Sevgili Ali Yılmaz Diker, Edremit Ziraat Odası Başkanı. Kendisi, yılların birikimi ve donamı ile 4 yıldır görevini başarıyla sürdürüyor. Ali Yılmaz Diker, çalışkanlığı ve üretkenliği gibi beyefendi kişiliği ile de Edremit’te sadece tarım dünyasının değil her kesim tarafından sevgi ve saygı gören bir değerdir.
Son yıllarda adeta can çekişen tarım sektöründe hizmet vermenin bütün zorluklarına göğüs geren başkan Diker ve yönetim kurulu, sahip olduğu kültürel ve doğal varlıkları ile ülkemizin en önemli ilçelerinden biri olan Edremit’i en iyi şekilde temsil etmeye özen gösteriyor. Bölge çiftçisine ve dünyaca ünlü olan oksijen deposu Kazdağları’na sahip çıkıp koruyan Edremit Ziraat Odası, bu ilkeli ve tutarlı davranışı ile yediden yetmişe herkese örnek oluyor.
Edremit tarım sektörünü bir adım ileriye taşıyan çalışmalara ara vermeden devam eden değerli başkan Diker, zeytin hasadının başlamasıyla da oldukça yoğun bir süreç geçiriyor. Kendisi sağ olsun, bu hareketli iş temposuna rağmen, haber sitemiz http://balikesir24saat.com ‘un siz sevgili okurları için zaman ayırdı. Bunun için kendisine teşekkürlerimi iletiyor, çalışmalarında başarılar ve kolaylar diliyorum.
Sevgili okurlarım, şimdi gelin hep birlikte tarımın emek dolu dünyasına konuk olalım. Bakalım, Başkan Ali Yılmaz Diker, tarım ve bölgesi adına neler söylemiş. Sizlere, keyifli okumalar diliyorum.
Ali Yılmaz Diker, kimdir? Kendinizi, okurlarımıza tanıtabilir misiniz?
Edremitli çiftçi bir ailenin çocuğu olarak 1959 yılında dünyaya gelmişim. İlkokulu Edremit’te Gazi ve Cumhuriyet Okulu’nda bitirdim. Sonra Edremit Lisesi’nin orta kısmını bitirdim. Ardından sınavlarına girmiş olduğum Öğretmen Okulu’nu kazandım. Gökçeada Öğretmen Okulu’nu bitirdim. Daha sonra da askere gidip geldim. Ve evlendim.
Edremit Ziraat Odası’na 1982 yılında muhasebeci olarak işe başladım. Yıllar itibariyle; muhasebeci, başkâtip ve genel sekreter olarak görev yaptım. 2004 yılında emekli oldum. Daha sonrasında gerçekleşen oda seçimlerinde yönetim kuruluna seçilerek, muhasip üye ve bir sonraki dönemde de başkan vekilliği görevlerinde bulundum. 4 yıl önce de başkan seçildim. 4 yıldan beri arkadaşlarımla birlikte Edremit Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütmekteyim.
Evli ve iki çocuk sahibiyim. Kızım tekstil mühendisi, oğlum ise elektronik mühendisi olup İstanbul’da çalışmaktadırlar.
Edremit Ziraat Odası Başkanlığı’na seçilme süreciniz nasıl gelişti?
Bir ekip ruhu anlayışına sahip mevcut delege arkadaşların teveccühü ile yapılan seçimlerde; oda meclis üyesi, onun içinden de oluşan yönetim kurulu üyeliğine ve onun içinden de yönetim kurulu başkanlığına seçilmiş bulunuyorum.
Edremit Ziraat Odası Başkanlığı Yönetim Kurulu, kimlerden oluşmaktadır?
Yönetim kurulu, benim gibi her bir mahallede kendi üyeleri arasından seçimle gelen seçilmiş üye arkadaşlardan oluşur. Her birinin faaliyet alanı farklı olsa bile çiftçilikle iştigal edenlerden ve odaya kayıtlı üyelerden oluşur.
