6 Mayıs 1949 tarihinde Kayalar köyünde dünyaya gelmişim, anam “Hıdrellez Günü” doğurdum ben seni derdi, bu yüzden doğum tarihimi hiç unutmam ve bu tarihte bir hata olmadığına inanırım.
1955 yılı Eylül ayı başında, altı yaşımı yeni doldurmuştum, ilk okula çağırdılar, elimde çok yapraklı nüfus kağıdım var, büyükler ona kafa kağıdı derler, nüfus kağıdımı elimden aldılar, üzerine sabit kalem ile bir numara yazdılar, içindeki bilgileri de büyük bir deftere yazdılar, bu nüfus kağıdı artık bizde kalacak dediler.
Okul için anam, terzi Topal Fatma’ya siyah önlük ve beyaz yaka diktirdi, babam da Balıkesir’den bana ve ablama siyah lastik ayakkabı, kalem, defter ve silgi almıştı. Büyük bir telaş ve heyecan ile okulun açılacağı günü sabırsızca bekledim ve ilk gün ablam ile birlikte okula gittim ve başladım. *Benimle beraber ilkokula başlayan 1949 doğumlu Kayalarlılar’ın isim listesi aşağıdadır.(13 Kız, 15 Erkek = 28 kişi)
1. Nezihe Dereli, 2. Şennur Koruyan, 3. Sadriye Koç ,4. Arife Güner, 5. Ümmügül Kocaoğlan, 6. Emine Keskin, 7. Gülşen Çakar, 8.Semiha Uçar, 9. Nakiye Karabulut, 10. Cemile Özel, 11. Hatice Sarıçoban, 12. Perihan Sözlevi, 13. Cevriye Kayacık.
1. İbrahim Köse, 2. Sebahattin Borazan, 3. Hüseyin Çakar, 4. Rifat Güner, 5. Muharrem Kaynak, 6. Hasan Çoban, 7. Eyüp Erkek, 8. Fikret Turna, 9. N.Akay Kaynak, 10. Ali Osman Kırhanlı, 11.Yusuf Kalay, 12. Hasan Tınaztepe, 13. Nevzat Eser, 14. İbrahim Ayvalı, 15.Veli Meşe.
Birinci sınıfta 28 arkadaşımla tek sınıf ve tek öğretmende okudum , ikinci ve üçüncü sınıfta iki ve üçüncü sınıf öğrencileri aynı sınıfta ve tek öğretmen ile , dört ve beşinci sınıfları da tek öğretmen ve birleşik sınıf olarak okudum. Birinci sınıftan itibaren bütün derslerim pekiyi idi , çalışkan bir öğrenci idim , beşinci sınıfı bitirip diploma alacağımız yıl okul bitirme sınavı vardı, tüm derslerden ayrı ayrı sözlü ve yazılı sınava girdim ve ilk okulu pekiyi derece ile bitirdim. 1959 -1960 öğretim yılında Kayalar İlk okulundan mezun olan Kayalarlı öğrenci sayısı 32 kişidir ve isimleri aşağıdadır.
1. Ayşe Koç, 2. Cihat Şengül, 3. Emine Kocaoğlan, 4. Rabia Şen, 5. Sefiye Tunca, 6. Vasfi Koç, 7. Yaşar (Çetmi ) Emir, 8. Muharrem Kaynak, 9. Atike Erbayrak, 10. Eyüp Erkek ,11. Meliha Akkoç, 12. Fikret Turna, 13. Meryem Başkurt, 14. Nevide Açar, 15. Fatma Öztürk, 16. Ali Osman Kırhanlı, 17. Yaşar Tuncel, 18. Fatma Dereli, 19. Şekibe Ünverdi , 20. Kadriye Köse, 21. Fatma Yenal, 22. Mehmet Ak, 23. Nihat Gündoğan, 24. Hayati Kanat, 25. Cevriye Kayacık, 26. Rifat Güner, 27. İbrahim Ayvalı, 28. Ümmügül Kocaoğlan, 29. Şennur Koruyan, 30. Nezihe Dereli, 31. Zekiye Tunca, 32. Saniye Koruyan, Toplam 32 arkadaş mezun olduk .
NOT: Burada yazılı olan isimler, Celal Karabıyık ve Ali Osman Kırhanlı’nın Kayalar ilkokulunda öğretmenlik yaptığı dönemde, karne kayıt ve diploma kayıt defterinden çıkartılarak kayıt altına alınmıştır.
