I-ıh olmayacak.
Okullar olmasa eğitim ne de güzel olurdu.
Mahkemeler olmasa yargı.
Kadınlar olmasa…
(Yok… Olsunlar tabi, onlar olmazsa kim ev işi yapacak, çocuk bakacak?)
Kadınlar olsa da bir fanusa koysak.
Kapasak eve.
Çıkmasalar hiç dışarı.
Suud bile artık çağa gözünü kapayamayacağının farkına vardı, yavaş yavaş kadınlara haklar veriyor.
Bizimkilerin bir kısmının kafası “kadın”a takılı ve kurulu kaldığından “kadın evden çıkmasın” diyecekler de açık açık söyleyemiyorlar…
Bugün başka konu vardı gündemimizde.
Ama sabah sabah Sosyal Doku Derneği kurucu başkanı ve ilahiyatçı(!) Nurettin Yıldız’ın döktürdüklerini okuyunca yazı rotası değişti işte.
İlahiyatçı(!)’ya sormuş sosyal medyadan takipçisi bir kadın:
“Ehliyet alsam, araç kullansam günah mı olur?”
Allah akıl vermiş, düşünce yetisi vermiş, 2019’da gelen soruya bak.
Kur’an-ı Kerim’in mealini bir kere okusa ve biraz kafasını çalıştırsa böyle bir soru sormayacak. Ama kör cahilliğin geldiği noktadır bu, cahil kalmak ister, birilerinin cevabına yaslanır.
“Günah” deseydi ilahiyatçı, ehliyet almayacak, araç kullanmayacak mı?..
Türkiye’nin zır cahil hallerini bugünkü dünya ve yaşamla bağdaştırmanız imkansız.
“Bu kadar da olmaz” denilebilecek her ne varsa bizde oluyor.
Cahil, cehaletini kullanandan medet umuyor.
Cehaleti kullanan ve bunu fırsata çeviren bazıları da ilahiyatçı(!)yım diye atıp tutuyor.
Cevap vermiş, Sosyal Doku Derneği kurucu başkanı:
“90 kilometreden fazla gitmesi günahtır.”
İlk okuduğumuzda, 90 kilometreden kastının “hız” olduğunu ve otoyolda 90 km hızla gitse yol da bitmez diye düşündük ama meğer söylemek istediği 90 kilometrelik mesafe imiş.
Yani misal Balıkesir Edremit arası araç sürebilir kadın.
Ama Balıkesir Altınoluk dedin mi?
Olmaz, hayır olmaz!
90’ı geçti mi mesafe; günahmış.
Yanında mahremi şartmış.
Üç kadın da olsa araçta yine günah değişmiyormuş.
İlle de erkeği şart.
Buna gerekçe olarak da Peygamberimize atıf yapıyor da zamanlar arası farkı nasıl atlayıp da o zamanın şartlarını bugünün şartlarıyla hiçbir değişiklik yapmadan eş tutuyor; orası da ayrı bir ilahiyat(!) sorunu olsa gerek .
Dahası, bugün kadınların çoğu bir de araç kullandığı için günahkar olup çıktı öyle mi?..
Peki… Mesafeyi nasıl ölçeceğiz derseniz?..
Yol, tek çeşit değil ki, eskisi var, yenisi, dağ yolu var, otoyolu, kuş uçuşu olanı…
Aklın bir kez daha kadın bağlamında durduğu yerdeyiz.
Bakalım Diyanet, bu “günah” bölümüne ne diyecek?
Bir fanusa koyabilseler kadınları.
Bir evin içine hapsetseler.
Ortalık gülistanlık olacak.
İyi ki kadınlar var.
Kadınlar, bu kafalara inat, yarınlar…
