Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan 2018-2019 iş takvimine göre, okullarda birinci eğitim ve öğretim dönemi 18 Ocak 2019 Cuma günü yani bugün sona erecek. Bugün karnelerine kavuşacak olan öğrenciler, 3 Şubat 2019 Pazar gününe kadar sömestr tatilinde olacak. İkinci dönem ise 4 Şubat 2019 Pazartesi günü başlayacak ve 14 Haziran 2019 Cuma günü son bulacak.
Uzmanlar karnelerin iyi veya kötü olması halinde nasıl davranılması gerektiğini şöyle ifade ediyor: Karnelerin kötü gelmesi halinde sözel şiddete başvurmanın yanlışlığı özellikle vurgulanmış. Sözel şiddet yapılmaması gerekenlerin en başında yer alıyor. Çünkü bu davranış çocuğun psikolojisinde, özgüven ve benlik algısında derin izler bırakabiliyor. Örneğin çocukta otoriteden korkma, geri çekilme, altına kaçırma gibi erken dönem yaşlarına ait davranışların ortaya çıkması gibi problemler gelişebiliyor. Bunun sonucunda çocuğun özgüveni zarar görüyor ve sosyal iletişim becerileri ile başarıya dair algısı, karar verme yeteneği olumsuz etkileniyor. Yine başarısız karnede ceza vermek yerine düşük notların sebebini belirlemek, iyileştirmeye yönelik planlama yapmak daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Doğru iletişim sayesinde çocuk karnesindeki zayıf notlarda kendi rolünün farkına varıp, gerekli sorumlulukları üzerine alacaktır.
Uzmanlar karneye yaklaşımda yapılan bir başka önemli hatanın kıyas yapmak olduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor: “Çocuğunuzu asla akranlarıyla kıyaslayarak eleştirmeyin. ‘Bak arkadaşın Ali’nin karnesi ne kadar iyi!’ gibi söylemlerden mutlaka uzak durun. Diğer akranları ve kendi çocukluğunuzla kıyaslama yapmanız onun yetersizlik duygularını pekiştirir. Özgüveni, şevki kırılır
ve geri çekilmesine sebep olur.” Yine karnedeki ara notlarını kimliğine ait bir özellikmiş gibi yaftalamaktan kaçınmak çok önemli. “Sen tembelsin, yaramazsın, aklın beş karış havada!” gibi söylemlerden uzak durmak gerekiyor. Bu tip cümleler çocukta “Ben hiçbir işe yaramıyorum, hep başarısızım ve öyle kalacağım” algısına sebep oluyor. Başarısızlık geçicidir. Çocuk bir alanda başarısız ise ilgi alanları değerlendirilip iyileştirmeye yönelik neler yapılacağına bakılması gerekiyor.
Peki, iyi karne geldiğinde de bazı yanlışlıklar yapabilir miyiz? Evet, bu anlamda da dikkat edilmesi gereken durumlar vardır. Karnesindeki notları yüksek olan çocuğa aşırı övgüde bulunmak sorumluluk ile başarı algısının yanlış şekillenmesine ve çevresini bu yanlış algıyla değerlendirerek ilişkilerinde problemler yaşamasına yol açabiliyor. Aynı zamanda başarısızlık korkusunun artmasına ve ileriye dönük kaygısının yoğunlaşmasına neden olabiliyor. Çok yüksek değerde hediyeler almanın da doğru olmadığını belirten uzmanlar, çocukta “İyi ve değerli şeyleri ancak başarılı olursam hak ediyorum, aksi takdirde iyi ve değerli şeylere kavuşamam” gibi bir düşünceye yol açabiliyor. Çocuğa tablet ve cep telefonu gibi pahalı hediyeler almak yerine takdir etme, “Aferin, başarını tebrik ediyoruz” gibi sözel ödüllere ağırlık verilmelidir.
Yarından itibaren evlerimizde özellikle çocukları okula giden evlerde yeni bir durum söz konusu olacak. Tatille birlikte uyku saatleri değişimi, oyun saatlerinin uzaması gibi birçok düzende belirli düzeyde esnemelerin çocukların gelişimi açısından olumlu etkilerinin olması mümkün. İşte bu konuda da uzmanların tavsiyeleri var. Şöyle özet olarak dile getirirsek “Oyun saatlerinde çocuklara sunulabilecek yeni hobiler, spor ve sanat etkinlikleri çocuğun farklı alanları tanımasına ve kendi yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olacaktır. Bununla birlikte, çocuklara onların ilgi alanlarına uygun ev dışı etkinlikler sunulabilir. Böylece ev dışında da aileyle birlikte kaliteli vakit geçirebilen çocuk, paylaşım ve iletişim açısından daha tatmin olabileceği bir noktaya gelecektir.
Bu vesile ile bütün çocuklarımıza ve eğitim camiasına ve tüm ebeveynlere iyi tatiller diliyorum…