Kaç üyeniz bulunmakta, odanızın amacı ve işlevi nedir?
Odamızın kayıtlı 8000’in üzerinde üyesi vardır. Bunların bir kısmı pasif üyedir. Odamız 6964 sayılı Ziraat Odaları Birliği Kanunu’na göre kurulmuştur. Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları kapsamında bulunmaktadır. Çiftçilik ile geçinmekte olan kişi veya kurumların ortak hak ve menfaatlerini koruyup kollayan, resmi kuruluşlar ile koordinesini sağlayan bir kuruluştur.
Ziraat odası olarak, çiftçilere ne gibi hizmetler vermektesiniz? Odanızın olanakları neler? Üyelerinize nasıl destek oluyorsunuz?
Bizlere kanunların ve yönetmeliklerin verdiği yetki ve görevler doğrultusunda, üyelerimizin her yıl düzenli olarak çiftçi belgelerinin tanzimi ve düzenlenmesi yapılır. T.C. Tarım Ve Orman Bakanlığı’ndan alınacak teşvik ve desteklerden faydalanması sağlanır. Bunun dışında; Bağ-Kur kayıt işlemleri, tarımsal elektrik kullanımları, bankalardan kredi kullanmaları ve Tarım Sigorta Havuzları (Tarsim) konularında kendilerine destek olunur.
Üyelere, ürün maliyetleri, yıllık hesaplanarak ilgili resmi kuruluşlara tavsiye niteliğinde bilgiler verilir. Bütçeye bağlı olarak üyelerimize her türlü zirai ilaç, gübre, tohum, alet ve benzeri şeylerin temini yapılır. Ve üyelerimizin bunları uygun fiyatla ve vadeli olarak alabilmesi için yardımcı olunur.
Yerel kuruluşlar ve yönetimlerle işbirliğine gidilir. Çiftçilerimizin hak ve menfaatine olan konularda çeşitli raporlar hazırlar ve görüşlerimizi bildiririz. Toplantılar yapılır, düzenlenir. Hasat süresinde yaşanan sıkıntılar ve üretici fiyatları hakkında, üreticilerimizin menfaatleri gözetilerek gerekli basın açıklaması yapılır. Böylelikle kamuoyu oluşturularak üreticinin sesi duyurulmaya çalışılır.
Bunun yanında, yöresel tüm sıkıntılar sorunlar masaya yatırılır. Bu konuda düzenlenen sempozyumlarda, konuşmalarda, oturumlarda ve basında bu konular tartışılarak üreticinin haklı dilekleri ve temennileri resmi kuruluşlara duyurulmaya çalışılır.
Diğer kurumlar ile örneğin İlçe Tarım, Belediye, Kaymakamlık, Valilik, Zeytincilik Üretme İstasyonu Müdürlüğü ile iletişiminiz nasıl? Oda olarak sizin onlardan beklentileriniz neler?
Diğer kurumlar ile ilgili beklenti ve taleplerimizi, yaşadığımız süreç içerisinde kendileri ile zaman zaman paylaşıyoruz. Onlara taleplerimizi sunmaktayız. Özellikle tarımsal alanların korunmasında, kooperatifçiliğin geliştirilmesinde, düzenlenecek tarımsal fuar veya etkinliklerde bölgemiz ürünlerinin tanıtılmasında ve bunların coğrafi işaretlerle tescilinin yapılarak ilçe tarımsal ekonomisine ve üreticiye katma değer yaratılmasında önemli çalışmalarımız bulunmaktadır. Alternatif tarımsal üretimler üzerinde çalışarak bunların bölgeye kazandırılması için de gayretimiz devam etmektedir.
Edremit’teki tarım ve hayvancılık sektörü hakkında bizleri kısaca bilgilendirir misiniz?
