Kazdağları’nın vefalı ve cesur dostu İDA Dayanışma Derneği; 4 Aralık 2024 Çarşamba Günü, Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü önünde Kazdağları’nda bir ayı geçkin süredir devam eden orman katliamını bütün dünyaya duyurmak amacıyla bir basın açıklamasında bulundu.
Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Hacıbekirler Köyü’nü ve çevreyi de daha şimdiden olumsuz yönde etkileyen bu kıyım, Cengiz Holding’e ait Truva Bakır Aş. tarafından gerçekleştiriliyor.
Ormanıyla insanıyla tehdit altında olan köyümüz, Çanakkale il merkezine yüz kilometre uzaklıktadır.
Çanakkale gibi birçok yerden köye her gün gidip gelebilmek çok da kolay değil. Malum, günümüzün ekonomik koşulları günden güne ağırlaşıyor. Elbette bu sorun çözülemeyecek boyutta değil. Biz Alamos Gold’a haddi bildiren Kazdağlıyız, umutsuzluğa kapılmıyoruz.
Basın açıklamasından bir gün önce Hacıbekirler Köyü’nde olduklarını belirten İDA Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Akgül, Çanakkale merkezden haftanın iki köyü Hacıbekirler’e uzaklığa aldırmadan gittiklerini söyledi. Orada buldukları süre içerisinde, Cengiz Holding’in ölüm saçan iş makinelerinin önüne geçtiklerini, doğa talanına geçit vermediklerini anlattı.
İki otobüste bulunan yirmi yedi kişi, Çanakkale savunmasının bel kemiğini oluşturuyor. Doğa savunucuları tarafından gerçekleşen direnişin, en kısa sürede kartopu misali büyümesi Kazdağları’nın geleceği için zorunluluktur.
6 Kasım 2024 tarihinde gerçekleşen kitlesel eylem gibi buluşmaların da çok daha sıklıkla yapılması gerekiyor.
Ekrem başkan konuşmasını sürdürürken, Kirazlı direnişinin yaşandığı günlerde Çanakkale Belediyesi’nin mücadele eden vatandaşlarımızın ve Su Vicdan Nöbeti Komisyonu’nun yanında olduğunu düşündüm.
Bu desteğin, günümüz yerel yöneticileri tarafından neden sağlanmadığını sorguladım.
Çanakkale Belediye Başkanı ve Önceki Dönem CHP Çanakkale Milletvekili olan Muharrem Erkek ve ekibinin, yine CHP’li bir Belediye olan Bayramiç Belediyesi’nin ve aslında hiçbir parti, görüş ayırt etmeksizin bu toprakların havasını soluyan, suyunu içen ve ekmeğini yiyen herkesin koşulsuz şartsız Kazdağları’na sahip çıkması gerekiyor.
2021 yılında; Çanakkale Belediyesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde, Çanakkale Çevre Meclisi Başkanı Pınar Bilir’e çevre ve doğa hakları savunucu olarak diğer güçlü kadınların arasında yer verdi.
Sevgili Pınar Bilir, İDA Dayanışma Derneği’ni temsilen yer aldığı Kent Konseyinde çok önemli işlere imza attı. Daha sonra ise bu amansız mücadeleyi çevre meclisinde görebilmek pek mümkün olmadı.
Yine derneğini temsilen Su Ve Vicdan Komisyonu’nda yer alan Pınar Bilir, bu onurlu komisyonda dönemin Çanakkale Belediyesi Başkan Yardımcıları M. İrfan Mutluay ve Rebiye Ünüvar ile birlikte çalışmıştı.
Bugün ise hem Sayın Mutluay hem de Ünüvar, akıl almaz kararlar doğrultusunda CHP’den ihraç edildi. Elbette, bu istenmeyen ve kabul edilmez kararlar onları mücadeleden alı koymadı.
Geçtiğimiz yerel seçimlerde Çanakkale Belediye Başkanlığı’na aday olduğunu açıklayan, ön seçim isteyen ve bu isteğini hak, adalet ve hukuk arayan arkadaşları ile Ankara’ya yürüyerek onurlu bir duruşa çeviren M. İrfan Mutluay, basın açıklamasının hemen ardından söz aldı.
Yıllardır yürüttüğü sendikal mücadelesi, her dönem Kazdağları’na sahip çıkışı, kişiliği ve mesleki başarısı ile Çanakkale halkı olmak üzere bütün herkesi sevip saydığı Mutluay; bölgenin %79’nun maden ruhsatlı olduğunu, Hacıbekirler’de Cengiz’in olduğu gibi Lapseki’de Tümad’ın, Atikhisar Havzası’nda Alamos Gold’un, Terziler ve Serçiler’de ise Koza’nın bir tehdit oluşturduğunu ifade etti.
Büyük talana “dur” demek için seksene yakın davanın açıldığını, mücadeleye hukuksal ve demokratik yollardan devam ettiklerini söyledi.
Konuşmasını bütün çevre dostu bileşenlerini bir araya getiren İDA Dayanışma Derneği’ne teşekkür ederek noktalayan Mutluay’ın, bugün belediye başkanı olduğunu bir an düşündüm. Kazdağları adına ne isabetli bir seçim olurdu diye, bir iç geçirdim.
Bütün konuşmaların ardından; doğa talanına maruz kalan güzelim ormandan gelen kozaklar, çam dalları ve yapraklarından yapılan, direnişin simgesi Kazdağı Çelengi, Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü önüne bırakıldı.
Alkışlar eşliğinde ‘’OGM, katliamı durdur’’, ‘’Ormanlar, halkındır. Satılamaz’’ ve ‘’Havama, suyumu, ormanıma dokunma’’ sloganları atıldı.
Kazdağı Çelengi; inanıyoruz ki her şeyin sonunda bir düğün günü gibi köylerimizde ve doğamızda mutlu olduğumuz günlerinde de tanığı olacak.
Hacıbekirler’den gelen bu anlamlı çelenk de direniyor. Çok daha geç olmadan sıra artık hepimizde.
Kazdağları düşerse, Anadolu düşer.
Anadolu’yu vermeyeceğiz!
