Çok değil yaklaşık bir ay önceydi.
Bugünkü haber de üzerine tuz biber ekti.
Bir ay önceki haber şuydu.
TÜBİTAK tarafından yayınlanan, İngiliz yazar Anna Milbourne tarafından kaleme alınan “Bebekler Nereden Gelir?” isimli kitabı muzır bulundu.
Bizim meşhur “Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu” bu kitabın 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğunu belirtmiş.
Bakın bizim bu kurul neleri muzır bulmuş?
Kitabın başrol karakteri Pupkin isimli penguen bazı soruların cevabını merak ediyor, haliyle bu sorular arasında da bebeklerin nereden geldiği de var.
Bunu sormak için babasının yanına gider ve babasının büyük bir yumurtanın üzerinde oturduğunu görür soğuktan korumak için.
O sırada yumurta çatlar ve kardeşi dünyaya gelir.
Penguenin babası, önce annen bunu yumurtlar sonra baban sıcak tutar diye nasıl dünyaya geldiklerini anlatır.
Bunun gibi balina, fok, insanların da nasıl dünyaya geldiklerini, bazıların yumurtadan, bazılarının anne karnından çıktığını öğrenir.
Başka ne var?
Bu kadar.
Bunun nesi muzır?
Nasıl bir etki yapacak 18 yaşından küçüklerin maneviyatına bu kitap?
Ki, dikkat çeken nokta kitabın yayımcısı TÜBİTAK.
TÜBİTAK’tan ahlaka aykırı bir kitap çıkar mı?
Çıkmaz.
TÜBİTAK kimin kurumu?
Devletin.
Kitabı “muzır” diyen kim?
Devletin kurulu.
Meşhur “Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu” bu kitaba kafayı takmışken bakınız bugün ne düştü haber sitelerine?
Musa Dinç tarafından yazılan “Gül ve Düşün” kitaptaki ifadelere bakın:
“Öyle bir şey başına getireyim ki unutmasın, en iyisi tecavüz. Namusunu beş paralık edeyim..
Kitap bir tilkinin ayıya tecavüz etmesini anlatıyormuş, haber sitelerinden öğrendiğimize göre.
Cumhuriyet’in konuyu haber yapması üzerine yazar ve yayınevi özür dilemiş, kitaplar toplanmış falan da filan…
Daha nice inanılmaz ifade var kitapta…
Kitabın yazarının seviyesizliğini bir kenara koyalım da….
Nerede bizim meşhur Kurulumuz?
Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu bu kitabı nasıl görmemiş?
Yazar, olayın gündeme gelmesinden sonra özür dilemiş falan da filan…
Bu kadar mı?..
Nasıl yazabilmiş, küfür ve hakaret ve ahlaksızlıkla dolu bir kitabı çocuk kitabı olarak nasıl yazabilmiş…
Çelişkiler diyarıdır bu topraklar…
Bir kitapta tecavüz meşru gösteriliyor. Devlet uyuyor.
Başka bir kitap ise gayet bilimsel ve içinde hiçbir zararlı unsur yok, ki yayınlayan da TÜBİTAK.
Devletin kurulu, TÜBİTAK’ın kitabına “muzır” diyor.
Ne dersiniz?
Pes?
Bravo?
Normaldir?
Şaşkınlığın ve çelişkinin son halidir?