Farkları yok aslında.
Önce birkaç bilgi:
Bir yönetmelik yayınlandı geçtiğimiz günlerde.
Buna göre güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesisleri, havalimanı, otel, lokanta, dini vs tesislerin ormanlarda kurulmasına olanak tanınıyor.
Keza yine yeni yayınlanan bir kararname ile de ormanların içinde yer alan mesire yeri, orman parkı ve taşınmazların yapılaşmaya açılması konusunda Şehircilik Bakanlığı’na yetki veriliyor.
Ah bu Şehircilik Bakanlığı….
Adında çevre kelimesi de var ama çevrenin neresinde, hiç görmedik, göremedik!
Bir de yasa önerisi verildi:
Devlet ormanları içerisinde maden işletmesi ve madencilik için zorunlu tesislere, daha önce yer almayan orman parkları ve verimli orman alanları da ekleniyor.
Özeti; ekosistemi bozmaya devam…
Dere yatağına bina, kavşak…
Denizi doldur doldur yol yap…
Mera ve tarım alanlarına bina dik…
Deprem olsa da yine bina dik…
Bilimi dinleme, doğayı dinleme…
Geçelim öte tarafa:
Son zamanlarda dikkat ediyor musunuz bilmiyoruz ama mide botoksundan pek çok hayatını kaybeden var.
En son basına yansıyanı özetleyelim…
İstanbul Tuzla’daki bir hastanede mide botoksu yaptıran 31 hastada çift görme, yüksek tansiyon ve mide bulantısı görülmüş.
Bu hastalardan biri fenalaşmış, aynı hastanede yoğun bakımda hayatını kaybetmiş.
Mide botoksu ne?
Genel anesteziyle yapılan bu operasyonda botoks maddesi midenin belli yerlerine enjekte edilir. Midenin kasılması azalır, boşalma süresi uzatılır ve iştah kaybı görülür. Bu şekilde kilo kaybı amaçlanır.
Zayıflamanın hızlı bir yolu işte.
Ama vücut kabul ederse.
Vücut tepki gösterdi mi hayatınız elinizden kayıveriyor.
Çünkü doğal değil.
Zayıflamak mı istiyorsun; bırakın binbir çeşit diyeti ve milyon çeşit diyet menülerini; tatlıyı, hamuru, abur cuburu kes, akşam 7’den sonra yeme bir şey, doğal olarak zayıflayacaksın elbet, porsiyon küçült, az ye, irade sende.
Botoks vücudun doğasıyla oynamaktır.
İşte bu yüzden ha mide botoksu, ha orman katli dedik başlıkta…
İkisinde de doğayla oynuyorsun…
Vücudun doğası, toprağın doğası…
Bozdun mu ikisi de belli bir noktada tepki veriyor…
Bile bile lades yapıyorsun her ikisinde de…
Botoks da kısa yoldan amaca ulaşmak isterken, çevre tarafında da günü kurtarma derdindesin….
Bilime ve olağana meydan okudun mu ya botoksa elinden uçuyor hayat ya da depremle, selle, heyelanla ders veriyor tabiat ana…
Akıllanıyor muyuz; hayır?
Doğayla oynamaya devam ediyor muyuz? Evet.
Öle öle ders alıyor muyuz; hayır?..
Gelecekte ölecek miyiz? Evet…
Bu yüzden bilim ve doğadan sapmamak gerek.
Allah akıl vermiş, düşünün, ha mide botoksu ha dere yatağına bina…
Doğayla oynadığınızı ve kandırdığınızı zannedersiniz ya ne büyük hatadır bu!