Yatırımın hukukla ne alakası var demeyin sakın.
Öyle alakalıdır ki ekonomik koşullarından bile önce gelir.
Yabancı ülke ekonomik uygunluktan çok karşısındaki ülkede hukuk nasıl ona bakar.
Ekonomi yönetimi, raydan çıkmışlığı biraz olsun düzeltebilmek için kapı kapı geziyor ama üretim ön plana alınmadığı sürece…
Tarım ve hayvancılık gibi iki önemli alanda fabrika ayarlarına dönülmediği sürece…
Bulabileceğiniz para ve ne kadar gelebilecekse o kadar gelebilecek yatırım ile ekonomiyi düzeltmiş gibi yaparsınız ama…
Mış ve miş yapmakla kalıcı ve gerçekçi sonuç alınmadığının, alınmayacağının kaçıncı kez test edecek daha Türkiye?
Üretim üretim üretim…
Tarım tarım tarım…
Hayvancılık hayvancılık hayvancılık…
Yok ettiğimiz, kapısına kilit vurulsun diye topraklarından göç eden, okulları bile kapatılan köylerimiz eski ve güzel günlerine dönmedikçe, tarım para kazandırmadıkça, hayvancılıkta dünyanın bir ucundan hayvan ithal etmekten vazgeçmedikçe günü kurtaran kurtarmaya bakıyor, idare edemeyenler açısından da sık sık koltuk değişimi gündeme geliyor, olduğu bu.
Peki üst düzey ziyaretlerle amaçlanan yatırım arayışı, bol bol “şu kadar yatırım gelecek, bu kadar ülke bizi bekliyor, yatırımın cazibe merkeziyiz” söylemleri ne kadar gerçeği yansıtıyor?
Yatırım; yapılan ziyaretlerle gelebilir mi?..
Bu kadar kolay mı?..
Elbette uluslararası ikili ilişkilerde taraflar birbirinin gönlünü okşar ve sırtını sıvazlar.
Ama sonrasında ilgili ülkenin karar merciileri öncelikle muhatabının hukuk alemine bakar.
Ötesi çok sonra gelir…
Ve hatırlayın geçtiğimiz günlerde n’oldu bizde?..
Anadolu C.Başsavcısı’nın HSK’ya mektup yazdığı ve yargıdaki çürümeyi anlattığı ortaya çıktı, ortalık karıştı, kimsenin birkaç gün sesi soluğu çıkamadı…
Başsavcı mektubunda, tahliyelerin, erişim engellerinin tarifesini falan anlattı…
İlk “Birgün” yayınladı haberi… Birgün’ün yayınından teeee iki gün sonra Türkiye ancak duydu…
Gazeteler okunmadığı için gazeteleri okuyan televizyonlarda konunun gündeme gelmesi gerekiyordu çünkü.
Sonrasında yani ülkenin tümü duyunca şak erişim engeli geldi…
Sonra daha da ayrıntısına erişim engeli geldi.
Sağır sultan zaten duydu.
Erişim engeli gelen haberlerin olduğu bir ülkeye yabancı yatırımcı gelir mi sizce?
Neden gelir erişim engeli önce onu söyleyin; zaten sağır sultan duymuş neyin erişiminin engellenmesi ve tam da iddialardan biri erişim engeli kararlarına ilişkinken.
Şeffaflığı ve haberi kapattığınız bir ülkeye yatırım gelir mi?..
Yargıdaki çürümeyi ve hukuk sisteminde yaşanan olumsuzlukları kendi eliyle yaratmadı mı bu ülke?..
Yargıda nitelikli hakim ve savcı sayısı günden güne azalıyor… Mesleki deneyim, bilgi birikimi hak getire; kürsüler maalesef tecrübesiz, genç ve soruşturma geçirme korkusuyla görev yapan bağımlı yargı görevlilerine emanet.
Hal böyle olunca yabancı yatırımcı nasıl gelsin koşa koşa ülkemize?
Kaldı ki salt yargı sorun değil yabancı yatırımcı için.
Uluslararası Şeffaflık Derneği’ne bakıyorsunuz; Kamu İhale Kanunu değişiklikleri sorunlu ve yolsuzluğu artırdı diyor.
2010 yılında Türkiye, Uluslararası Yolsuzluk Endeksi sıralamasında 54.sıradaydı… 2023 yılında 101.sıraya geriledik. Gerilemenin vahamet boyutunun farkında mıyız?
Bir de “Gri Liste”deyiz onu da unutmamamız gerekiyor kuşkusuz.
Hal böyle olunca…
Yabancı yatırımcı gerçekten nasıl gelir Türkiye’ye?..