MUSTAFA KEMAL’İN CUMHURİYETİ
Savaşın ta orta yerinde, kurşun yağmurunda..
Uzandı, tuttu anacığının elinden..
Öptü, başına götürdü..
Mavi gözlerine değdi, Zübeyde’nin gözleri..
Mıstafam, paşam, çucuğum..
– Zafer yakın değil mi ?
Kendisi duydu sesini.
Sorduğuna pişman gibiydi.
Kucakladı, oğulunu, çocuğunu.
İzmir’in dağlarında çiçekler açıyordu.
Bozkırın orta yerinde başaklar.
Ardından koşan, neferin , atlıların uğultusuyla şahlandı,
Kocatepe..
Afyon ovası.
Zafere koşarken,
Zübeyde’nin Mıstafası.
Askerinin bakırdan sefertası.
Mustafa Kemal’in rüyası.
Yüreğinde Türkiye sevdası.
Anadolu yiğit bir gelin ,ortalık barut kokusu.
-Anam ,işte Çanakkale orda.
Anafartalar, Conk Bayırı..
Şimdi gidenlerin ardından ağlama gayrı.
Yas tutmak yakışmaz sana.
Topla kızı – kızanı..
Al yanına şehit anasını.
Tutun kağnıların yolunu..
Git Ankara’nın ortasına var.
De ki…
Zafer kazanmış, Geliyor Mustafa Kemal’in Askeri…
Kuracaklar Cumhuriyeti.
Adını haykıracak tüm, dünya , tüm Türkeli..
İşte Türkiye Cumhuriyeti.
Fatma Zehra KÖSELEY
29 Ekim 1975 /Afyon / Emirdağ Karaağaç Köyü
Bu şiirin öyküsünü de yazayım. Afyon / Emirdağ /Karaağaç Köyü İlkokulu müdürü ve öğretmeniyim. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı kutlayacağız. Köyde tek başıma tören yapacağım. 5 Sınıf birden okutuyordum. O zamanlar yöneticilerimiz ulusal bayramlarımızın kutlanması konusunda çok titiz davranırlardı. Hangi köy ilkokulunda törenin daha güzel , daha anlamlı ve emek vererek kutlandığı araştırılırdı. Köylü bayram sabahları okulun bahçesinde toplanır , muhtar ve ihtiyar heyeti de hazır olurdu.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na çok iyi hazırlanmıştım. Marşlar , türküler, şiirler ile coşkuyla kutlamaya hazırdık. Bu bayramda Emirdağ İlçe Milli Eğitimden bir heyet bayram kutlamamızı izlemeye, aynı zamanda kontrole gelmişlerdi. Bayram kutlaması yapılıyor mu diye. Milli Eğitim müdürü ve konuklara hoş geldiniz dedikten sonra tören başlayacaktı. Öğrencilerime konuklarımı tanıttım. Hep birlikte bağırdık.
– Hoş geldiniz.
Müdür bey kısa bir konuşma yaparak bayramımızı kutladı. Tüm öğrencilerim ve köylüler de hep birlikte haykırdık.
– Sağoolllll..
İlçe Milli Eğitim Müdürüm ile iletişimim muhteşem gidiyordu. Yanıma bir öğretmen atanması için söz vermişti. Afyon Milli Eğitime yazını yazdım. 10 Kasım Atatürk’ümüzü andığımız güne kavuşursun demişti.Çok sevindim.Çünkü öğrencilerime krapon kağıtlarından özel elbiseler dikmiştim. Kız öğrencilerimin birinci sınıfından iki kızıma ATATÜRK armasını göğsüne diktiğim krapon kağıtlı elbiseler çok yakışmıştı.
Cumhuriyet Bayramımız ile ilgili konuşmayı 5. sınıf öğrencim yapmıştı. Koro ile marşlar söyledik. Şiirler okundu. Emirdağ İlçe Milli Eğitim Müdürüm bana, ” Zehra öğretmenim bir şiir de sen oku” dedi. Tören öncesi 5 dakikada çala kalem yazdım bu şiirimi. Müdürüm Çifteler Köy Enstitüsü mezunuydu. Babamın da Savaştepe Köy Enstitüsü mezunu olduğunu biliyordu.
Acele ile yazdığım şiiri okuyup bitirdiğimde Müdür beyin gözleri buğuluydu.Onun o babacan duruşu ve Türk kültürü ile Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyet sevgisini anlatmak için verdiği çabayı yakından biliyordum. Işıklarda uyusun.Bu insan ve vatan sevgili yürekleri bilmeyenler de duysun. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.