***
Gelin ilkokul hayatımı kendi yazdığım “Kayalarlı Kaynak” şiirimle anlatayım. Konu ve olayları uzun uzun yazarak anlatmak zor olsa da, manzum iki mısra ve dize ile, bazen de bir kaç kıta şiir ile daha kolay anlatabiliyor insan. Bu şiirimi (61) yılda düzelte düzelte (16’lı) hece ölçüsü ile yazdım, kitaplarım hariç, siz değerli okuyucularımla ilk kez paylaşıyorum.
KAYALAR’LI KAYNAK
Altı yaşımda idim, beni okula çağırdılar
Nüfus kağıdıma baktılar ve elimden aldılar
Sabit kalem ile üstüne bir numara yazdılar
Bir damga gibi nüfus kağıdımın üzerindedir
Sayıları unutsam da numaram aklıma gelir
Okula gitmeden sökmüştüm okumayı, yazmayı
Çarpım cetvelini, harfleri, sayı ve rakamları
Bir çok coşkulu marş ve şiiri ezbere bilirdim
Kalem tutardı benim elim, resim falan çizerdim
Bir torba içinde dururdu, kalem ve defterlerim
Benim çantam yoktu, kitapları torbaya koyardık
Silgi düşmesin diye, iple boynumuza asardık
Okula soba odunu götürürdük her birimiz
Öğle yemeğine gitmezdik, uzak idi evimiz
Torbamızda olurdu bizim yiyip içtiklerimiz
Ne olacak, bir topak peynir ile bir şişe ayran
İki dilim ekmek, bir kelle sarımsak, yada soğan
Olmaz olur mu, vardı ayranı bile bulamayan
Olurdu yavan ekmek ile sarımsak soğan yiyen
Bütün bu dediklerim yaşandı, var mı inanmayan
23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos ile 29 Ekim’ler
Bizim Ulusal Bayramlarımızdır, öyle öğrendik
Ramazan ve Kurban Bayramlarını da çok severdik
Çok güzel bir andımız vardı, her sabah and içerdik
Hani derler ya, işte öyle çocuklar gibi şendik
Okuldaki Yerli Malı Haftasını çok severdik
Bahar bayramında kıra gitmeyi iple çekerdik
Milli Bayramlarımızda ön sırada yürümeyi
Bayram günü törende ezbere şiir okumayı
Öyle çok severdik, biz okula koşarak giderdik
Sadece öğretmenlerde bulunurdu dolma kalem
Bizdekiler divit uç, tükenmez ile kurşun kalem
Herkesin cebinde kemik saplı bir çakı olurdu
Kalemtıraş yoktu, kalemi çakı ile açardık
Biz bu çakıları başka işlere de kullanırdık
Gönlümüz has yapraklı defterler arzu ediyordu
Bize saman yapraklı bir defter bile yetiyordu
Masaya yazı yazmak için deste deste çubuklar
Torbamızda taşınan fasulyeler ve küçük taşlar
Torbamız dahil eğitim araçlarımızdır bunlar
Okuma yazmada sıra vardı, harf, hece, kelime
Önce yazılırdı kelime, en son gelirdi cümle
Alfabeyi ve bütün kitapları ezberlemiştik
Dilbilgisinde bütün fiilleri çekebilirdik
Tarihin kronoloji cetvelini ezberlemiştik
Matematikte dört işlem bile yaptık, problem çözdük
Coğrafya’da biz dilsiz Türkiye haritası çizdik
Fen Dersi yoktu, biz Hayat Bilgisi Dersi okuduk
Aile ve Yurttaşlık bilgisinde çok şey öğrendik
Tarım İş, Resim İş, El İşi gördük ve uyguladık
Pekiyi derece ile bitirdim, diploma aldım
Bitirme müsameresinde bir piyeste rol aldım
Hala inanamam ben orda nasıl da oynamıştım
Kendimi bilirim, neysem oyum, asla rol yapmadım
Otuz iki kişiydi o yıl bitiren arkadaşım
Okul bitince bende kuran kursuna devam ettim
Herkes gibi bende Kuran alfabesini öğrendim
Kursu bıraktım ve Balya orta okuluna gittim
Okulun hem başında, hem sonunda iftara geçtim
Ben pek haylaz değildim, genelde çalışkan biriydim
Anam cahil, babam ilk okul üçe kadar okumuş
Ninem çokmuş benim, iki evli imiş dedelerim
Dedemin birini görmedim, cahildir ninelerim
Gece gündüz ders çalışmakla geçti benim günlerim
Ne olursa olsun ben o günlerimi çok özlerim
İlk okul, Orta okul, Kuleli, Kara Harp Okulu
Topçu subayı olunca, Topçu ve Füze okulu
Evlenince çoluk çocuk değiştiriyor konuyu
Adım adım otuz bir yıl dolaştık Anadolu’yu
Ne anaya, nede Anadolu’ya doyum olur mu
Muharrem KAYNAK
14.03.2022