Kurtuluş Savaşı’nı nasıl kazandık yada kazananların bu mücadele de nasıl bir yol izlediklerini biliyor musunuz?…
TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa imzasını taşıyan “Tekalifi Milliye” emirlerinden bir örnek:
“Her ilçede bulunan ilçe hane sayısınca birer takım çamaşır, birer çift çorap ve çarığın en son 10 Eylül 1921 gününe kadar hazırlanması ve komisyon ambarlarına verilmesi zorunludur. Örnek olarak 10 bin hane bir ilçe, kesinlikle 10 bin takım çamaşır, 10 bin çarık ve çorap verecektir. Toplanan çamaşırlar ve çoraplar yerel komisyona halk tarafından verilecek ve toplananlar, komisyonun her görevlisinin sorumluluğu altında korunacak ve bağış sahiplerine, komisyonlarca bağış miktarını ve gününü belirten bir makbuz verilecektir.”
Başka bir emir;
“Tüccar ve halk elinde bulunan, rengi ne olursa olsun çamaşırlık bez, Amerikan patiska, pamuk, yıkanmış yün, yıkanmamış yün, tiftik, fantezi kumaşlar dışında erkek giyimi yapılmasına uygun her türlü yazlık ve kışlık kumaşlar, kalın bezler, kösele ve iğne, taban astarlığı, sarı ve siyah meşin, ya da sahtiyandan yapılma yemeni, çarık, potin, çarık yapılacak deri, demir, kundura çivisi, tel çivi, kundura ve saraç iplikleri, nal, mıh, yem torbası, yular, belleme, kaşağı ve urgan vb. stoklarına hemen el konulacak… Mal sahiplerine imza ve mühür bulunan bir tutanak verilecektir.”
“Tekalifi Milliye” emirleri tüm gıda maddelerini, un, şeker, çay, gaz, pirinç… Bu arada taşıtlar, halkın elindeki silahlar, av tüfekleri, tabancalar, kılıçlar, palalar, benzin, oto ve kamyon lastiği, kablo, pil… Milletin nesi var nesi yoksa Kuvayı Milliye’nin zafer kazanması için!
Trablus, Balkan, Dünya savaşlarıyla zaten gücü tükenmiş, milyonlarca şehit vermiş Anadolu insanının, bu kez canı, kanı ve tüm varlığı Mustafa Kemal Paşa’nın emrindedir.
Mustafa Kemal Paşa’nın deyişiyle; “Kuvayı Milliye ne cinnettir, ne de kutsallıktır. Hesaptır hesap.”
Kısmen alıntıdır.