Dünyada “Mavi Bölgeler” adı verilen, insanların uzun süre yaşadığı ve kronik hastalıklara yakalanma riskinin daha düşük olduğu birkaç coğrafi bölge olduğunu biliyor musunuz?
Bu mavi bölgeler arasında İkaria (Yunanistan), Okinawa(Japonya), Sardunya(İtalya), Loma Linda (Kalifornia) ve Nicoya(Kosta Rika) bulunmaktadır.
Bu mavi bölgelerde yaşayan insanların diyabet, obezite, kanser ve kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara yakalanmadan çok ileri yaşlara kadar yaşadığı bilinmektedir.
Burada yaşayan insanların fiziksel olarak hareketli olmaları, stressiz bir yaşam, bitkisel bazlı bir beslenme, kalori kısıtlaması yapmaları, ölçülü alkol tüketmeleri, güçlü aile bağları, sıcak ve samimi ilişkilerinin olması fiziksel olarak daha sağlıklı ve daha uzun yaşamalarının sebepleri olarak gösterilmektedir.
Dikkat ederseniz bu mavi bölgelerde yaşayan insanların sağlıklı yaşam ile ilgili büyük sırları yok.
Bu noktada “longevity” kavramından bahsetmek istiyorum.
Longevity “daha uzun ve daha sağlıklı nasıl yaşarız?” sorusuna cevapları olan bir tıp alanı.
Genetiğimiz, çevresel faktörler ve yaşam tarzımız yaş alma sürecini etkileyen en önemli faktörler.
Sağlıklı ve uzun yaşamak yaşlanmanın belirtilerini azaltmak ve genç kalmanın sırlarını keşfedebilmek için günümüz tıp dünyasında bir çok yöntem devreye girmektedir.
“Yaşlanma Karşıtı” moleküller, mitokondriyal sağlığı destekleyerek vücudumuzun daha iyi çalışmasına yardımcı olarak hücrelerimizin sağlığını doğrudan etkiler.
Ancak yaşam tarzı değişikliklerini uygulamazsak bu moleküller kalıcı bir etki oluşturmaz.
Bunun için yapmamız gereken en önemli şey beslenmeye önem vermek. Öncelikle tüm işlenmiş gıdaları, unlu ve şekerli yiyecekleri hayatımızdan çıkarmak sağlığımız için yapabileceğimiz en iyi adımlardan biri.
Bolca antioksidan ve protein içeren öğünler; özellikle vücudumuzun biyolojik ritmine uygun bir beslenme biçimi ve mümkünse açlığı bu beslenme programına dahil etmek oldukça önemli.
Omega 3 yağ asitlerinden (balık, ceviz, keten tohumu ve chia gibi), sülfürlü besinler (Brokoli, karnabahar, soğan ve sarımsak), kurkumin, zerdeçal, kuersetin, resveratrol ve polifenollerden, NAD içeriği yüksek (somon, hindi, ham kakao, avakado gibi) lif ve antioksidan açısından zengin bir beslenme planı daha genç kalmanın en önemli adımını oluşturur.
Yaşımız ilerledikçe kas kitlesi azalmaktadır. Düzenli hareket özellikle kas kitlesini artırmaya yönelik egzersizler kemik sağlığı için oldukça önemli.
Uykunun ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Uyku vücudumuzun kendini rejenere ettiği en önemli süreç. Yeterli ve kaliteli bir uyku sağlıklı bir vücudun en önemli göstergelerinden biri. Beyin uykuya geçtiğinde glimfatik sistem çalışmaya başlar. Glimfatik sistem tarafından beyinde ortaya çıkan atık ürünler ve proteinler temizlenir.
Stres yaşlanma sürecini hızlandıran en önemli faktörlerden biri. Yoga, meditasyon, nefes egzersizleri stresi azaltmada oldukça etkilidir.
Desteklendiğimiz ve güvende hissettiğimiz bir sosyal çevre ruhsal sağlığımıza iyi gelecektir.
Sanırım sağlıklı ve uzun yaşamanın en önemli adımlarından biri “Hayat amacımızın” olması. Okinawalılar buna “İkigai” diyor.
“Uğruna yaşadığımız şey” veya “sabahları uyanma sebebiniz” anlamına geliyor.
Hayatta bir amacımızın olması daha sağlıklı ve daha mutlu bir yaşam için katkı sağlayacaktır.
Basit olarak görülen tüm bu adımlar sağlıklı yaş almak ve uzun yaşamak konusunda hafife alınmaması gereken önemli yaşam tarzı değişiklikleridir.
Uz. Dr. Rana Zeynep URTEKİN