Efsaneleri, doğal ve kültürel varlıkları ile dünyaca ünlü Kazdağları, her gün kan kaybediyor!
Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Hacıbekirler Köyü’nde; orman katliamı, kırk günü aşkın süredir gözümüzün önünde gerçekleşiyor.
Bu doğa talanına, hep birlikte dur diyeceğiz değil mi?
Sadece Çanakkale’yi değil bütün bölgeyi de etkileyecek olan doğa kıyımı; hepimizin anamızı öpen, bundan dolayı olsa gerek cumhurbaşkanından en büyük plaketi alan adam Mehmet Cengiz’in bir şirketi olan Truva Bakır Maden İşletmeleri A.Ş. acımasızca gerçekleştiriliyor.
Dünyanın sayılı oksijen cennetlerinden biri olan Kazdağları, millete küfreden Cengiz’in cebi biraz daha dolsun diye mi yok edilişe sürükleniyor?
İçimizi acıtan duruma yürütme kararı vermesi gereken Danıştay, nasıl tepkisiz kalabiliyor?
Anlam veremediğimiz sessizlik, Cengiz Holding’in iktidara olan yakınlığından mı kaynaklanıyor?
Orman Genel Müdürlüğü başta olmak üzere Çanakkale, Bayramiç ve Çan ve Orman Bölge Müdürlüğü’nün bu talana sessiz kalmasını nasıl yorumlamalıyız?
Bu kurumlarımız adını aldığı ormana ihanet etmez değil mi?
Elbette, sadece orman bölge müdürlükleri değil Kazdağları’nda hizmet eden bütün kurum ve kuruluşları da dut yemiş bülbüle dönmemelidir.
Özellikle, Çanakkale ve ilçe belediyelerinin, Kanadalı altın şirketi Alamos Gold’u Kirazlı’dan gönderen Su Ve Vicdan Nöbeti ruhuna sahip çıkarak halkın mücadelesine ortak olmasını bekliyoruz.
Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Bayramiç Belediye Başkanı Hasan Cem Atılgan, Çan Belediye Başkanı Harun Arslan ve diğer yöneticiler; Cengiz Holding, köylerimizi tamamen ortadan kaldırdıktan sonra mı ortaya çıkıp birkaç söz edeceksiniz?
Bugün, başta Bayramiç’in Hacıbekirler Köyü olmak üzere proje sahasına çok ama çok yakın olan, her gün ağaç katliamına tanık Kazdağları köyleri; Halilağa, Muratlar, Etili, Keçiağılı, Osmaniye, Yanıklar, Yaylacık, Söğütgediği ve Hacıdervişler köylerinin acı çığlığını niçin duymuyorsunuz?
Çanakkale halkına hizmet için mi, yoksa köylerimizi haritadan tamamen silecek, geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan halkımızı topraklarından sürgün edecek, su kaynaklarımızı kurutacak doğa karşıtı projelere onay vermek için mi o koltuklarda otuyorsunuz?
Cengiz Holding’in Hacıbekirler’deki doğa katliamına ilk günden beri karşı duran, Kazdağları’nın cesur ve vefakâr dostu İda Dayanışma Derneği’nin Başkanı Sayın Ekrem Akgül, yerel yöneticilerin nedeni bilemediğimiz suskunluğuna tepkisiz kalmadı.
Çanakkale’yi ve ilçelerini yönetenlere tarihi çağrıda bulunan, sorumluluklarını anımsatan Ekrem Akgül açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
‘’Gündem zor biliyorum. Suriye’ye kilitlenmiş, daha çok uzayacak bir süreç içinde, yerel gündemimiz de var; Kazdağları…
İktidar destekli, millete küfreden Cengiz holding tarafından talan ediliyor; Kazdağları…
Kazdağları’nın doğasında bir aydan öte tam bir katliam var.
Binlerce yılda oluşmuş ve son buzul çağının, son gördüğümüz türleri, artık yok.
Artık o doğal ekosistemde, symbiotik bir yaşam yok.
Sabah yuvasında yavrularını bırakıp yiyecek arayan anne türler, geri döndüklerinde yuvalarını bulamadılar…
Eeeyyy Cengiz… Ve sana el verenler… Yetmedi mi?
Soyup soğana çevirdiğiniz koca bir ülke..
Ne doymaz iştahınız, varmış sizin…
Bu günleri, öyle bekliyormuşsunuz ki…
Size el veren siyaseti de o kararları verenleri de “rahmet” ile anacaklar. Ama bu mücadeleyi bırakmayanları da…
Bir sözüm de yerel yönetimlere…
Biliyorum ki halkın desteği olmadan olmaz.
Bir yaşam mücadelesi veriliyor yönettiğiniz coğrafyada.
Lütfen… Katılan halk, sizin ve partinizin doğrudan üyesi, seçmeni olmayabilir. Ama bu gün bu coğrafyadan siz sorumlusunuz.
Su kaynakları, toprak, iklim ve hava…
Sizlerin sorumluluğunuzda artık.
Nasıl olur, ne olur, hangi karar ile mümkün ise…
Birer inisiyatif kullanma yetkisini meclislerinizden çıkarın.
Ya da doğrudan kullanın.
Bir coğrafyanın yok edilmesini seyretmeyin.
Seyirci olmayın.
Yerel halkın yanında olun.’’