KAFASI KARIŞIK EĞİTİM

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
KAFASI KARIŞIK EĞİTİM

“Eğitime sorunlu merhaba” demiş gazetelerden biri.

Sorun olduğu muhakkak; çünkü kafası karışık eğitimin.

Bakınız tekrar izleyebildiğimiz kadarıyla özetleyelim:

Devlet üniversitelerinin Tıp ve Veterinerlik gibi uygulama gerektiren bölümlerindeki bazı sınıflar hariç hepsi güz döneminde uzaktan eğitim kararı aldı.

Özel dediğimiz vakıf üniversitelerinde de çok büyük oranda aynı karar var.

Nadir öğretime başlayan bölümlerde ise uzaktan eğitim ve yüz yüze, karma bir sistem görülüyor, iki gün uzaktan, iki gün yüz yüze, bir gün tatil gibi.

Yükseköğretimin yüzde 99’u güz dönemini uzaktan yaparken ve bunlarla ilgili karar neredeyse bir ay önce açıklanmışken…

Ki kendini koruyabilecek bir yetişmiş gençlik bu…

İlköğretim ve liseye bakıyorsunuz…

Önce birinci sınıflar başladı…

Sınavları nedeniyle 8 ve 12’ler..

Bu hafta başı itibariyle de 2,3,4.sınıflarda da eğitim başladı.

İstisnai bölümler hariç üniversite gençliği güz dönemini kapatmışken ilköğretimin okula başlamasına ne dersiniz?..

O da nasıl başlayış?

Yetkililerin yani en başta Sayın Bakan’ın dediği ile fiili durum hiç de uymuyor.

Çünkü orada da özel okullarla devlet okulları arasında bir ikilem oluşmuş durumda.

İnternet çekmediği için dağ ve tepelere çıkan ve özellikle köylerde ikamet eden çocukların EBA sıkıntısını mı görmeli, yoksa iki gün okula sınıfın yarısının gitmesi, iki gün diğer yarısının gitmesi, Çarşamba günlerinin tatil olmasını mı?

Yoksa bazı özel okullarda iki gün şartı yerine beş gün okula devamın olması mı?..

Yahut velinin isteğine bırakılıp dilenirse öğrencinin okula gidip gitmemesi açısından serbesti sağlanması mı?..

Bununla beraber ister EBA olsun, ister özel okulların kendi platformlarında olsun, çocukların saatler ve saatler boyunca ekran başına çivilenmesinin yarattığı psikolojik sıkıntı ve bunalım hallerini bakanlık yetkilileri görmüyor ise pratik bir uygulama yaparak herhangi bir okulun dijital ders platformundan bir öğrenci ile yan yana akşama kadar derse girmelerini sağlamak gerek.

Milli Eğitim sayesinde tüm ilköğretim ve lise öğrencileri bilgisayar ve tabletten nefret eder hale geldiler.

Buna da velilerin aslında teşekkür etmeleri gerek(!) zira çocukları bilgisayar bağımlısı olmaktan kurtarmak için çaba harcarken uzaktan eğitim sayesinde kendiliklerinden hepsi bilgisayardan kaçar oldular.

Yüz yüze eğitim olacaksa tüm sınıflar için olmalı….

2,3,4 okula giderken neden 5,6,7’ler evde?

Yukarıya dönelim, minikler okuldayken, üniversiteliler neden uzaktan?..

Öğrenci yurtlarının getirdiği stres mi?..

O zaman neden özellerin bazıları açık?..

Devletin yurdunda Covid var, özelin yurdunda yok öyle mi?..

Bu mitingde virüsün bulaşmaması ama milli bayramda bulaşması gibi bir saçma çelişki.

Kafası karışık eğitimin.

Özelinin de devletinin de…

Bakanlık tarafının da.

Lakin bu yılın öğrencilerinin hepsinin bir şekilde mağdur olduğu muhakkak.

Özelin velisi para verdiği için çok ders olsun istiyor, özel okul da yığıyor çocuğun kafasına bilgisayarı sabahtan akşama.

İşkencenin bini bir para. Veli, öğretmen, idareci, bürokrat otursa çatlar…

Üç film arka arkaya izleseniz afakan basıyor normalde…
Akşama kadar ders, üzerine onlarca sayfa ödev, bir de özellikle velileri çıldırtan “çıktı al, sen takip et” gibi saçmalıklar…

Devlet okullarında okuyanların azımsanmayacak çoğunluğunda internet yok, telefon faturasını ödeyemiyor, tablet yok, telefondan girse fatura ne olacak?..

Ulaştırma bakanlığından yapılan ücretsiz internet fiiliyatta ne durumda?..

Kafası tam karıştı eğitimin.

2020-2021 eğitim öğretim yılı “kayıp yıldır”.

Özellikle 8 ve 12.sınıflar için hayati sınavlar varken bu işin bu kadar çorba haline getirilmesi de bize özgü Covid model skandaldır.

YORUM YAP