“Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.”Atatürk 1925 (Atatürk’ün S.D. II, s. 198)
Genç Cumhuriyetimiz, çağdaş uygarlığı aşmayı hedeflemişti.
Bu hedefin önündeki en büyük engel cehaletti.
Bu kadim toprakların en büyük düşman olan cehaleti, kendimize özgü ve milli olan 1940’ta açılan Köy Enstitüleri modeliyle yok etmeye çalıştı.
Bu özgün eğitim modeliyle de dünya eğitim tarihine katkı sağladı.
Aydınlanma karşıtları, Köy Enstitülerini 1954’te kapatarak, ülkenin geleceğini karartan virüsü bulaştırdılar.
Böylece Milli Eğitimde bu günkü yapının taşları adım adım döşenerek “Ufka yolculuk (!)”adı altında geçmişe yolculuk başlatıldı.
Sayın Bakanın Talim Terbiye Kurulu Başkanı olduğu (2003 -2006) ve ardıllarının dönemlerinde başta Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersi olmak üzere derslerin müfredat programlarındaki değişiklikler devam ederek günümüze kadar geldi.
Bakanlık (MEB) tarikatlarla yaptığı protokoller ile ülke genelinde 6-10 yaş grubundaki çocuklarımızı tarikat ve cemaatlere teslim etti.
Nakşibendî tarikatının, “Hak yolcular” olarak bilinen kolu İskender Paşa Cemaati, Milli Eğitim Bakanlığından aldığı izinle okullarda “Ufka Yolculuk” adı altında yarışma düzenlediğini açıkladı.
Milli Eğitim siyaset kurumunun yönlendirmesi ile tarikat, cemaat sarmalında, milli, laik bilimsel, çağdaş özelliğini hızla yitiriyor.
Balıkesir’de Vitamin Gençlik Spor ve İzcilik Kulübü Derneği, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlerinin, bazı belediyelerin yardımlarıyla “Ufka Yolculuk – 8” yarışmasını düzenlediğini açıkladı.
3(üç) farklı kategoride gerçekleştirileceği belirtilen yarışmada öğrencilere;
İlkokul öğrencileri için, “Edep Diyarına Yolculuk”;
Ortaokul öğrencileri için, “Edep Mektebi”
Lise öğrencileri için ise “İletişim, Nezaket ve Adap” adlı kitaplar dağıtılacak.
Tarikat tarafından belirlenen bu kitapların, bazı belediyelerce karşılanarak öğrencilere ücretsiz verilecek olması ayrı bir konu.
Asıl sorgulanması gereken kitapların bilimsellikten uzak içerikleri.
Sayın bakanın bu kitapların içeriğinden bilgisi var mıdır?
Kitaplarda, tarikata ilişkin kurallar, tarikatın öğretileri, tarikatın kıyafet anlayışından, mahremiyet anlayışına kadar yok yok.
Kısaca, tarikat kendi din anlayışını, kendi yaşam biçimini, kendi öğretisini (!), çocuklarımıza dayatıyor.
Kamu kurumlarının, öğrencilere yönelik olaylarla gündem olan bir vakfa, destek vermeleri vicdanları sızlatmıştır.
21’nci yüzyıl Türkiyesinde Cumhuriyetimizin istediği, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesilleri yetiştiremez isek, bir virüs (!) etkisiyle “okullar paydos” diyerek, rahmetli Osmanlı Maarif Nazırı Emrullah Efendi’nin “Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim” sözünü tekrar eder durursunuz.
Ellerinizi çocuklarımızın üzerinden çekiniz!.