Aristoteles’in vasiyetinin cümlesi; “ herşey güzel olacak…” cümlesi genç birinin ağzından çıkınca, kutsandı, sloganlaştırıldı. Kıyametler koptu; “ her şey daha da güzel olacak…” diye karşısına dikildik.
Kalbi davranışların kökeninde sevgi, hoşgörü, tebessüm, vicdan, saygı, mutluluk, insanlık, iyi niyet, sabır, özveri, inanç, empati, merhamet, sempati sağlık ve insana olan güven, ve özü insan aşkıyla yüklenebiliyorsanız mutluluğu ve başarıyı yakalarsınız.
Nakli yaşamda; kin , nefret, iteleme, öteleme, aşağılama, kibir, hınç ve insana saygısızlıklar sıralanır.
Asıl konumuz korkularımız. Bebeklikten çocukluk dönemine atladığımızda, çevremizi korku duvarlarıyla örer ebeveynlerimiz. Kediden, köpekten, gürültüden panikleriz. Arabadan, attan, eşekten, börtü böcekten… korkmaya başlarız.
Çocuğunu ikna edemeyen ebeveynler, korku dağları yaratmaya başlarlar. İğneciyle, öğretmenlerle, çöpçülerle korkuturlar. Korku kaynaklarını saymakla bitiremeyiz. En yakıcı olanıysa konuşmaktan, kendimizi tanıtmaktan, siyasetten karanlık düşüncelerden, sokaktan korkmaya başlarız. Ya başıma, olmaz bir iş gelirse diye derin düşüncelere dalarız.
Korkular dünyamız genişler; üniversiteyi kazanamamak, okulu bitirip iş bulamamak, sevdiğimiz eşi bulamamak… İş, tamam, eş tamam derken, şef, müdür,patron korkusu yetmez birde kredi kartlarını ödeyememe korkusu sarar insanımızı.
Ama hiç düşündünüz mü?”
“İnsanoğlu yaşamı boyunca ne kadar yol yürüyor, ne kadar kelime konuşuyor,ne kadar uyuyor kaç yıl çalışıyor? Bakın insanın ortalama hayatı nasıl geçiyor:
- 130 bin km yol yürüyor. * 90 milyon kelime konuşuyor.
- 18 yıl ayakta duruyor. * 2 yüzme havuzu dolduracak kadar tükürük salgılıyor.
- 25 bin beygir gücü enerji harcıyor. * 300 ton ağırlık kaldırıyor.
- 105 gün suda kalıyor. * 26 yıl uyuyor. * Ortalama 2 yıl telefonla konuşarak geçiyor.
İnsanın maddi değerine gelince: - Bir insanda 7 kalıp sabun yapacak kadar yağ bulunuyor.
- Orta boy çivi yapacak kadar demire sahip.
- Bir kahve fincanını dolduracak kadar şeker bulunuyor.
- Küçük bir tavuk kümesini badana yapacak kadar kireç var.
2000 kibrit yapacak kadar fosfor bulunuyor.
Ufak bir topun atımına yetecek barut için potasyum var.
İnsan ortalama 70 yıl yaşar.
Bunun yarısını gece yaşar ve bu süreçte genelde uyur. Geriye 35 yıl kalır.
Bu 35 yılın 5 yılı çocuklukta geçer ve anlaşılmaz.
5 yılı da yaşlanınca gider ve yaşantının bu kısmından da fazla bir şey anlaşılmaz.
Geriye 25 yıl kalır. Bu 25 yılın 15 senesi çalışarak geçiyor.
Geriye 10 yıl kalır. Bir de tuvalet banyo gibi ihtiyaçlar var bunlara da 5 yıl gider.
Geriye sadece 5 yıl kalır.
Su gibi akıp giden zamanda kalan 5 yıl içerisinde de insanlar ne yaşar ne yaşamaz.?” diyor uzmanlar.
Korkular içinde kıvranan insanımız, korkular arasına sığdıramadığı sevgiyi unutarak yaşama küskün, kısacık bir ömürle kendilerini sevmekten, doğayı sevmekten, kendine sunulan tüm nimetlerin tadını tuzunu anlayamadan yolun sonuna erişir. Kalbi yaşamak nedir? diye düşünmeden, sevgiye yer ayıramadığımız yaşamın ÖZETİ budur *İ DURAK İ*