Kent Enstitüleri terimi Prof. Dr. Selçuk Şirin’e ait…
Hocanın kültürel gelişim ve toplumsal kalkınmayla ilgili önemli tespitleri var…
1950’li yıllarda Türkiye nüfusunun %75’i kırsalda yaşıyordu ve doğal olarak halk da aynı oranda muhafazakârdı…
Köy Enstitüleri ve Halkevleri cumhuriyetin insan malzemesini yetiştiren taşıyıcı kolonlardı…
Köy Enstitüleri; yaparak, yaşayarak öğrenmeyi; marangozluktan arıcılığa, çiftçilikten duvar ustalığına kadar her şeyi üretirken öğretti…
Kent Enstitüleri; Bilim-Teknoloji-Tasarım-Mühendislik-Sanat ve Matematik gibi temel bilimleri çözerek öğretecek, bundan böyle bizim çocuklarda uluslararası deneme ölçme sınavlarına yaşıtları gibi korkmadan girebilecek…
Gençler, Kent Enstitülerinde, eko sistem=Özgürlük ortamında gelişecek, katma değeri yüksek ürünler üreterek markalaşacak.
Her ilde en az bir tane girişimcilik merkezi olacak.
Buralara proje uygulama ve geliştirme alanları sağlanacak…
Gelelim temel soruna; Bütün bu işlerin yapılabilmesi için gerekli desteği kim sağlayacak?
Belediye Başkanları…
Hatırlayalım:
Cumhuriyeti kuran kadrolar 1946-50-54 seçimlerinde muhafazakâr görünmek için Köy Enstitülerini ve Halkevlerini gözden çıkarmışlar ama seçimlerde muhafazakârların oylarını alamadıkları gibi, kendi oylarının da bir kısmını kaybetmişlerdi…
CHP 1957 seçimine, içinde demokratik ve özgürlükçü bir anayasa talebi de olan İlk Hedefler Beyannamesiyle girdi ve %42 gibi yüksek bir oy aldı.
Benzer bir sıçramayı aynı yoldan giderek 1977’de de yaptı.
Demek ki neymiş? Kendi çizginizde giderekte kazanabiliyor muşsunuz!
Her seçimin kendine özgü kazanma gerekçeleri vardır.
31-Mart-2024 yerel seçimde seçmen içine düşürüldüğü açlık ve sefalet çukurundan bir an önce çıkmak ve AKP’ye iyi bir ders vermek istiyordu. Ayağına gelen fırsatı iyi kullandı. AKP’yi yenebilecek tek parti olan CHP’ye oyunu verdi…
Bu noktada CHP adaylarının geçmiş 5 yılda oldukça başarılı olmalarını, örgütlerin ve birkaç istisna olsa da yeni adayların gösterdikleri performansı
görmezden gelmek haksızlık olur…
Şunu demek istiyorum:
CHP’nin kazanma taktiğini 5 yıl içinde güncellemesi, bunun için de kentlilik bilincini geliştirecek çalışmalar yapması gerekiyor.
Toplumu muhafazakârlıktan kurtarmazsanız iki seçim sonra siz de muhafazakâr olursunuz…
Seçmen CHP’nin kendi kimliğine değil, kendisine benzeyen haline oy verdi…
Bilmem anlatabildim mi?