featured
  1. Haberler
  2. YAZARLAR
  3. GİTMEK Mİ ZOR DÖNMEK Mİ ZOR?

GİTMEK Mİ ZOR DÖNMEK Mİ ZOR?

Dönmek için önce ayrılmak gerek ardına bakmadan. Bu arada ayrılmak derken, tüm bağların da koparılmasını kastediyorum elbette.

Bir kişi, doğduğu, büyüdüğü, hayatının bir kısmını paylaştığı, sevildiği, sevdiği, kendini güvenli ve huzurlu hissettiği yuvasından neden ayrılır veya kovulur?

Sayılabilecek birçok geçerli sebep olabilir. Ancak sebep her ne olursa olsun altında güçlü bir öfke patlamasının yattığı aşikâr. Yoksa durup dururken keyif kaçırmanın, alışkanlıkları terk etmenin, maddi ve manevi kazanımları yok etmenin mantıklı gerekçesi ne olabilir ki…?

Yuvada eşsiz derecede hissedilen sıcaklık ve bağlılık, başka bir yerde aynı derecede hissedilmese de bireysel taleplere ters gelen şartlar, farklı ihtiyaç ve tercihler gibi anlaşmazlıklar yuvadan ayrılışın sebepleri olabilir.

Ancak toplumsal kültürümüzde manevi değer taşıyan yuvanın adını her duyduğumuzda yine de yüreğimizde buruk bir sızı hissederiz.

Ve sanırım bu yüzden olsa gerek sosyal yaşamımızda gayesi ne olursa olsun dâhil olduğumuz grupların, “Biz bir aileyiz ve burası bizim yuvamız” diye kucak açmaları içimizde o yuvaya karşı duygusal bir bağın oluşmasına sebep olur.

Belki yıllarca aynı gaye uğruna canla başla hizmet ederiz arkadaşlarımızla birlikte. Ancak gün gelir bütünsel ya da bireysel çıkarlar çatışmaya başlar ve yine yuvadan ayrılma veya ayırmanın buruk acısı yaşanır.

Asıl mesele yuvadan uçuş sonrasında tarafların duruşudur. Mesela; yuvasını terk eden bir birey, doğal hakkı olan miras hakkını almak için tüm olumsuzlukları unutup yuvasına geri dönebilir.

Peki, yıllarca bir siyasi partiye hizmet etmiş, içindeki tüm sırlara vakıf olmuş, anlaşmazlıklar sonucu yuvasına veda etmiş, ayrılırken tüm kirli çamaşırları ortaya dökmüş ve elinde bilgi-belge ne varsa koz olarak kullanmış bir kişi, nasıl ve ne için geri döner?

Vatan? Millet? Memleket? Milliyetçilik? Atatürkçülük? Bağımsızlık?

Sizce hangisi?

Büyük olasılıkla kendisine vaat edilen makam ve imtiyazları için.

Seçim sürecinde sürekli yuva değiştiren bu kişileri sanki yerleri doldurulamayacakmış gibi yine de oylarımızla önemli görevlere getiriyor ve güveniyoruz.

Geçtiğimiz seçimlerden de anlaşıldığı üzere neredeyse halkın yarısı siyasetten uzak duruyor. Uzak durmak sorun değil, neticede bu da demokratik bir tercihtir. Ancak bilinçsizce desteklediğimiz bu değişken kişilik sahiplerinin zaman içinde başımıza püskül olması ve hatta ülke çıkarlarına ters davranışlarda bulunması bütünü etkileyen bir sorun haline geliyor.

Onlar yuvadan yuvaya koşup nemalanırken biz de son pişmanlığın çaresizliğine sığınıp hayıflanıyoruz.

Hangi görüşte olunursa olunsun gerçek olan şu ki ülke yönetimini ve kalıcılığını, yetkilendirdiklerimizle bizler belirliyoruz.

Eşit ve adil koşullarda yürütülmeyen son seçim sürecinde, siyasi saygınlığa yakışmayan birçok olaya tanık olduk.

Bu süreçte ülkemizin saygınlığına da zarar veren söylem ve eylemlerin kulaklarımıza küpe olacağına ve bundan sonra yöneticilerimizi, liyakat sahibi, dürüst, insancıl, milli birliğe duyarlı, istikrarlı, ülkesini, vatandaşlarını seven ve sosyal devlet anlayışını benimseyen özelliklere sahip kişilerden seçeceğimize inanıyorum.

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
GİTMEK Mİ ZOR DÖNMEK Mİ ZOR?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!