Edremit ilçesinde yapılan tarımın en büyük bölümü zeytinciliktir. Zeytin, bu ilçenin belli başlı tarımsal potansiyeli ve belirleyicisidir. Bunun yanında bölgede narenciye ürünleri ve diğer meyve çeşitlerinden de bulunmaktadır. Ayrıca bölgede özellikle Bostancı ve Çıkrıkçı kırsal mahallelerimizde, tahılların yanında mısır ekim alanları ile birlikte hayvancılık da yapılmaktadır.
6) Tarımın ve hayvancılığın ülke genelindeki son durumu hakkında ne yönde görüş belirtirsiniz? Ülkedeki genel durum, Edremit’i ne yönde etkilemektedir?
Ülkemizdeki tarımın etkilerinden, muhakkak ki ilçemizde etkilenmektedir. Ülkedeki tarımsal potansiyel ürünlerin girdi maliyetleri çok yüksektir. Bu girdi fiyatlarının yüksekliğine göre ürünlerin fiyatlarında ise çıkış olamamaktadır. Dolasıyla üretici bu maliyetler karşısında üretimden kaçmaktadır. Özellikle genç çiftçiler kazanamadıkları için farklı sektörlere kaçmaktadır. Böyle olunca tüketici talepleri ithalatta da döviz kuru artışından dolayı karşılanamadığı için üretim azlığından tüketici fiyatları aşırı yükselmektedir. Bu dengesizlik, tarımsal üretimin yanında tarımsal üretime bağlı çalışan sanayi kolunu da etkilemektedir. Bu kısır döngü, tarımda çalışan insanları mutsuz etmektedir. Bu sistemsizlik çözülmediği sürece, üreticiyi üretimde görmek pek mümkün görülmemektedir.
Edremit genelindeki ekili tarım alanı ortalama ne kadar? İlçedeki önemli tarım ürünleri hangileridir? Bu ürünlerin, iç ve dış pazardaki konumu nedir?
Edremit genelinde tarımsal alan 71 bin 582 hektardır. Bunun 23 bin 812 hektarı tarım alanıdır. 20 bin hektarı da zeytinliktir. Geri kalan kısım ise diğer ürünleri kapsamaktadır. Bunun yanı sıra; 44 bin 600 hektarı ormanlık alan, 2 bin 300 hektarı çayır ve mera, bin hektarı tarım dışı olan arazi bulunmaktadır. Mevcut arazilerimizin 5 bin hektarı devlet eliyle, 3 bin hektarı da üreticinin kendi imkânları ile sulanmaktadır.
Ürünlerimiz başında bulunan zeytin ve zeytinyağının kalitesi ve tanınırlığı ülke sınırları dışına taştığından dolayı, gerek yurt içinde gerek yurt dışında pazarlanmaktadır. Ayrıca mandalina başta olmak üzere narenciye ürünlerinin üretimi, bölgede ve ülkemiz genelinde talep görmektedir. Keza önemli ürünlerimizden biri olan incir ve diğer tarımsal ürünler, yazın artan nüfus yoğunluğundan dolayı gelenlerin beklentilerine cevap vermek için bölgede üretilmektedir.
Edremit, zeytin üretiminde söz sahibi olan en önemli merkezlerden birisi. Bugün, ilçede ne kadar zeytin üreticisi var? Zeytincilik sektörünü, bütün yönleriyle ele almak gerekirse, bize neler söylemek istersiniz?
Edremit, zeytin üretiminde bölgenin (Edremit Körfezi’nin) lokomotif ilçelerinden biridir. Ancak, ürünün bölgede daha çok katma değer yaratması için paketleme, ambalajlama ve coğrafi işaretlerle tescillemek ve pazarlama yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu yöntemlerin, daha düzenli bir şekilde uygulanması neticesinde ürünün tanınırlığı çok daha fazla olacaktır.
Geçtiğimiz yıllarda hem üretimde hem pazarlamada aktif rol alınmasıyla bölgemizde aktif olarak bulunan 2 bin 500 zeytin üreticimizin yanında tedarikçiler ve aileler ile birlikte düşünüldüğünde en azından 30 bin kişi geçimini zeytincilikten karşılamaktadır.
