31 Mart 2019’daki yerel seçimler böyle giderse, zaten ekonomik krizle bunalan necip Türk milletine kafayı yedirecek görünüyor.
Özellikle Balıkesir’de bu iş daha çabuk gerçekleşebilir!
Balıkesir’de ittifak krizi henüz çözülemedi.
AK Parti’nin adayları açıklandı mı, açıklanmadı mı belli değil!…
Bizim konumuz ise tabii ki bir türlü çözemediğimiz CHP-İYİ Parti düğümü…
CHP, Ahmet Akın‘ın adaylığını resmen geri çekti ama tansiyon yine yüksek…
Ortada bir yangın var ve birileri bu yangının üstüne habire benzin döküyor.
İttifakın adayı İsmail Ok‘un TBMM’de düzenlediği basın toplantısı da pek bir işe yaramadı.
CHP il örgütü daha çok da genel merkezler böyle bir açıklamanın ortamı yumuşatacağını düşünmüş olmalı.
İsmail Ok da açıklamayı Balıkesir yerine Ankara’da yaptı.
Aslında konu TBMM Divan Katip Üyeliği’nden istifa etmesi gibiydi..
“Basın mensuplarının sorusu üzerine” Ahmet Akın’ı “sokağa çıkamazsın”diye tehdit etmediğini açıkladı.
İsterseniz Ok’un açıklamasını yeniden okuyalım:
“Sayın Ahmet Akın’ı tehdit etmem ve CHP’nin kurumsal kimliğine bir şey söylemem söz konusu değildir. Tam tersine CHP 2009 seçimlerinde şahsıma en büyük desteği vererek, belediye başkanı olmamı sağlamıştır. 2014 seçimlerinde de aynı şekilde ikinci olmamı sağlamıştır. Bu birilerinin bizi CHP ile karşı karşıya getirmek çabasından başka bir şey değildir. Ancak CHP tabanı da seçmeni de bu oyunlara gelmez, çünkü biz birbirimizi çok iyi tanıyoruz”
Ok’un Balıkesir’deki açıklamasını izlediğimizde Akın’ı çok sert sözlerle eleştirip, suçlarken, bir gazete manşetini gösterip, sık sık “sokağa çıkamayacak hale gelirsin” dediğini görüyoruz.
Ancak son açıklaması da CHP’lileri pek tatmin etmedi, inandırıcı bulunmadı.
CHP İl yönetim kurulu üyesi Uğur Fiskeci‘nin bizim sitemizde yayınlanan habere yaptığı yorum aynen şöyle:
“Sonuçta beklenen özür gelmemiş…CHP tabanı samimi ve güçlü bir özür bekliyor…Karar sizin Sayın Ok…”
***
Şimdi iki parti arasındaki ikinci büyük krize gelelim.
İki partinin liderleri Balıkesir’in İYİ Parti’ye bırakılması ve İsmail Ok’un adaylığı konusunda el sıkıştı.
Aradan tam bir ay geçti.
20 ilçe adayı hala belli değil.
Seçime de neredeyse 2.5 ay kaldı.
Böyle ittifak olur mu?
Büyükşehir şokunu atlatmak isteyen CHP önce 20 ilçeyi istedi.
Ardından “13 ilçe CHP’nin, 5 ilçe İYİ Parti’nin” dendi.
İki partinin Altıeylül ve Karesi’de kendi adaylarıyla seçime gireceği söylendi.
Ancak arkası gelmedi.
İyi Parti’nin gücü ortada.
Aldığı oy belli, üye sayısı belli…
CHP olmasaydı belki 24 Haziran’da seçime de giremeyecekti.
Çünkü örgütlenmesini tamamlamamıştı.
Büyük partiden büyükşehiri de almışsın.
Bir de Karesi’yi istiyorsun.
CHP burada adayını açıkladı.
Ama İYİ Parti Karesi’de diretiyor.
İYİ Parti neye güvenerek inat ediyor…
Bu öz güven patlaması nereden kaynaklanıyor.
İYİ Parti yöneticileri, adayları Metin Özpınar‘ın Küçüksanayi Sitesi’nden gelecek oylarla başkan seçileceğini sanıyor herhalde.
Bugüne kadar hep fedakarlık yapan CHP oldu.
Ahmet Akın’ın da içlerinde olduğu 15 milletvekilini İyi Parti’ye gönderdi.
Seçime girmesini sağladı…
Şansı yüksek görünen Akın’ı geri çekti.
İYİ Parti’ye Balıkesir büyükşehir belediye başkanlığını kazanma şansı verdi.
Onlar da “bir de biz fedakarlık yapalım” demek yerine “Karesi de Karesi” diye tutturuyor.
CHP İl Başkanı Serkan Sarı ve İyi Parti İl Başkanı Nedim Tuna bu işin içinden çıkamadı.
Şimdi top Ankara’ya geçmiş görünüyor.
Anlaşılan genel merkezler son kararı verecek.
Ahmet Akın olayında olduğu gibi yeni bir yanlışa imza atarlarsa “ip” iyice kopacak.
CHP’li seçmeni sandığa götürmek için bir neden kalmayacak.
Ondan sonra mı?
Birbirlerini suçlayacak çok zamanları olacak…