1 Ağustos tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan kararla Çankırı Karatekin Üniversitesi bünyesinde hukuk fakültesi kuruldu.
Artık Türkiye’de her yeni fakülte kurulduğunda içimiz cız eder hale geldi, ne de üzücü!
Çünkü popülizme endeksli açılan nice fakültenin kadrosu var, öğrencisi yok; öğrencisi olanın ders verecek öğretim üyesi yok.
Sayısal bir çokluk ortasında üniversite açmakla eğitim ve kalitenin yükseleceğine inanıyor olmamız mümkün olmasa gerek. O halde tüm bilim insanları “üniversite açılmasın” derken neden halen aksi yönde adımlar atılmaya devam ediyor?
Bununla beraber açılan fakülte eğer hukuk ise daha bir cız etme halini yaşıyor içimiz.
Çünkü çok basit ve çok açık bir gerçek var karşımızda hem de kaç yıldır:
Türkiye’de hukuk fakültesi sayısı had safhadadır.
Her üniversite, her fakülte, her yüksekokul için söylenebilir ama tıp gibi, hukuk gibi varlığıyla kendiliğinden özel bir yere sahip olan bu fakülteler “laf olsun torba dolsun” misali açılmamalıdır.
Hele hele…
Hatırlayın son açıklanan yargı reformu strateji belgesini…
Ki bizde habire yargı reform paketleri açıklanır belli
zaman aralıklarıyla…
Tam reform derken bir paket daha, tam ötekini anlamaya çalışırken bir tane
daha!
Ne deniyordu son yargı reformu stratejisinde?
Hukuk Fakültesi’ne giriş zorlaşacak.
Avukatlığa sınav gelecek.
Eğitim süresi 5 yıla çıkacak.
Kontenjanlar azaltılacak.
Başarı sıralaması 100 bine yükseltilecek.
“Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu”
Çankırı Karatekin Üniversitesi Hukuk Fakültesi kuruldu.
Hukuka rağbet çok!..
Çankırı Hukuk Fakültesi de öğrencisiz kalmaz, en azından Çankırı ve civarındaki illerden öğrenciler gider.
Peki öğretim üyesi?..
Hukuk fakültelerinin sayıları takip edilemez boyuta gelmişken hangi öğretim üyesi kadrolu olarak alınabilecek Çankırı’ya?..
Kaç öğretim üyesi taşıma suyla git gel, gel git ders verecek?..
Hangi düzeyde bir eğitim kalitesine ulaşabilecek Çankırı Hukuk?..
Öğretim üyesi sayısı ve sıkıntısı had safhadayken akademik yapılanmanın ciddiyet gerektirdiğini, araştırma görevlisinden tutun profesör basamağına kadar her kademede öğretim üyesi bulunmasının bir fakülte için elzem olduğunu hatırlatmaya gerek var mı?..
Bir bina bulup, binaya bir tabela asıp, üstüne de Hukuk Fakültesi yazmakla hukukun neresini yakalayabiliriz?..
Şu an hukuk fakültelerinde 80 binden fazla öğrenci öğrenim görüyor.
Geçen yıl 20 bin mezun verdi fakülteler.
Avukat sayısı yüzbinlerle ifade edilir halde.
Hakim ve savcı kadrosunun yaş itibariyle inanılmaz gençleşmesi ve tecrübesizliği nedeniyle yargıya güven dibe vurmuşken, son strateji belgesiyle de çelişir şekilde yeni bir hukuk fakültesi açma kararının izah edilebilir bir tarafı olabilir mi?..
Yargıya güvenin normal bir hukuk devletinde yüzde 80’lerde olması gerekirken, bizde yüzde 20 ila yüzde 30 arasında seyretmesi karşısında hukuk ve yargı adına mutlu olabilmemizi gerektirecek bir manzara mevcut mudur?..
Çankırı’da Karatekin Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi kuruldu.
Son yargı paketinde hukuk fakültelerinin sayısal artışının önüne geçileceği vurgulanmıştı.
Kaç vakit geçti paket üzerinden?
Bunun üzerine yeni bir hukuk fakültesi daha gelince…
“Ne perhizi, ne turşusu” mu dememiz gerek artık?