Şimdiki çocuklar bilmez..
Gençler bile..
Unutturuyorlar çünkü..
Nasıl bilsinler ki?..
Benim çocukluğumda ,benim gençliğimde günler önceden hazırlıklar başlardı..
Okullarda sınıflar süslenir..
Krapon kağıtlarından kırmızı-beyaz kedi merdivenleri yapılır.
Kağıttan bayraklar camlara yapıştırılır..
Bahçede provalar, trampetler, yavrukurtlar, izciler, özel kıyafetler…
Bir heyecan,bir heyecan..
Bir gün kala uyku gözüne girmez..
Ayakkabılar eğer yeni alındıysa başucunda durur..
Mis gibi kösele kokar..
Ertesi sabah okula koşarak gidilir..
O ne sevinç..
O ne mutluluktur..
Liselerde ise genç kızlar , genç erkekler günlerce hazırlanırlar..
Kızların özel kıyafetleri ,erkeklerin sporcu giysileri eşliğinde yaptıkları prova gösterilerinin bile binlerce izleyicisi vardır..
Gün gelir çatar..
Stadyumda oturacak yer kalmaz..
Caddeler adam almaz..
Akşam fener alayı başka bir haz..
Hele bir de aylardan Mayıs
Günlerden de 19 ise…
Bunun adı Bayram’dır Bayram..
O mavi gözlü adamın..
O “Dünya lideri”nin..
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı gündür..
Vatan topraklarının düşman işgalinden kurtarılmaya başlandığı gündür..
16 Mayıs’taa “Bandırma” vapuru ile İstanbul’da başlayan 19 Mayıs’da Samsun’da şahlanan gündür..
Pontusçuların Samsun sokaklarında kol gezdiği sırada göğsünü gererek yürüyen KORUMASIZ(!) bir ‘cesur yürek’in destan yazmaya başladığı gündür..
Milli mücadele meşalesinin yandığı gündür..
Soysuzların “Beton Mustafa” dediği ADAM’ın o soysuzlara bile yaşama imkanı verdiği gündür..
O’na “ayyaş” diyen aymazlara bile hürriyetlerinin verildiği gündür..
O’na bugün bile utanmadan, sıkılmadan,yüzleri kızarmadan hakaret edenlerin muhterem annelerinin adının Ayşe, Fatma; babalarının adının Ali, Mehmet olduğu gündür..
Bayram’dır Bayram..
O Bayram;Mustafa Kemal’in gençlere en büyük armağanıdır ..
“Gençler!..
Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler..
Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan çok memnun ve mesudum”diyerek gençlere olan güvenini yıllar önce dile getiren Büyük Önder Atatürk’e ;
bugün “O”gençlerin borcu var arkadaşlar..
Gençler sözüm size..
Kalkın ayağa..
Geçit vermeyin cemaate, tarikata…
Dur deyin Cumhuriyet düşmanlarına..
Sahip olun vatanınıza..
Ay yıldızınıza…
Bir karış toprağınıza..
Hani O’nun “Ey Türk Gençliği” hitabına karşılık …
Diyorsunuz ya..
“Biliyorum düşmanlar var
İçimizde dışımızda..
Belki bir gün başımızda
Olabilir bu düşmanlar
Ama ATA’m bizde varız
Şartlar ne olursa olsun
Biz çelikten bir duvarız
İçimden bir ses şöyle der
Üstüme gök çökmedikçe
Delinmedikçe yağız yer
Yaşayacak sonsuza dek
Bıraktığın Cumhuriyet!..”
Hadi o zaman..
Bu bayram sizin bayramınız..
Heyecanla
Aşkla
Coşkuyla..
Oh be!..
Ne mutlu bana..
Bu “gençler”var ya…