ÖĞRENME!

featured

Nasıl öğreniyoruz?

Bakarak, duyarak, dokunarak

Ya okuma?

Eh işte!…

Peki, ne okuyoruz?

Aslında şöyle sormak lâzım; yeterince okuyor muyuz?

Eh dedik ya!

Peki, okuyanların durumu nasıl?

Orada da problemler var.

Aynı dünya görüşüne sahipler, yan yana duruyorlar; ama okudukları çok farklı.

Tabi, okudukları çok farklı olunca; konuştukları da, düşünceleri de farklı oluyor.

Bir söz vardır; “Değirmene ne dökerseniz onu öğütürsünüz…”

Aklı başında hiç kimse; buğdaydan mısır unu almayı beklemez herhalde.

Yeri gelmişken Fransız düşünür Montesguieu’dan bir alıntı yapmak istiyorum:

“Bir insan ne kadar çok konuşursa, o kadar az düşünür. Ne kadar az konuşursa o kadar çok düşünür. Çok düşünmek için çok okumak gerekir…”

Zaten toplumsal sermayenin gücünü belirleyen en önemli unsurlardan birisi de;  okuma oranının yüksekliği veya zayıflığı değil mi?

Kimse üstüne alınmasın ama düzenli okuyan ilkokul mezunu birisi benim gözümde okumayan üniversite mezunundan daha değerlidir.

Bir alıntı daha yapacağım. 15. yüzyıl Alman filozofu Nicolaus şöyle diyor:

“En büyük erdem, bilmediğini bilmektir. Daha da önemlisi neyi bilmediğini bilmektir. Öğrenilmiş cehalet düzeyine ulaşmanın yolu neyi bilmediğini bilmekten geçer.”

Felsefeye bakar mısınız?

Biz buna “had” bilmek de diyoruz…

 

 

 

 

 

 

 

 

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
ÖĞRENME!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!