12 Ekim’deki büyük miting ertelenmesine karşın, çevreciler bir kez daha Çanakkale’de buluşarak, Kirazlı’daki altın madeninin kapatılmasını ve ruhsatının yenilenmemesini istedi
Çevrecilerin Kanadalı Alamos Gold Şirketi’nin Çanakkale, Kirazlı Köyü yakınlarında süren altın madeni projesinin durdurulması ve süresi 13 Ekim tarihinde dolan işletme ruhsatının yenilenmemesi için yaptığı mücadele sürüyor.
Çevreciler ve sivil toplum örgütü temsilcileri 12 Ekim’deki mitingin Barış pınarı Harekatı nedeniyle ertelenmesine rağmen bir kez daha Çanakkale İskele Meydanı’nda toplanıp, basın açıklaması yaptı. Eyleme Körfez Dayanışması, Kaz Dağları Sanatçı Dayanışması, Ayvalık Tabiat Platformu, Esenyurt Doğa ile Dayanışma İnisiyatifi, Efem Çukuru Yürüyüşçüleri, Kaz Dağları İstanbul Dayanışması, Yalova Kaz Dağları Dayanışması, Kaz Dağları Kardeşliği, Ekoloji Birliği, Politek, EGEÇEP, İzmir Yaşam Alanları, Burhaniye Çevre Platformu, Kaz Dağları Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Gökkuşağı Dergisi, Bozcaada Forum, Gömeç Çevre Platformu, Demokratik Kitle Örgütleri ve yerel STK’ler katıldı. Çevreciler “Kirazlı’nın ruhsatı yenilenmesin!” “Kaz Dağları’nın üstü altından değerlidir!”, “Havama suyuma toprağıma dokunma!”, “Her yer Kaz Dağı, her yer direniş” sloganları attı.
Efemcukuru’ndan başlayarak Kirazlı’ya kadar 20 yerde yerel STK’ larla birlikte basın açıklaması yapan “Su ve Vicdan ve Yasam Yürüyüşü” katılımcılarının konuşması ile başlayan program, Altınoluk’ tan Kirazlı’ya kadar hic bir şekilde araç kullanmaksızın yürüyen Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği üyesi Fikasso’ nun selamlaması ile devam etti. Şu ana kadar 280’in üzerinde sanatçının imzaladığı metin Kazdağlari Sanatçı Dayanışması adına şairler Mecit Ünal ve Hayrettin Geçkin tarafından okundu.
Kazdağları İstanbul Dayanışması adına yapılan açıklamanın ardından, Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Süheyla Doğan, tüm bileşenleri ile mücadeleye destek verdiklerini, bundan sonra da vereceklerini söyledi. Ekoloji Birliği önceki dönem eş sözcülerinden Özer Akdemir, 26 Ekim’ de Ankara’ da gerçektirilecek “İklim Krizine ve Ekolojik Yıkıma Dur diyoruz” Mitingine çağrıda bulundu.
Çadırlı Nöbet temsilcileri, Çanakkale’ deki sivil toplum örgütleri, Körfez’ den gelen STK’ lar adına da Ayşegül Sandıkçıoglu, Necla Kanbur ve Ferzan Aktaş tarafından okunan “Kazdağları Dayanışması” imzalı ortak metinde Kirazlı için verilen arama ruhsatının yenilenmemesi istenildi.
Yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Bugün burada, Kanadalı Alamos Gold Şirketi ve yerli işbirlikçisi Doğu Biga Madenciliğin, Çanakkale, Kirazlı Köyü yakınlarında, büyük bir doğa talanına sebep olduğu altın madeni projesinin durdurulması ve süresi 13 Ekim 2019 tarihinde dolacak olan işletme ruhsatının yenilenmemesi isteğimizi dile getirmek için toplanmış bulunuyoruz.
KİRAZLI’NIN RUHSATI YENİLENMESİN!
Şirketin Kirazlı Balaban mevkiinde bugüne kadar gerçekleştirdiği faaliyetler sonucu, ÇED Raporunda belirtilen sayının çok üstünde en az 200 bin ağaç kesilmiş, verimli üst toprak sıyrılmış, proje alanı tel çitlerle çevrilmiş, ulaşım yolları yapılmıştır, güvenlik kulübeleri yerleştirilmiş ve bayraklar dikilmiştir.
Projenin bugüne kadar geldiği aşama bile, Kazdağları ekosisteminin bir parçası olan bu alandaki canlı yaşamını bütünüyle yok etmiş, sincaplar, kuşlar, karacalar yerlerinden edilmiştir. Proje alanındaki tahribat ve yıkım ile ilgili görüntülerin basına yansımasından sonra, verilen mücadele ile hem tüm ülkemizin hem de yurtdışında yaşayan dostlarımızın dikkatleri bir kez daha Kazdağları’na çevrilmiş, on binlerce insan çeşitli kereler Kirazlı’da buluşmuştur. Bugüne kadar mücadele içinde yer alan ve destekleyen herkese çok çok teşekkür ediyoruz.
KAZDAĞLARI’NIN ÜSTÜ ALTINDAN DEĞERLİDİR!
Projenin bulunduğu Bölge, dünyada sadece Türkiye’de yaşayan 7 bitki türünün yaşam alanıdır, ayrıca Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın da su toplama havzası üzerindedir.
Projenin devam etmesi halinde, kırma eleme tesisleri, siyanür liç tesisleri, atık havuzları yapılacak, cehennem çukurları açılmaya başlanacak ve Kazdağları’nda gerçekleştirilecek doğa tahribatı telafisi mümkün olmayan bir hale gelecektir.
