Bir toplumun temel yapı taşı çekirdek aile ise bir kentin de temel yapı taşı mahallelerdir. Mekân ile yaşamın iç içe olduğunu betimleyen mahalleler; komşuluk ilişkilerinin, dayanışmanın, sosyalleşmenin, aidiyetin ve birbirine sahip çıkmanın en samimi örneğini sergileyen gerçek yaşam alanlarıdır.
Her mahalle, sakinlerinin yaşam tarzı, kültürü, eğitim derecesi, geleneksel inançları ve hayata bakış açıları ile kendine özgü bir kimlik kazanır. Kentlerin mekânsal ve toplumsal yapılanmasında mahalle kültürü önemli rol oynar.
Hemen her mahallede insanların sosyalleşmesi, bilgi alışverişinde bulunması, birbirini tanıması veya vakit geçirmesi için var olan kahvehaneler gibi son zamanlarda belediyeler tarafından sosyal sorumluluk projesi kapsamında kurulan mahalle evleri toplum yararına daha geniş kapsamlı hizmet veriyor.
Mahalle kültüründen yola çıkarak toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesini amaçlayan bu projeler, kadın, erkek, yaşlı genç ayırımı yapmaksızın tüm halkın belediyelerin sosyal hizmetlerine erişebilmelerinde büyük bir öneme sahip.
Genelde halkın talebi doğrultusunda açılan atölye çalışmalarına katılan bireyler, bilgi, beceri ve yeteneklerini geliştirerek üretim ve hizmete dönüştürdükleri emeklerini hem aile ekonomisine katkıda bulunmak için değerlendiriyor hem de yaşamdan kopmamış olmakla beden, zihin ve ruhsal sağlıklarını zinde tutmuş oluyorlar.
Toplum yararına hizmet veren bu evler, insanların üretime dâhil olmalarının yanında yeni yüzler tanımalarına, vizyon sahibi olmalarına, pozitif düşünmelerine, doğru iletişim kurmalarına ve çözüm odaklı düşünce becerisi kazanmalarına ve en önemlisi de bir işe yarıyor olmanın mutluluğunu yaşamalarına fırsat tanıyor.
Yıllardır istekten öteye gidemeyen ikinci bir yabancı dil öğrenme isteğimi nihayet gerçekleştirmek için harekete geçtim ve Ayvalık Ali Çetinkaya Mahalle Evi’nde açılan dil kursuna kayıt oldum. Zira bu sayede yerinde gözlem yapma ve detaylı bilgi edinme fırsatım oldu. Eğitimimin ilk gününde hissettiğim heyecan ve mutluluğun, her şey bir yana yaşam enerjimi bu kadar yükselteceğini tahmin bile edemezdim.
Mahalle evlerinin yerel halka en büyük katkısı ise verilen eğitimlerin ücretsiz olması. Zira ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullarda, aile bütçesine katkı sağlayan her proje birbirinden değerlidir.
Belediyelerin Kültür ve Sosyal Müdürlükleri tarafından açılan bu atölyeler, çocuk ve gençleri sanatsal, kültürel, bilimsel ve sportif faaliyetlere yönlendirerek gelişimlerine katkı sağlamakla birlikte onların sokakların olumsuz risklerinden uzaklaşmalarını da sağlıyor.
Birçok dalda eğitim veren bu atölyelerde bölgeye özgü unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarımızın somut kültürel mirasımıza yeniden kazandırılması ise ayrı bir değer.
Ülke ekonomisine, toplumsal gelişime ve emeklilik sonrası yaşamını yeniden yapılandırmak isteyen milyonlarca kişinin yaşamına katma değer sağlayan bu hizmetlerden yararlananların çoğunlukla çocuklar, gençler ve kadınlar olduğu da edindiğim bilgiler arasında.
Ülkemizin kırsal bölgelerinde hala yaygın olan ve eski özelliklerini kaybeden kahvehane ve kıraathanelerde geçirilen zamanın hiç değilse bir kısmının üretime, gelişime ve sosyalleşmeye hizmet eden bu mahalle evlerinde harcanması, erkekler için de yararlı olacağı inancındayım.
Bütün ülkelerde olduğu gibi ülkemizdeki işsizlik sorununun çözümü, ciddiye alınması gereken girişimcilik, üretim ve pazarlamadır.
Mahalle evlerinde kazanılan mesleki becerilerin üretime dönüştürülmesi ve bireylere her anlamda katma değer sağlaması, bir girişimcilik örneği olarak görülmeli ve ülkemizin toplumsal refahı için yaygınlaştırılmalıdır.