Olmaz ya..
Kazara milletvekili olsam..
Meclis’te mensubu olduğum partinin arkasında durduğu bir konuya ilişkin olarak; benim inanmadığım, ikna olmadığım o konu hakkında kalkıp kürsüde lehte konuşma yapamam, elimi kaldırıp oylamada evet diyemem.
İsterlerse disipline sevk etsinler.
Yapamam.
Bunu iktidardaki partinin ya da muhalefetteki partinin mensubu olayım fark etmez yapamam.
Şimdi gündem “Kanal İstanbul” projesi ya..
Hiç merak edip projeyi inceleme fırsatınız oldu mu?..
Konuya ilişkin olarak bilim insanlarının yaptıkları açıklamaları izlediniz mi?..
Yani kısaca bu proje hakkında bilgi sahibi oldunuz mu?..
Samimi olarak söylüyorum.
Yüzde 100’e yakınımız bilmiyor!..
Bizi temsile yetkili kılıp da Meclis’e gönderdiklerimiz biliyor mu?..
Onlarda bilmiyor, onlar da..
Ellerine tutuşturulmuş yazılı kağıdı kürsüden okuyor!..
İşte bunun için kazara bile olsa ben vekil olamam.
Her şeye karşı durmak gibi bir yapıya sahip değilim.Kamunun yararına yapılan, bilimsel karşılığı, ekonomik yararı olan güzel şeyleri de alkışlamayı bilirim.
Ne var ki;şu “Kanal İstanbul” projesi konusunda tüm halkımızın kolay anlaşılır bir anlatım dili ile bilgilenmesi şart!..
Bu konuda asli görev basınımızın olmasına rağmen maalesef çoğunluğu iktidarın güdümünde olduğu için halkımız doğru bilgiden yoksun bırakılmaktadır.
Bakınız …
-Sadece kanalın kazılmasından çıkacak hafriyat 1,5 milyar metreküptür.
-Bu kazım işlemi sırasında çevredeki eko sistem değişime uğrayacaktır.
-Çıkan hafriyat Marmara denizine dökülecek adacıkların oluşmasına yol açılacaktır.
-Bu adacıklar fay sistemi için risk teşkil edecektir.
-Yeraltı suları tahrip edilecek tuzlanmaya yol açacaktır.
-Kanal nedeniyle Trakya ayrılacak ve askeri bir risk oluşturacaktır.
-Kanalın yapımı halinde çevresinde 3 milyon nüfuslu bir şehir olacak ve beraberinde akıl almaz sorunları getirecektir.
-Beklenen İstanbul depreminin şiddetinin artmasına yol açacaktır.
-Orta Avrupa’nın Karadeniz’deki sanayi atıkları Marmara denizine intikal edecek ve en kirli denize sahip olunacaktır.
-Marmara denizinde oksijen tüketimi hızlanacak ve yaşam değişecektir.
-44 familyaya ait 121 kuş türü olumsuz etkilenecek habitat kaybına yol açacaktır.
Bunlar yapısal, coğrafi,yüzeysel ve yaşamsal olumsuz değişimlerdir.
Yukarıdaki tespitlerin tümü bilimsel tespitlerdir.
Benim değil..Bilim insanlarının öngörüleridir.
Ya mali değişim ne düzeyde olacaktır?..
Tek kelime ile cevaplıyorum.
-75 milyar TL öngörülmektedir.
Bu para ile neler yapılır neler diyecek değilim.
Siz hesap edin artık..
Madalyonun öbür yüzüne..
Neden yapılmak istendiğine bir bakalım isterseniz..
Bunu da ÇED raporundan aktarıyorum.
-İstanbul boğazından yolda ortalama 50 bin gemi geçiş yapmaktadır.
-Geçiş yapan gemiler Montrö boğazlar sözleşmesi uyarınca geçmektedir.
-Montrö sözleşmesi 1930’da imzalandığında Boğaz’dan yılda 3 bin gemi geçmektedir.
-Artan deniz trafiği Boğaz için giderek tehlike oluşturmaktadır.
-Bugün 50 bin olan geçiş sayısı 2070 yılında 86 bin olacaktır.
Bu nedenle alternatif bir geçiş yolu sağlanması planlanmaktadır.
Görüldüğü gibi “bilimsel olumsuz tespitlerden” tek kelime yok!..
Şimdi..
Süveyş kanalı 1869’da açılmış..
Bir Osmanlı projesi.. Doğru da yapılmış!..
Yakın zamandaysa genişletildi. En geniş yeri de 300 metre oldu..
150 yıldır da hizmet veriyor.
Soru şu:
Bizim Boğazın en dar yeri 698 metre olduğuna göre bugünkü teknoloji ile gemilere güvenli geçiş sağlamak çok mu zor?..
Panama kanalı 1914’de açılmış.
105 yıldır hizmet veriyor.
Atlas okyanusu ile Pasifik okyanusunu birbirine bağlıyor.
Yakın zamanda o da 50 metre genişletildi .
Bizim Boğaz’ın en dar yeri 698 metre ; bugünün teknolojisi ile gemi geçişlerini güvenli sağlamak çok mu zor?..
Gelin genç nüfus için istihdam projeleri geliştirin.
Gelin gençlerin modern, teknolojik gelişimlerine eğitimlerine yatırım yapın.
Eski deyiş ile 75 katrilyonu gençlerin Ar-Ge çalışmalarına, bilimsel gelişimlerine, iş alanları yaratılmasına harcayın..
Bakın 400 kişilik kadroya 25 bin Üniversite mezunu başvuruyor!..
O gençler iyi yetişirlerse 2070 yılı için bugünden ön gördüğünüz günlük 86 bin gemi geçiş planlamasını öyle güzel yaparlar ki ..
Kanala manala ihtiyaç kalmaz!..
Siz onların gelişmesini planlayın yeter..
Bırakınız geleceği gençler planlasın!..
