneksel hal aldı.
Bir müfredatı değiştiriyorsun, bir sınav sistemlerini.
Cılkı çıktı eğitim öğretimin.
Ama neticede baştan düşünüp ona göre faaliyete geçiriyorsun.
Örneğin diyorsun ki sınav sistemi değişti şu eğitim öğretim yılından itibaren.
Lakin…
Gelin görün ki…
Okulların fiziki hali ne durumda, hiç oraya bakmıyorsun…
İşte okullar açılalı neredeyse ayını dolduracak.
Sayısız okulda çeşit çeşit temizlik sorunu var.
Sosyal medya ile gündeme geldi, veliler isyan etti, okulları pislik götürüyorlar diye yakındılar, seslerini duyurmaya çalıştılar.
Pek çok okulda pek çok veli okul temizliğine başladı.
Neticede Millî Eğitim Bakanlığı geçenlerde açıklama yaptı, şu kadar temizlik görevlisi alınacak diye.
Günaydın!
Öğrenci diliyle soralım:
Yeni mi düştü jeton?..
Siz okulların halini ancak mı görüyorsunuz, bu kadar mı bihabersiniz fiziki koşullardan?
Hani bir ara da tüm çocuklara tablet falan verilecekti, bir sürü cafcaflı reklam falan yapılmıştı, n’oldu?..
E tablet verseniz çocuklara n’olacak, öğretmen veli sınıf temizliği yapıyorsa.
Tuvaletler leş gibiyse.
Mikrop, hastalık, salgın…
Bir çıktı mı önünü alabilir misiniz?..
Temizlik görevlilerine çok cüz’i ücret verildiği için temizlik görevlisi bulunamıyormuş, mazerete bakın!
O zaman ücretlerini düzeltmen gerekmez mi? Okul temizliğini yapamamanın mazereti olabilir mi?
Olanlar da zaten koca okullara yetmiyor.
Misal, bir okulda bir bayan temizlik görevlisi var, sınıfları sadece havalandırmaya çalışsa kaç saat alır?..
Milli Eğitim Bakanlığı’nın okulların fiziki durumlarını düzeltmeden ve temizlik gibi çok önemli konularda böyle eksiklikler olduğunu biliyorsa gidermeden; bilmiyorsa bu nasıl kayıtsızlık sorusuna yanıt vermeden ütopik maarif modelleri ile eğitimin dibe vurmasına yol açan değişikliklerle uğraşması mıdır asli görevi?
Normal bir ülkede devlet okullarının perişan hali yüzünden bakan istifa etmez mi?..
Ne demek okullar açıldıktan sonra temizlik görevlisi alacağız demek?..
Ne zaman alacaksınız, ne zaman göreve başlayacaklar, ne kadar yeterli olacaklar?
Kaldı ki bütün bunlar okullar kapalıyken planlanmaz ve tüm eksiklikler o tatil döneminde giderilmez mi?..
Giderilir, öyle olması gerekir, normal ülkelerde zaten öyle olur.
Ama veliler eline toz bezi alıp paspas yapmaya başlayınca, muhalefet partileri konuyu gündeme getirince bakanlık açıklama yapıyor; bilmem kaç bin temizlik görevlisi alacağız.
Gerçekten nasıl bir devlet ciddiyeti anlamak mümkün değil.
Nasıl bir kopuş?.. Nasıl bir sorumsuzluk anlamak mümkün değil.
Okulda paspas velilere kaldı.
Milli Eğitim; model model maarifle uğraşadursun…
Temizlik ve hijyen sorunu velilere havale!
