Günümüzde pek kral kalmadı ancak bu meşhur söz geçerliliğini sürdürüyor.
İsterseniz önce “kral öldü, yaşasın kral” sözü için Ekşi Sözlük’teki bilgi ve yorumlara bakalım:
“İktidarı kullananın kim olduğu değil de, o mevkinin kendisi önemlidir. Kişiye değil, makamın verdiği otoriteye itaat edilir”
“Bu söz günümüz demokrasilerinde her iktidar değişiminde bir kez daha hatırlanır, bir çeşit yalakalıktır”
” Eski ve ihtiyar kralın iyice bunayıp ölümünden hemen sonra yerine geçen oğluna yalakalık yapmak isteyen tebasının hep bir ağızdan ahenkle söyledikleri cümledir”
Şimdi günümüze gelelim.
Bu sözün günümüze de ışık tuttuğunu Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ndeki başkan değişikliklerinde bir kez daha gördük.
Ahmet Edip Uğur döneminde herkes ağadan pardon kraldan yanaydı. Uğur, herkesin Edip abisiydi, efendisiydi, Balıkesir’in bir numarasıydı. Etrafında bir sürü hayranı vardı. Herkes el etek öpmek için çırpınıyordu.
Uğur bir şekilde koltuğunu bırakmak zorunda bırakıldığında ise hayranları, sevenleri, daha doğrusu çakal sürüsü bir anda dağıldı. Edip bey yalnızlığa mahkum edildi. Ağzının içine bakan partililer, artık çarşıya çıktığında bile onunla görünmemek için ortadan toz oluyordu.
Zekai Kafaoğlu Altıeylül Belediye Başkanıyken üç beş dostunu saymazsak yalnız adamdı. Zekai Başkan ilçe belediye başkanları tarafından da dışlanıyordu. Çünkü kral nedense onu istemiyordu. Ancak gün geldi, büyük otorite tarafından büyükşehir belediye başkanlığına atandı ve her şey değişti.
Bir anda bir başka çakal sürüsü ortaya çıktı ve bu kez yeni kral Kafaoğlu’nun etrafını sardı. Daha düne kadar bir prensliğin pardon ilçe belediyesinin bir numaralı adamı olmasına karşın kimsenin pek de değerini bilemediği Zekai Başkan artık Balıkesir’in en gözde ismiydi. Herkes onunla fotoğraf çektirmek, elini sıkmak için yarışa girdi. Çünkü kral ölmese de emekli edilmişti ve makamla yetkiler artık ondaydı. “Edip Uğur görevden alınırsa biz de istifa ederiz” diyen ilçe belediye başkanları da artık “kral öldü, yaşasın kral” diyen cenaha katılmıştı.
Yılların siyasetçisi yeni kral, ne yazık ki “Daha dün yanımda kimse yoktu. Bu dalkavuklar ve akıl hocaları da nereden çıktı, bunlar ne istiyor, bunlara güvenebilir miyim” diye düşünmedi.
Gel zaman git zaman sonra (aslında bir yıl) taşlar yine yerinden oynadı. Bir anda seçimler öncesi favori olmasına, tüm çabasına ve özellikle iş dünyasının desteğini almasına karşın biraz da kendi hatalarından alaşağı ediliverdi.
Kral yine ölmemişti ama artık sayılı günleri kalmıştı. Bu kez yeni kral Yücel Yılmaz‘dı.
Karesi Beyi Yücel Yılmaz’ın isminin açıklanmasıyla birlikte ne kadar büyük bir siyasetçi ve devlet adamı olduğu da ortaya çıktı.
Öyle ya, Yılmaz Balıkesir’in yıllardır beklediği liderdi. Ankara’ya dönüşte başta partililer olmak üzere herkes yollara dökülmüştü. Ne de olsa yeni kral geliyordu.
Yücel Yılmaz’ın (tabii seçilirse) en azından Edip Uğur ve Zekai Kafaoğlu’nun yaşadıklarından ders almasını ve etrafını yalakalarla, çakallarla, dalkavuklarla doldurmamasını diliyorum.
Günümüzde kralların ömürleri çok kısa sürüyor çünkü…