Projede 47 milyon ton cevhersiz, 25.6 milyon ton cevherli, yaklaşık 70 milyon ton kaya parçalanacaktır. Toprağın sülfürlü olması nedeniyle pasa dağlarında asit maden drenajının oluşacağı büyük olasılıktır. Oluşacak sülfirik asit yani kezzap da ağır metalleri çözecektir. Yeraitı ve yerüstü suları ve onların ulaşacağı Atikhisar Barajı ve ayrıca civardaki topraklar yüzyıllarca sülfirik asit ve ağır metallerle zehirlenecektir. Bölgedeki tarım ve hayvancılık yok olacaktır. Türkiye’nin en yaşanılır kenti seçilen Çanakkale’yi yaşanmaz bir yer haline getirecektir.
Proje hemen durdurulmazsa, çölleşmiş, kuraklaşmış, zehirlenmiş topraklar ve akışı bozulmuş ve kirletilmiş yeraltı ve yer üstü suları ile karşı karşıya kalacağız. ÇED Dosyasında iddia edildiği gibi rehabilite edilmeye çalışılsa ve binlerce ağaç dikilse bile Orman ekosistemi hiçbir zaman aynı eski ekosistem olmayacaktır.
Altın madenciliğinin tehlikelerinden birisi de siyanür kullanımıdır. Projede 18 bin 900 ton siyanür kullanılacaktır. Siyanür açık havada buharlaşacak ve ayrıca atık yığınları ve havuzların altında yer alan membranların yüzlerce ton basınç altında delinme, yırtılma, çürüme, çökme ve deprem gibi nedenlerle sızdırması sonucu yeraltı sularına ve toprağa karışacak, insan ve diğer tüm canlıların üzerinde ölüm ve hastalık saçacaktır.
HAVAMA SUYUMA TOPRAĞIMA DOKUNMA!
Çanakkale ve Yöresinin birinci derece deprem bölgesinde olması ve projenin fay hatlarına çok yakın olması ve kaza riski de dikkate alındığında, Projenin kabul edilemez olduğu aşikardır.
Kazdağları’nda ve çevresinde daha onlarca proje var. Kirazlı bunlardan sadece biri. Alamos Gold ve istirakçileri Doğu Biga Madencilik firmasının Kazdağları’nda 2 projesi daha bulunuyor. Bunlardan Ağı Dağı projesi Kirazlı’nın en az üç katı büyüklüğünde. Müthiş güzellikteki kestane ve meşe ormanlarının bulunduğu bir yerde. Küresel iklim krizinin ve kuraklığın yaşanmaya başladığı günümüzde ormanlarımızı suyumuzu daha da korumamız gerekirken, Kazdağlarımızda Cok uluslu Teck Kominko, Pilot Inc., Chesser, Newmont gibi şirketler ve Kuzey Biga, Orta Truva, Truva Bakır gibi yerli işbirlikçileri, Koza’nın, Eczacıbaşı’nın, Koç Grubunun, Cengiz Holding’in, Bahar Madenciliğin, Yıldız Holding’in ve daha pek çok şirketin projesi var.
Bu aşamada Kirazlı’ya sahip çıkmak ve Kirazlı’yı durdurmak çok önemli. Kirazlı giderse tüm Kazdağları gider. Kirazlı durdurulmaz ise diğer projeleri durdurmak daha da güçleşecek. Ülkemizin her yanı hem vahşi madenciliğin, hem de sermaye yanlısı enerji politikalarının kurbanı olacak. Türkiye adeta yangın yerine dönecek. Termikler, HES’ler, RESler, JES’ler ve şaşaalı mega projelerle eşsiz ekosistemlerimiz ve yaşam alanlarımız mahvolmaya devam edecek.
BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ!
Mücadeleyi Cerattepe’den Edirne’ye, Bartın’dan Adana’ya, Fatsa’dan Aydın’a, Hasankeyf’ten Kışladağ’a, Samsun’dan Karaburun’a, Munzur’dan Kazdağları’na birleştirmek ve el ele olmak gerek. Madencilerin ve iktidarın her türlü karalama kampanyalarına, yaratmak istedikleri provokasyonlara, sosyal rüşvetlere karşın, hiçbir kamu yararı olmayan, karı şirketlere her türlü riski doğaya ve halka olan bu yıkım ve talan projelerine ve politikalara karşı yan yana gelecek, dayanışacak ve bu saldırırılara karşı barışçı mücadelemize kesintisiz devam edeceğiz
Bizler, yani yaşamdan yana olanlar, bu yıkım ve talanın hemen sonlandırılarak, Kaz Dağları’nda yapılması planlanan Kirazlı ve diğer madencilik projelerinin iptal edilmesini, Kaz Dağları ekosistemine daha fazla zarar verilmemesini istiyoruz. Anayasanın güvence altına aldığı, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkımıza dayanarak;
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı-Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne sesleniyoruz: Doğu Biga Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ne ait 82225 sayılı işletme ruhsatı 13 Ekim’de süresi dolacaktır. Hukuka ve bilime aykırılığına rağmen onaylanan ÇED raporuna dahi aykırı çalışmalar yapılan bu işletmenin İşletme Ruhsatı yenilenmemelidir!
Onlar ormandan gidene kadar biz Kazdağları’nı terk etmiyoruz” (balikesir24saat)