CHP Balıkesir İl Kadın Kolları Başkanı Ayşe Pınar Yahşi, tüm kadınları 28 Mayıs’ta oy vermeye çağırırken, “Tarihi bir süreçten geçiyoruz. Ülkemizin kaderinin belirlenmesine iki gün kaldı. 28 Mayıs’ta gerçekleşecek olan seçim iki aday arasında değildir. Bir referandum niteliğindedir. Elbette her seçim çok önemli fakat bu seçim özellikle Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun yarısını oluşturan biz kadınlar için hayati öneme sahiptir. Bir yanda esaret diğer yanda özgürlük duruyor. ” dedi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, seçime 2 gün kala 81 il, 973 ilçede il ve ilçe kadın kolu başkanları ile eş zamanlı basın açıklaması yaptı. CHP Balıkesir İl Kadın Kolları Başkanı Ayşe Pınar Yahşi de Seçim Koordinasyon Merkezi’nde ortak metni Balıkesir kamuoyu ile paylaştı.
Cumhur İttifakı’nın adeta “bir kadın düşmanı koalisyonu”na dönüştüğünü öne süren Yahşi, “Kadınların kazanılmış tüm kazanımlarına göz diken Yeniden Refah Partisi ve Hizbullah terör örgütünün siyasi uzantısı olan HÜDA PAR’ın Meclis’e girişi ile Cumhuriyet tarihinin kadınlar açısından en karanlık parlamentosu oluşturuldu. Meclis’te temsil hakkı kazanan bu zihniyet planlarını alenen ilan etti. Kadınları ikinci sınıf vatandaş olarak görenler yeni Anayasa yazmaktan bahsetti. Unuttukları bir gerçek var ki; yeni Anayasa’yı 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde biz hazırlayacağız. Güçlendirilmiş parlamenter sistemle demokratik, laik, sosyal hukuk devletini yeniden inşa edeceğiz.” diye konuştu.
“BİZİM DE İRAN’A, AFGANİSTAN’A DÖNÜŞMEMİZİ İSTİYORLAR.”
CHP’li kadınların ortak açıklamasında şu görüşlere yer verildi:
“Daha mazbatasını bile almadan kadın düşmanlığını ortaya koyan Cumhur İttifakı milletvekillerinin Meclis’te nasıl bir yol izleyeceği ortada.
Küskün olduğunu, bezgin olduğunu, umutsuz olduğunu ifade ederek sandığa gitmemeyi düşünenler varsa, neyle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha görsün.
Bugünümüz ve yarınımız tehdit altındadır. Hayatlarımıza, haklarımıza ve hayallerimize pranga vurulmak isteniyor. Eve mahkûm olduğumuz, eğitim dışına itildiğimiz, çalışma hayatından soyutlandığımız, toplumsal yaşamdan dışlandığımız bir hayat dayatılmak isteniyor.
Kadınların göklerde yükselmeyi hak ettiği Atatürk Türkiye’sinden sahiplendirilmesi gereken bir Türkiye’ye dönüştük. 1920’li yıllarda Türk kadınları hakim, öğretmen, mühendis, pilot olabilirken, 21. yüzyılda çalışma hakkımızı elimizden almak istiyorlar.
“Taliban’ın inancıyla ters yanımız yok” diyen Erdoğan, yanına aldığı müttefikleriyle kadınların ve kız çocuklarının eşit yurttaşlık hakkına göz dikiyorlar. Bizim de İran’a, Afganistan’a dönüşmemizi istiyorlar.”
“BİZE REVA GÖRÜLEN CEHENNEMİN İÇİNE HAPSOLMUYORUZ.”
“Eşitsizlik öylesine derinleşti ki; hukuken kadın erkek eşitliğini savunması gereken AYM üyesi “kadın-erkek eşitliği modern hurafedir” diyebiliyor. Yıllardır uğradığımız hakaretlerin haddi hesabı yok. Kahkaha attığımızda “iffetsiz”, haklarımızı aradığımızda “sürtük”ilan ediliyoruz. Hamile kadının sokağa çıkmaması gerektiği savunuluyor. İşsizliğin sebebi kadınların iş araması olarak gösteriliyor. Kadın cinayetlerinin ardından ‘neredeymiş, ne giymiş, üzerinde ne varmış, hangi renk ruj sürmüş, saat kaçmış?’ gibi sorular soruluyor. Utanmasalar, kadının öldürülmeyi hak ettiğini söyleyecekler. Kurdukları hukuk sistemlerinde katiller ceza indirimleri ile ödüllendiriliyor.
Ülkemizde artık çocuklar ve kadınlar güvende değil. Afganların ve Pakistanlıların Türkiye’ye gelmeden önce internette arama motorundan “Türk kızları, Türk çocukları” gibi aramalar yaptığını dehşetle öğrendik.
Sözün kısası: sandıklara gitmek, oy kullanmak zorundayız. Sadece oyumuzu kullanıp dönmek de yetmiyor, sandıklara sahip çıkmamız gerekiyor. Millet İttifakı olarak sandık güvenliği konusunda tüm tedbirlerimizi aldık. Her sandığa üç kadın müşahit çağrımıza ses veren herkese buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Haydi kadınlar, sandığa…
Bize reva görülen cehennemin içine hapsolmuyoruz. Kadın örgütleri ile kararlı bir şekilde mücadeleyi büyütüyoruz. Biliyoruz ki; örgütlü gücümüz karşısında duramayacaklar.
kadınların yaşam hakkı için,
Medeni Kanun ile elde ettiğimiz haklarımızı korumak için,
6284 sayılı Kanun’un yürürlükte kalması için,
Çocuklarımızın zorla ve erken yaşta evlendirilmemesi için,
Gençlerin aydınlık yarınları için,
İstihdam dışına itilmememiz için,
Haklarımızı aradığımızda hakarete uğramamak için,
Hak, hukuk, adalet için,
Demokrasi için,
Cumhuriyet değerlerimizi korumak için,
Haydi, kadınlar sandığa!
Sandıklara sahip çıkalım!
HAYATLARIMIZA, HAKLARIMIZA VE HAYALLERİMİZE SAHİP ÇIKALIM!