1. Haberler
  2. YAZARLAR
  3. KELİN MERHEMİ OLSA KENDİ KAFASINA SÜRER…

KELİN MERHEMİ OLSA KENDİ KAFASINA SÜRER…

featured

“Suriye’deki yeni yönetimin inşasıyla ilgili CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan açıklama geldi.

“Türkiye üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeli, ülkemizin ve bölge coğrafyasının geleceği için laik ve demokratik bir Suriye’nin inşaasına katkı sunmalıdır” ifadeleriyle, bölgedeki hassas duruma dikkati çeken Kılıçdaroğlu, sürecin temel ilkelerini şu şekilde sıraladı: ”diye gidiyor haber.

Malum Aralık iş güç yoğunluğu sosyal medya mecralarının dürtmeli anonslarıyla göz ucuyla baktığımız haberlerden az biraz anlamaya çalışıyoruz ne olduğunu.

Bir an doğru mu okudum diye baktım.

Cidden öyle yazıyordu.

Ağız nahiyemden kulaklarıma göre yayıldığını hissettim ağzımın.

Hemen aklıma düştü yurdumun güzel bir deyişi.

Türkçeyi çok seviyorum, ne demiş atalarımız;

“Kelin merhemi olsa kendi kafasına sürer.”

Eski genel başkan yine ortadan gelesiye vurmuş topa.

Malum Meksika dalgasını da tribünleri de çok sever kendisi, tribünleri mutlu etmek için yapmayacağı şey yoktur.

Ne dediğinin, ne zaman dediğinin, ne için dediğinin çok önemi yok.

Necdet SARAÇgillerin çok sevdiği bir laf kütüphanesiyle “benim dediğim satar mı satmaz mı, satın alınırsa ne iyi, satılmazsa başka sefere.”

Genel Başkanın çırağı da aynı yoldan gidiyor, Selim Türkhan’ı mutmain etmek için siyaset yapıyor.

Ne de olsa çırak.

Haa bir de Balıkesirli çırak var, sen söyle Google’ye düşsün necip Türk milleti ne dediğine bakmaz, hafızaya da almaz ne kadar çok konuştuğuna bakar.

“İki” vekilin olduğu Büyükşehirli ilde gelecek seçim ilk ikiyi kaptırmazsın demişler .

Allah ne verdiyse konuşuyor.

Biz de kayıt ediyoruz bakalım,  dönem sonunda hangi dediği için ne yapmış karneyi takdim edeceğiz.

Yani efendim sen söyle, ne olursa söyle unutulma, görünmez olma.

E be genel başkan diyorsun ki; Yeni Suriye’nin inşasında Türkiye laik ve demokratik bir Suriye için katkıda bulunmalıdır.

Kim?

Türkiye.

Yani AKP hükümeti.

Şimdi 1. soru:

Suriye’nin eskisi neye ve kime göre hatta genel başkana göre,  laik ve demokratik değil miydi ?

Suriye Ortadoğu’daki son seküler devlet değil miydi?

Siz ve partiniz muhatap alınması gerektiğini ve çözümü paylaşmış olmayı söylemiyor muydunuz?

Siz genel başkanlıktan düşünce Suriye de mi düştü.

Gelelim 2. soruya:

Yıllardır itiraz ettiğiniz partili cumhurbaşkanı, hatta daha dün savunmanızda bahsettiğiniz üzere “hırsız ve diktatörlerden oluşan memleket yönetimi” böyle bir sorumluluğu ve misyonu taşıyabilir mi?

Yani Türkiye hemi laik hemi de demokratik bir ülke olarak yeni Suriye’ye yardım edecek hatta rejim ihraç edecek.

Böyle bir vizyon ve misyon yüklediğiniz bir Türkiye Cumhuriyeti varsa siz neye muhalefet ediyorsunuz.

Bizimle dalgamı geçiyorsunuz?

Dahası adam mı seçiyorsunuz?

Sizin bize anlattığınız Türkiye’nin önce kendisinin laiklik ve demokrasiye ihtiyacı yok mu?

Atalarımız boşuna mı demiş

“Kelin merhemi olsa kendi başına sürer.”

Demek ki merhemi var da kendi başında zayi etmeyecek Suriye’ye satacak.

Eeee tabi aslında mevzuu belli.

Yönetmeye aday olduğu ülkede Alevi kimliğinden dolayı topa tutulan bir kişi olarak laiklik ve demokrasiyi öne çıkarmak yerine, kendini peygamber soyundan ilan etmek gibi bir gericiliğe soyunan birinden, seçimlerde ulvi bir rütbe ile seçime girenden bu kadar laiklik ve demokrasi beklersiniz.

Babalar kız çocuklarını sevmesin derlerken,

Altı yaşındaki kız çocuğuna nikah hakkı verenlere

Annenizin dizinden yukarısına bakmayan diyenlerden daha nicesini söyleyenlerdeki laiklik ve demokrasi adına hesap soracağına helalleşme mavralarıyla üç parça oy için sağcılardan masa kurmayı tercih edenlerde, ”PİRO” diye seçime girenlerde merhem bulunur mu?

PİRO:

“Piro kelimesi Alevilikte kurucu ve lider anlamlarında kullanılır. Alevilikte bir kişiye saygı duyulduğunu göstermek için piro kelimesi tercih edilir. Piro, bir işin ehli olan yani o işin ‘piri’ olarak görülen kişilere hitap etmek için kullanılır. (açık kaynak internet)

Yani sayın genel başkanın çevresindekilerinin belli bir kitlede sempati , empati yaratması için kampanya malzemesi yaptığı bu unvanın ; Hoca Efendi, Reis, Şıh, Şeyh vb. gerici unvan ve takdimlerden hiçbir farkı yoktur.

Bu kötü takdime hiçbir CHP yetkilisinin de hiçbir itirazı ve şerhini görmedik.

Haliyle başa döndüğümüzde AKAPE’den işgal edilmiş Suriye’ye laiklik ve demokratik’lik götürmesini beklemekte kel merhemi metaforuyla karşılaşırız.

Kılıçdaroğlu’nun bu görevlendirmesinde AKAPE’ye merhem verme talihsizliğinde aynen buluruz.

Bu aklın kendi merhemi olsa kendi başına sürer.

Merheminiz hep başınızda olsun, esen kalın.

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
KELİN MERHEMİ OLSA KENDİ KAFASINA SÜRER…
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!