Okullar açılırken, CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, önceki gün basına, çok önemli bir açıklama yaptı.
Açıklamasının tek bir konusu vardı:
Adeta sahipsiz kalan eğitimin ”imdat” çığlığı…
Doğrudan iktidara yönelik bu çağrısında Kılıçdaroğlu, tam “14 maddelik” çözüm önerisini kamuoyu ile de paylaştı.
Ortada bırakılan eğitime, sahip çıktı.
Hem CHP’li belediyelere hem de örgütlere, konuyu halka anlatma konusunda görev çıkardı.
Eğitimde fırsat eşitliğinin zaten bulunmadığını belirten Kılıçdaroğlu; “Bu salgın döneminde, evinde, televizyon ve interneti bulunmayan çocuklar için uzaktan eğitim, mümkün değildir.” dedi.
Kılıçdaroğlu: “Dikkat! 21.Yüzyıl’dayız!
Zorunlu eğitimde, devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 18 bin öğrencinin evinde, internet yoktur.
İktidarın 21.Yüzyıl Türkiye’si budur!
Devlet okullarına giden 754 bin 500 öğrencinin evinde, televizyon da yoktur.” dedi.
Peki bu durumda, sözde ‘uzaktan eğitimi’ interneti ve televizyonu olmayan öğrenci, nasıl yapacak?” diyerek, iktidar adayı olarak da çözüm önerilerini de tek tek ortaya koydu.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun eğitim için açıkladığı bu
“14 maddelik” çözüm önerileri, üzerinde çok iyi çalışılmış bir “halkçı çağrı”dır.
İşte “14 maddelik” bu çözüm önerileri:
1-Bu salgın koşulları için en az 57 bin 500 yeni derslik ve 92 bin de yeni öğretmene ihtiyaç vardır.
57 bin 340 olan derslik ihtiyacı derhal karşılanmalıdır.
Gerekirse bazı köy okulları açılmalıdır.
2-CHP olarak, iktidara sesleniyoruz:
Kaynak sorunu varsa; yer tahsisi yapın, CHP’li belediyelerimiz, çocuklarımız için, illerinde bunu yapmaya taliptir.
Özellikle Büyük Şehir Belediyelerimiz
“Uygun olan binalarını MEB’in kullanımına tahsis etmeye hazırdır.
3-Yeni derslikler için 92 bin yeni öğretmen, derhal atanmalıdır.
“Kadrolu/sözleşmeli/ücretli öğretmen” garabeti de derhal kaldırılmalıdır.
4-Okulların açılması ile salgına uygun olarak en az 60 bin kadrolu yardımcı personel alınmalıdır.
5-Velilerden dezenfektan, maske, ateş ölçüm cihazı gibi ihtiyaçlar için ücret asla istenmemelidir.
6-Zorunlu örgün, eğitim kapsamında, devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 18 bin öğrenciye internet bağlanarak, maliyeti evrensel hizmet fonundan sağlanmalıdır.
Böyle bir fon da var; para da vardır.
7-Uzaktan eğitimde, öğrenci ve öğretim elemanlarına, internet erişimi ücretsiz veya çok az ücretle sağlanmalıdır.
8-Evinde televizyon olmayan 754 bin 500 öğrenci için MEB, bir kampanya başlatmalıdır.
MEB açmayacaksa eğer, CHP’li belediyeler bunun için de hazırdır.
9-MEB, bilgisayarı veya tableti olmayan öğrencilere bunları karşılamalıdır.
MEB eğer bunu da yapamayacaksa, CHP’li belediyeler, yıl başı döviz kuru güvencesi verilerek ve engellenmemek koşuluyla, bunu da çözmeye taliptirler.
10-Uzaktan eğitim sadece TRT’de değil; temel dersler, bütün TV kanallarından aynı anda, eş zamanlı olarak verilmelidir.
11-Salgın döneminde, hiç olmazsa, belirli temel derslerin açılan okullarda verilmesi düşünülmelidir.
12-Açılan okulda bir sağlıkçı ve bir rehber öğretmen mutlaka bulundurulmalıdır.
13-Servis esnafının primleri ile kredileri, faizsiz ertelenmelidir.
14-Yaşları 12’den küçük çocukların anne-babalarına dönüşümlü olarak “eğitim izni” hakkı tanınmalıdır.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun, bu salgın döneminde eğitim adına “halkçı çağrı” olarak görülen bu çözüm önerileri, çok çok önemlidir ve de çok isabetlidir.
İktidar da bu çağrıyı, duymazdan gelmeyip, dikkatle değerlendirmelidir.