Sizce, sektördeki en büyük sorun nedir? Bu sorunlara yönelik gereken önlemler alınıyor mu?
Tarımda en büyük sorun, girdi fiyatları ve işçi bulamama. Özellikle zeytin hırsızlığı son yıllarda büyük bir sorun haline geldi. Zeytinliklerde hayvan otlatmaları da bir diğer sorun.
Zeytin sahalarını ve zeytin üreticisini koruma adına hangi adımlar atıldı?
Balıkesir Valiliği ve Edremit Kaymakamlığı tarafından hayvan otlatma ve hasat hırsızlığına karşı alınan önlemler var. Ancak bu konuda kanuni düzenlemeler ve cezalar caydırıcı olmadığından dolayı, maalesef bir türlü istenilen sonuç alınamıyor.
Girdi fiyatlarında ise özellikle mazot, gübre, ilaç ve tohum fiyatları ile birlikte zirai aletlerde fiyat farklılıkları %100‘leri aşmış vaziyettedir. Bu da üreticiyi tarımdan uzaklaştırıyor.
Ne yazık ki Kazdağları, maden çalışmaları ile de gündemde yer alıyor. Bu durumdan Edremit etkileniyor diyebilir miyiz? Özellikle zeytin ağacını tehdit eden yasa değişikleri de zaman zaman söz konusu olabiliyor. Bütün bu gelişmeleri nasıl yorumlamaktasınız?
Edremit ilçemizde, zeytincilik sektörü Kazdağları’nın güney eteklerinde denizden 400 metre ’ye kadar yükseklikte yapılmaktadır. Ancak Kazdağları’nda altın madeni aranmasıyla ilgili sıkıntı halen devam etmektedir. Bununla ilgili olarak kanun değişikliği, zeytinciliğimizi zora sokacağı için hep karşı geldik. Bu durum da bizim esas işimizden ayrılmamıza ve bu konuyla ilgilenmemize neden oluyor. Ve eforumuzu bu yönde sarf ettiğimiz için de bizi yoruyor.
Ayrıca bu bölge, tanınırlığı ve cazibesinden dolayı çok göç almaktadır. Dolayısıyla zeytinlik alanları birer arsa olarak görülmektedir. Belediyelerin de bu arazileri imara açması, bölgedeki zeytinlik alanları açısından sıkıntı yaratmaktadır. Bununla birlikte, üretici de zeytincilikten yeterince gelir elde edemediği için zeytinliklerinin bir kısmını satmak zorunda kalmaktadır. Bu satılan zeytinlikleri alanların bir kısmı, zeytincilik faaliyetlerine devam ederken bir kısmı da çeşitli yollarla imar olarak veya diğer alanlarda kullanmaktadır. Böylelikle zeytinlik alanlarının yok olmasına ve bölgedeki zeytin üretiminin azalmasına sebep oluyorlar.
Oda olarak, geleceğe yönelik projeleriniz nelerdir? Ve son olarak okurlarımıza iletmek istediğiniz başka bir konu var mı?
Oda olarak düşüncelerimiz; dünya ile entegre olmak ve boy ölçüşmek istiyorsak, ithalatı değil, ihracatı düşünmeliyiz. Bunun içinde çok daha fazla üretmek zorundayız. Üretmek içinde mevcut toprak yapımızı korumak zorundayız. Her geçen gün küserek üretimden kopan çiftçilerimizi, her alanda desteklemeliyiz. Özellikle genç çiftçi projeleri ile toplumu yenilikçi bir üretim potansiyeli içinde değerlendirecek insanlarımız için, tüketen toplum yapımıza sağlıklı ve yaşanabilir bir üretim sahası sağlamalıyız.
Sağlıklı bir toplum yaratabilmek için; öncelikle sağlıklı bir toprak, sonrasında gübreleme, ilaçlama ve yetiştirme teknikleriyle yetiştirdiğimiz çiftçimizi çeşitli toplantı ve konferanslarla çağın gerekliliğine göre üretime teşvik etmeyi amaçlamalıyız.