1. Haberler
  2. YAZARLAR
  3. KÜTÜPHANELER HAFTASI’NDA, ATATÜRK’ÜMÜZ (2)

KÜTÜPHANELER HAFTASI’NDA, ATATÜRK’ÜMÜZ (2)

featured

Atatürk, 16. Kolordu Kumandanı olarak, Doğu Anadolu’da bulunduğu zamanlarda bir anı defteri tutmuştur. Bu defterdeki kayıtlardan Ahmet Naim’in, Georges Fonsegrive’den dilimi­ze çevirdiği “Mebadi-i Felsefe”den “İlm-ün nefs” adlı eseri okuduğu anlaşılmaktadır.

Şehbenderzade A. Hilmi’nin “Allah’ı İnkar Mümkün müdür?” adlı eserinin içinde bulunan, “Auguste Coumte ve Felsefesi” başlıklı bölümünden, olguculuğun temsilcisini tanımıştır.

Daha sonra, yazarın “Cours de Philosophie Positive” adlı eserini de okumuştur.

Bunun yanı sıra, akılcılığın temsilcilerinden Descartes’in “Discours Sur la Methode” adlı eseri Atatürk’ün isteğiyle “Usûl Hakkında Nutuk” adıyla 1928 yılında yayınlanmıştır.

Akılcı düşüncenin diğer büyük temsilcisi Kant’ı ise;  M. Emin Erişirgil’in “Kant ve
Felsefesi
” adlı incelemesinden tanımıştır.

Ünlü şair Yahya Kemal Beyatlı; Cumhuriyet’in ilk kuruluş yıllarında, Çankaya Köşkü’ndeki sofra sohbetlerinin birinde, Atatürk’ün felsefe konusunda yaptığı konuşmaya tanık olmuştur. Beyatlı, Atatürk’ün bu kadar geniş bilgiyi nereden edindiğini bir türlü anlayamaz.

Çünkü Atatürk’ün öğrenim gördüğü okulların hiçbirisinde felsefe dersi yoktur. Şairin bu düşüncesi,  Ruşen Eşref Ünaydın ile yaptığı bir konuşma ile aydınlığa kavuşur.

Ünaydın kendisine şöyle der;

O’nun engin bilgisinin bir bölümü, Ahmet Rıza’nın ‘Meşveret’inden, Murad’ın ‘Mizan’ından, Abdullah Cevdet’in ‘İçtihad’ından kaynaklanmaktadır. Osmanlı Mecmuası’nm hemen tam bir koleksiyonunun elinin altında bulunduğunu bana söylemişti

Atatürk’ün kütüphanesinde, felsefe konusunda yüz cildi aşkın bir eserin bulunması, O’nun bu konuda da ne kadar geniş bir bilgiye sahip olduğunu gösterir.

Tanınmış biyografi yazarı Emil Ludwig, 1 Aralık 1929’da, Atatürk’le görüşmüştür. Ve  Ankara’dan ayrılırken, gazetecilere;

“…Bütün dünya Gazi Hazretlerinin yalnız faaliyetlerini bilirler. Fakat ben kendileriyle görüşürken, dünyanın meçhulü olan, diğer bir meziyetini keşfettim. Gazi Hazretleri, bir eylem adamı oldukları kadar da bir düşünürdürler.’’ şeklinde bir açıklamada bulunmuştur.

Atatürk’ün eşsiz kütüphanesinde; Kaşgarlı Mahmut’un “Divani Lügat it- Türk”ü, Süleyman Buhari’nin “Çağatay Sözlüğü”, Vambery’nin “Etimoloji Sözlüğü”, E. Littre’nin “Fransızca Sözlüğü”, RızaTevfik’in “Mufassal Kamus-i Fel- sefe”si gibi nadir bulunan eserler de yer almaktadır.

Atatürk’ün, Türk aydınları arasında, en çok okunan tarih kitaplarının başında, PolonyalI bir sığınmacı olan, Mustafa Celaleddin’in 187O’te yayınlanan “Les Turcs, Anci- ens et Modernes” adlı eseri geliyordu.

Atatürk’ün Türk tarihini değerlendirmede, en çok yararlandığı kaynaklardan birisi de, De Guignes’in “Histoire Generale des Tures des Mongols et des Autres Tartares Occidentaux Avant et Depuis J. C. Jusqu’a Present” adlı eseridir.

Atatürk, İslamiyetten önceki Türk devletlerinin tarihleri ve uygarlıkları konusunda, R. Grousset ve Maspero’nun, A. Moret’nin eserlerini okumuştur.

Bunun yanı sıra Atatürk; Champollion’un “Egypte Ancienne” , Delaporte’un, “La Mesapotamie” , G. Le Bon’un, “La Civilisation des Arabes” ve “La Civilisation de l’Inde” adlı eserleri okuyarak eski uygarlık merkezlerini tanımıştır. e bu uygarlıklar arasında bir ilişki kurmuştur.

Çünkü Atatürk, Wells’in (1927-1928) “Cihan Tarihinin Umumi Hatları” kitabın da belirttiği gibi, ‘’insanlığın ilk ortak evreleri bilinmedikçe, bugünün siyasal, dinsel ve toplumsal sorunlarının anlaşılamayacağı” düşüncesine sahipti.

Atatürk; Osmanlı tarihini ise M. d’Ohsson, N. Iogra, Hammer ve Şehbenderzade A. Hilmi ‘den başlayarak Namık Kemal, Necip Asım (Yazıksız), Ahmet Refik(Altınay), Cevdet Paşa gibi belli başlı Türk yazarlarının eserlerinden okumuştur.

Atatürk; 12 Nisan 1931’de kurduğu Türk Tarih Kurumu’ndan, yurdumuzun eski uygarlıklarını meydana çıkartarak bugünkü Türk toplumunun İslamiyet’ten önceki Türk kavmi ile ilgisini kurarak Türk tarihi ve uygarlığının bilimsel yöntemlere göre yazılmasını, dil ve tarih araştırmalarının Türk bilim adamları tarafından yapılmasını istiyordu.

Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin kurulması için de direktif vermiştir Atatürk. Dil ve tarih çalışmalarıy ile ömrünün sonuna kadar yakından ilgilenmiştir.

Hatta 15 Ekim 1938’de hasta yatağında, en son okuduğu yayın, “Belleten” adlı derginin son sayısı olmuştur. (Son)

Kaynaklar: Afet İnan/ Atatürk Hakkında Hatıralar Ve Belgeler (Ankara- 1959)

Atatürk’ün Hatıra Defteri  (Yayına Hazırlayan Şükrü Tezel- Ankara- Türk Tarih Kurumu- 1972 )

Atatürk’ün Özel Kütüphanesinin Kataloğu (Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı- Ankara- 1973)

 

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
KÜTÜPHANELER HAFTASI’NDA, ATATÜRK’ÜMÜZ (2)
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!